Dünya kurulduğundan beri savaş ve barış hiç eksik olmamıştır. Önce savaş, arkasından barış. Savaşta barışta hava, güneş kadar doğaldır.
Savaşlar niye olur? İnsanların hak edipte elde edemedikleri şeyleri elde etmek için. Her konunun çeşitleri olduğu gibi savaşında çeşitleri vardır.
Savaşları iki guruba ayırmak gerekir. Ateşli silahlarla yapılan öldürmeye, yıkmaya, yakmaya dayanan tam bir barbarlık örneği olan savaşlar. Hiç bir ölüm yıkma, yakma olayı olmayan, örneğin diplomatik, ekonomik, kültürel savaşlar. Ölümsüz tahribatsız savaşlarda halkın bir çoğunun bu savaşlardan haberi bile olmaz, bu savaşlar ekseri masa başında olur. Her iki tarafın, gurubun rızası ile olaya orta yol bulunarak anlaşmaya varılır veya daha sonraya ertelenir.
Ateşli savaşlar da ön görüşmeler çıkmaza girerse, bu seferde konu askere kalır. Askerde karşı tarafa şartlarını kabul ettirene kadar öldürmeye, yıkmaya, yakmaya devam eder. Biri saldırır, öteki savunur, bazen bunun akside olur. Savaş savunanı dize getirene kadar devam eder. Askerden, sivil halktan ölenler olur, yapılar yıkılır. Netice bir tarafın galibiyeti, bir tarafın mağlubiyeti ile savaş sona erer, sonunda barış olur.
Peki anladık asker askerle vuruşur ölür, sakatlanır ama askerlikle hiç ilgisi olmayan kimselerde ayni akıbete maruz kalır, bunların günahı ne?
Ateşli savaş bir tarafın diğer tarafa ultimatom vermesi, şu şartlarımı, şu kadar zamanda yerine getirmez isen sana saldıracağım diyerek başlar ve devam eder. Savaş isteyenler olur mu olur. Kimler; bazı politikacılar, askerler, silah sanayicileri savaşı arzularlar.
Savaşlarda galip gelmenin yolu karşı tarafı dize getirmek, şartlarını kabul ettirmek, bunun içinde güçlü ve savaş taktiklerini bilmekten geçer.
Savaş bitene kadar her iki taraftan da birçok asker ölür, yaralanır, asıl önemli olanda hiç askerlikle ilgisi olmayan masum insanlarda ölür.
Asker askere çatışmada muhakkak her iki taraftan da ölenler olacak anladık, diğer masum insanlar niye ölüyor, bunlar asker değil ki, kurunun yanında yaşta yanar.
Eskiden savaşlar asker askere, göğüs göğüse yapılırmış, ölenler askerler olurmuş, masum insanlardan ölen pek olmazmış. Teknoloji ilerledikçe askerlikle hiç ilgisi olmayan insanlarda hedef alınmış. Nne isteniyor bu insanlardan? Ya bombalanan cansız varlıklar, bu masum insanların, bu varlıkların günahı ne?
Birinci Dünya Savaşı’nda 10 milyon, İkinci Dünya Savaşı’nda 50 milyon insan ölüyor. Bunların çoğu asker olmayan kişiler, ne yapmışlarda ölmeyi hak ediyorlar, günahları insan olmak mı, savaşın olduğu yerde bulunmak mı? İnsanoğlu bir türlü ateşli savaşlara çare bulamadı, teknoloji ilerledikçe daha öldürücü silahlar yapılıyor, bu da yetmezmiş gibi kitle imha silahları üretiliyor. Medeniyet bu mu? Bunlara sebep ne, devletlerin üstün olma hırsı, ben, benim başka büyük olmamalı. Örneğin, Ukrayna Rusya’dan ne istedi de, hiç bir şey yokken Rusya Ukrayna’ya saldırıyor. Bir taraf askeri yönden güçlenince diğer tarafta kendini korumak için güçleniyor, bu masrafları halkları için yapsalar iyi olmaz mı?
İsviçre dünyanın en refah ülkesi niye, 200 yıldır savaş yüzü görmemiş, silaha harcayacağı parayı halkına, ülkesine harcıyor. Ateşli savaşlar insanlık ayıbı, buna bir çare bulunmalı ama nasıl? Ateşli savaşlara çare bulacak iki yer var, Birleşmiş Milletler burada da çoğunluk oluşturulamıyor. Güçlü devletlerin borusu ötüyor ve ekseri onların dediği oluyor. Savaşları önlemede bir yerde kamuoyu yani insanların medya yoluyla, bir araya gelerek toplu halde haksız savaşları protesto etmeleri biraz etkili olabiliyor. Bu olayda da güçlü devletlerin gücü kendini gösterip konuyu pasif hale getirebiliyor. Bazı strateji uzmanlarının görüşüne göre barışı koruyan kitle imha silahlarıdır deniliyor. Örneğin atom bombası benzeri silahlar, bir taraf bir tarafa sende bomba varsa bendede var, sen kullanısan bende kullanırım diyerek karşı tarafı pasif hale getiriyor. Ateşli savaşları önlemenin yolu devletler aralarında anlaşmalı, devletler olur diyor olduğu yok, Birleşmiş Milletlerin askeri gücü olmalı, savaşı önlemek için gerektiğinde müdahale etmeli. Böyle bir güç var ama Sırp-Kosava savaşında bir işe yaramadı, en etkilisi galiba kamuoyu oluyor ama oda fazla etkili olamıyor.
İnsanoğlu yaşamak için dünyaya gelmiş, savaş çıkarıp ölmek, öldürmek niye, öyleyse SAVAŞLAR NİYE? . . .