
Sırtında plaj çantası, elinde çocuklarının simidi, içinde tatil heyecanı…
Sabahın serinliğinde ailece yola çıktı.
Hedef: Saros Körfezi.
Duymuş ki, Sultaniçe – Gülçavuş çevresi bu yazın gözdesi.
“Eh, biz de eksik kalmayalım” dedi.
**
Sultaniçe Limanı yanı…
Deniz? Tertemiz.
Kum? Yumuşacık.
Güneş? Tam kararında yakıyor.
Sultaniçe’de insanlar iç içe…
Kalabalık bile bir yere kadar hoş geliyor insana…
“Demek herkesin aklı buradaymış” diye geçiriyor içinden.
Ama iş, denize girip çıktıktan sonra başlıyor.
**
Mesela tuvalet?
Yok!
Daha doğrusu var da, yok gibi.
Plajdan yaklaşık 300 metre uzakta iki adet.
Ama bunu anlamadan önce epey bir dolanıyor.
Ortalıkta “WC” simgesi arayor.
Soruyor, herkes omzunu silkiyor.
**
Ve tam o anda fark ediyor:
Asıl tatil, tuvaleti bulmaya çalışırken başlıyor.
Çocukları denizden çıkmış, elleriyle gösteriyor: “Anneeee, çiş!”
Ama hâlâ koordinat belirlemeye çalışıyor.
Güneş tepede, kum cayır cayır, sabır sınırda…

**
Su içmekten korkan yetişkinler var.
“Tuvalet uzak, içmeyelim” diyenler.
Birinin kulağına fısıldadığını duyuyor:
“Biz ailece su orucundayız bu tatilde.”
Trajikomik!
**
Oysa bu kadar zor olmamalıydı.
Günübirlik tatilciler de insan.
Tuvalet, duş, gölgelik gibi en basit ihtiyaçlar lüks değil.
Hele çocuklu aileler için hiç değil.
**
Sultaniçe güzel, Saros muhteşem.
Ama doğa güzelliğini korurken, insani koşullar da biraz olsun yetişebilse…
Kimse “denize girene kadar her şey güzeldi” demek zorunda kalmasa.
**
Hudut Gazetesi olarak işte bu tabloyu geçtiğimiz Çarşamba günü, “WC Hak Getire!” başlığıyla sayfalarımıza taşımıştık.
Ve sadece iki gün geçti…
1 Ağustos 2025 Cuma günü sosyal medyada fotoğraflı bir paylaşım:
“Sultaniçe sahilindeki tuvaletin üç tarafını kaplayan ve giderek yayılan bu su birikintisi umarım foseptik kaynaklı değildir!?”
Kaynak: Sultaniçe-Gülçavuş Sahili Çevre ve Dayanışma Yurttaş Platformu’nun Facebook sayfası.
**
Fotoğraftan, alttan bir şeylerin kaynadığı ‘kabak’ gibi ortada…
Plajda “WC hak getire!”
Burada foseptik pislik götüre!
Biz de diyelim:
Umarız değildir…