
Anadolu’da yaygın bir kültürdür, “Aldım sazı elime, çile bülbülüm çile!..”
Bir baksan, bir dinlesen, sanki dert küpü hep taşmakta!..
Asırlardır, devam eden çileler, EĞİTİM YOKSUNLUĞUNDAN, iyice müzminleşmiş gözüküyor!..
Sorunu ve çözümleri ne İNANÇLA, ne de BİLİMLE açıklayan yazar, söyler çıkmıyor pek ortaya; tek tük çıksa da, OKUMAYI SEVEN Mİ VAR!.
Anadolu’da bir söz vardır:
“Kızım kim varmış ki sevdiğine, sen varacaksın?..”
Kız “Ana, baba, benim sevdiğim var, beni başkasına vermeyin ne olur!..” diye yalvarsa da aldığı cevap bu olmuştur, maalesef. “Kızım, buralarda, kim varmış ki sevdiğine, sen varacaksın?..”
O kıza desek ki: “Kızım, ana, babanı dinle, tecrübeleri vardır, ama gönül güzelliği yerine maddi güzelliği seçiyorlarsa, ONLARI DİNLEME; o zaman, kimseyi katma kararlarına, maddiyatı değil, aklı, gönlü, dürüstlüğü, çalışkanlığı, saygıyı, sevgiyi seç!..” DESEK!…
ANASI, BABASI, AĞBEYLER, ABLALAR, DEDELER, NİNENELER, AMCALAR, DAYILAR, YENGELER, TEYZELER, HALALAR, KONU KOMŞULAR… öyle bir karışırlar, çullanırlar ki kızın üstüne, YAŞAM HAKKI TANIMAZLAR!.. VE SONRA, ELVADA, KOLU, KANADI, GÖNLÜ KIRIK KIZIMIZA, ELVEDA ONUN YETİŞTİRECEĞİ NESİLLERE DE ELVADA!.. MAALESEF.
SONRA DA ÇIĞIRIRLAR, “ALDIM SAZI ELİME, ÇİLE BÜLBÜLÜM ÇİLE,” diye asırlardır. SORUNUN ADINA DA, “KADER BÖYLEYMİŞ,” DERLER ÇIKARLAR İŞİN İÇİNDEN!.. ASIRLARDIR, SÜRE GELEN BU VE BUNUN GİBİ NİCE ŞEYTANİ KÜLTÜRDEN VAZGEÇİLSE, NESİLLERİMİZ KURTULUR, NE GÜZEL OLUR!..
Kuran’ı Kerim. Sure 17/Ayet 41:
Biz bu Kuran’da ibret misalleri verdik; Cennet’le müjdeledik, Cehennem’le korkuttuk ki, düşünüp akıllarını başlarına alsınlar. Halbuki bu, ancak onların haktan nefretlerini arttırıyor.