Meşhur repliktir hani; “Ağbim rampayı çıkamıyor mu?”
Bisikletçileri üç şey çileden çıkarır. Ters esen rüzgar, köpeklerin saldırısı ve bitmek bilmeyen rampalar.
Gelişen elektrikli teknoloji iki tekere bulaşalı uzun yıllar oluyor aslında.
Her yıl biraz daha gelişen elektrikli ulaşım teknolojisi sayesinde yeni nesil bisikletler de bundan nasibini fazlasıyla almaya başladı.
Elektrikli bisiklet kullananlar artık bisiklet kullanmanın çok daha keyifli hale geldiğini belirtiyorlar. Rampalar ve ters esen rüzgarlar onlar için sorun olmaktan çıkmaya başlamış durumda.
Debar. Elektriksiz pedallar orada da döndü
Üzerindeki elektrikli motor, aküsü nedeniyle bisikletin üzerine yaklaşık 7/8 kilo kadar yük getirdiği bir gerçek. Fakat sağlamış olduğu enerji ile yorgunluk anlarında, rampalarda ve rüzgarlı havalarda kullanıcısının dinlenmesini, enerji toplamasını ve tekrar yolda olmasını sağlamaya yetiyor.
Bizim müdür de uydu bu modaya sonunda. Oysa ne yaman pedal basıyordu arkadaşımız ki Balkanlar’da gezmediği ülke bırakmamış, Karadağ’ın o bitmez bilmeyen rampalarında, uçsuz bucaksız karanlık tünellerinde bile tık demeden bitirivermişti turlarını. Hele Bulgaristan’ın Deli Orman’ını bile iki günde aşıvermiş, Debreli Hasan’ın memleketi Debar’dan bile iki tane milli parkın zorlu parkurlarını bile güle oynaya geçmişti.
O turlarda sosyal medyada kendisine “Artık elektrikliye geç, ne uğraşıyorsun” diye sataşanlara; “Elektrikli bize yaramaz” şeklinde yanıtlar veriyordu. Şimdiyse; “O on sene önceydi, yaşasın elektrikli bisiklet” diyor ve bütün pedaldaşlarına da öneriyor elektrikliyi, bana da.
Eski Yugoslavya’nın bütün tünelleri pedallarla aşıldı
Her şeyin bir bedeli var sonuçta, elektriklinin de. Normal seviyede kaliteli bir bisikleti 10 ile 30 bin lira arasında alınabiliyorken kaliteli bir elektrikli bisikletin ederi 100 bin liraya kadar dayanıyor. Müdürüm de, “Kıydım paraya aldım bi elektrikli” diyor.
Hani “Kapitalizm bisikleti sevmez” diye başlayıp devam eden bir yazılı metin yıllardır dolaşıyor sosyal medyada. Ve biz bisikletçiler de bunu gururla paylaşıyoruz ya. Malum kapitalizme karşıyız.
Kim demiş kapitalizm sevmez bisikletliyi diye. Ben inanmıyorum. Kapitalizm bisikletliyi de sever, hem de çok sever. Hele bisikletlinin elektriklisine 3 bin doları tıkır tıkır sayan pedaldaşlarım varken.
Emin Yeşilli agam 71 yaşında ve 65 yıldır bisiklet kullanıyor. Trakya’nın dağlarında, ovalarında, Edirne kırsallarında halen geziyor altında 60 yıllık bisikletiyle. Sordum elektrikli için ne düşüyorsun diye;
“Rampalar sorun mu?” diye yanıtlıyor.
Geçtiğimiz günlerde Çömlekakpınar tarafına günübirlik yaptığım turda elektriksiz bisikletimle turladım, elektrikli bisikleti sorguladım kendimce. Düz yolda sıcak havaya karşın terlemenin vermiş olduğu klima etkisiyle rüzgarı da yüzümde göğsümde, yüzümde hissederek keyfini çıkararak. Fırsat buldukça da her gün biniyorum bisikletime.
Rampa mı?
Ben ağbi miyim?