DOLAR 35,3212 0.45%
EURO 36,7910 0.25%
ALTIN 2.959,260,11
BIST 9.992,43-0,33%
BITCOIN 3268480-2,00%
Edirne

AÇIK

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

327 okunma

MİŞİĞED IYATLURUK (4)

ABONE OL
9 Ekim 2024 11:53
2

BEĞENDİM

ABONE OL

“Yaz yaz bitmez, ömrüm yetmez…” sözleri gibi CHP’deki yapısal sorunların ürettiği marazalar da bitmek bilmiyor.

Haliyle, iktidar alternatifi konumu giderek kuvvetlenen CHP’de parti içi iktidar kaynaklı dedikoduların 22 yıllık AKP iktidarının yarattığı sorunları gölgelediği de yadsınamaz bir gerçek.

En son Özgür Özel’in gizli bir ilişkisi üzerinden sosyal medyada köpürtülen açıklamalara/yorumlara baktığınızda da konunun vahameti hemen göze çarpıyor.

Meclis’te Erdoğan karşılamasına ilişkin eleştiriler ve Bahçeli ile muhabbet sonrası patlak veren ‘gizli aşk’ iddialı dedikodular, bu köşede çoktan aşina olduğunuz parti içi iktidar çekişmesinin bir ürünü değil de nedir?

Önceki bölümde dikkat çektiğimiz bu dedikodu siyaseti nasıl biter peki?

Ancak CHP’deki yapısal sorunların çözümüne yüzünü çevirecek bir merkez yönetim iş başına gelince!

Sürekli dedikodu siyasetinin gergefinde orasından burasından çekiştirilen bir CHP’nin halkın güvenini kazanmasını da beklememek lazım…

Konjonktür bile CHP’yi iktidarı taşımakta sabırsızlanırken CHP oligarklarının

AKP iktidarda kalsın diye çabaladığı düşüncesi kamuoyunu fevkalade meşgul ediyor.

Bunun çokça sebebi malumunuz fakat Özgür Özel’in erken seçim için nazlı davranması, topu saha dışında tutma çabasının belleklerden silinmediğini de görüyoruz.

Parlamentodan erken seçim kararı geçirecek milletvekili sayısı olmamasının arkasına sığınmak, ya da halkın erken seçim istemesini beklemek hakikaten komik kaçıyordu.

31 Mart’ta halkın yeni bir yönetim talebi apaçık ortadayken Özel’in topu taca atan beyanatları da çok göze battı.

Yumuşama/normalleşme muhabbetinin sürdürülemez olduğunu kavraması da zaman aldı Özel’in.

Yıllardır uygulanan neoliberal ekonomi politikaların, kaynakların saydam/verimli kullanılmaması, halkın refahının gözetilmemesi sonucu yaşanan çok katmanlı ekonomik darboğazdan, ‘yumuşama/normalleşme edebiyatıyla çıkılamayacağına bu köşede “Gizem kokan görüşmeler” başlığı altında 7 Mayıs’ta dikkat çekmiştik.

Erdoğan’ın siyaset yapma biçimi, siyaset dili ve ekonomideki çöküşten dolayı köşeye sıkıştığını ve “yumuşama/normalleşme adı altında sürdürülen görüşmelerin zaman kaybına yol açacağını belirtmiştik.

Nitekim öyle de oldu.

Bir normalleşmeden söz edilebilir tabii…

O da, zaman kazanan Erdoğan’ın 31 Mart travmasını üzerinden atarak toplumu kutuplaştıran, topluma ayar veren, kışkırtan üstenci siyaset diline, algı operasyonlarına, siyaseti Hacivat-Karagöz oyununa çevirerek gerçeklerin konuşulmasını perdeleyen toplum mühendisliğine dönmesidir.

Evet, ülke yönetimine dair bir paradigma değişikliği gerekiyor. Bu da, ülkeyi uçurumun kenarına getiren bu iktidar ile hoşbeş etmekle değil, CHP’nin iktidar alternatifi konumunu güçlendirecek adımlar atması ve kesinlikle AKP’nin dümen suyunda gitmemesi ile olasıdır. Yapıcı muhalefet’ türünden pansumancı sözlere ise hiç itibar edilmemelidir zira bir gevelemedir.

Nitekim 31 Mart seçimlerinden çıkan sonuç bellidir: vatandaş AKP’nin iktidardan düşmesini, CHP’nin de inandırıcı ve güvenilir, ülkeyi yönetmeye hazır ve nazır olduğunu kanıtlamasını bekliyor.

Peki Özel’de mi bütün kabahat?

Özgür Özel, genel başkanlık koltuğuna oturtulduğunda kendisine açılan krediyi çabuk tüketti. Siyasi hamlelerinin sabun köpüğü niteliği, Özel’in bir animatör genel başkan yani kitleleri canlandıran, heyecanlandıran bir siyasi figür muamelesi görmesine yol açtı.

Bu mini yazı dizisinin ana teması Değişim Kurultayı’nın şekilsel kalması, genel bir ifadeyle İmamoğlu ekibinin parti içi iktidara katalizör yaptığı ‘değişim’ vaadinin yüzlerin değişmesinden öte bir yansımasının görülmemesi ve artık iyice sırıtan parti içi iktidar mücadelesi de Özel’i köşeye sıkıştırmıştır.   

Belagat, gösteri ve şov siyaseti ile CHP üye ve seçmenini oyalamak kolay değildir.

CHP’nin AKP’den en önemli ayırt edici özelliği de budur.

Özel, aslında İmamoğlu’na kalkan görevi üstlenmiştir…

Bu iddia yadırgayıcı gelebilir fakat bu köşenin CHP’deki yapısal sorunlara dayalı İmamoğlu dönemi irdelemesi bu yöndedir.

Ana iddiamız: CHP’nin güç odaklarınca şekillendirilmesidir, kontrol altında tutulmasıdır.

Bu nedenle Kılıçdaroğlu’nun tasfiyesini ve İmamoğlu ekibinin iş başına getirilmesini parti dışı odakların marifeti gördüğümüzü tekrarlamış olalım.

İşte o nedenledir ki Özel’in AKP’ye zaman kazandıran sabun köpüğü siyasi hamlelerinin temelinde güç odaklarının öncelikli alanlarının gözetilmesi vardır.

Çözülemeyen ekonomik sorunlar sermaye birikim sürecini sekteye uğrattığı gibi, toplumsal barışı/huzuru da olumsuz etkiler. Bu da sermayenin hiç işine gelmez.

Dolayısıyla Özel’in sabun köpüğü siyasi hamlelerinin arkasında böyle bir gerçeğin varlığını da göz ardı etmemek lazım.

Yoksa siz Özel’in siyasi birikim ve deneyiminin kifayetsizliğinden mi kaynaklanıyor sanıyorsunuz CHP’nin AKP karşısında etkin muhalefet yapamamasını?

İstanbul belediye başkanlığı görevi nedeniyle hareket alanı sınırlı ama gerektiğinde ‘esas oğlan’ kimliğini hatırlatan İmamoğlu rahatlıkla geleceğin cumhurbaşkanı adayı konumunu sürdürüyorsa, ateşteki kestaneleri almakla görevli Özel sayesindedir.

Bakın nereden nereye geldik…

Güç odaklarının nüfuzunda bir genel merkez, genel merkez kontrolünde yerel örgütler…

Buradan Taybıllı Harikalar Diyarına geçersek ilk söylenmesi gereken: CHP’ye yakışan il başkanlığı koltuğunun ateşten gömlek olduğudur.

Taybıllı, oynanan tiyatroda bir figüran mı olacak yoksa bir hukukçu kimliği kazanımı mülahaza yeteneğini önde tutarak mı il başkanlığı yapacak?

İşte bütün mesele budur!

İl başkanlığı koltuğunda eğreti oturmamak için Taybıllı’nin öncelikli yapması gerekenleri sıralayalım son olarak…

Edirne İl Başkanlığı arşivinde CHP’nin demokratik/saydam/dürüst yönetilmesine dair üye önerilerini içeren dilekçeler yol gösterici olabilir mesela…

Taybıllı şu iki konuda irade ortaya koyabilirse oturduğu koltuğa, dolayısıyla CHP’ye güç ve dinamik katacaktır.

  1. İl ve ilçe danışma kurulu toplantılarının aksatılmaması, düzenli yapılması.
  2. Tüm ilçelerde her ay düzenli ve gündemli gerçekleştirilecek üye katılımlı örgüt toplantılarının devreye sokulması.

Çok basit görülen bu iki madde, CHP’nin gereksinim duyduğu açılımların sağlanmasında önemli bir adım olacak ve Taybıllı’yı figüranlıktan özgür irade sahibi il başkanlığına taşıyacaktır.

Yakın sayılabilecek zamanda, 12 Kasım 2023 tarihinde bir grup partilinin CHP Merkez İlçe Başkanı Yücel Balkanlı ve İl Başkanı Samet Kahraman’ı ziyaret ederek sundukları dilekçenin muhteviyatına da kısaca değinelim.

Cumhuriyet Halk Partisi’nde 38’nci Olağan Kurultayın “değişim” ve “yenilenme” temelinde bir açılım zemini oluşturabilmesi için üyeler arasındaki birlik ve beraberliğin tesis edilmesinin gerekliliği vurgulanırken parti aidiyetini değerli kılacak, üyeyi motive edecek, örgütsel bütünlüğü sağlayacak çalışmalara odaklanılması önerilmektedir.

Bunun için de danışma kurulu toplantılarının düzenli yapılması; dinamik bir örgüt yapısı için üye iletişiminin ve parti içi çalışmalara üye katılımının sağlanması, tarih ve saati önceden belirlenmiş ve mutlaka ayda bir gerçekleştirilecek düzenli örgüt toplantılarının devreye alınmasının önemi vurgulanmaktadır. (https://hudutgazetesi.com/siyaset/chpde-degisim-ve-yenilenmeye-yonelik-talepler/)

Gelin görün ki bu önerileri yerinde bulan Merkez İlçe Başkanı Yücel Balkanlı ve İl Başkanı Samet Kahraman, gereken adımları atamamışlardır.

Nedenleri, 4 bölümlük bu mini yazı dizisinde ayrıntılarıyla mevcuttur.

Taybıllı’ya söz verdiğimiz gibi, elimizden geldiğince yardımcı olmaya çalıştık.

Gerisi kendisine kalmış; ya oturduğu koltukta CHP’nin demokratik/saydam/dürüst yönetilmesi için çalışacak, ya da niceleri gibi siyasi ikbal peşinde genel merkez memuru bir il başkanı sıfatıyla günlerini geçirecektir.

Andersen’in “Kral Çıplak” masalı gerçeklerin mutlaka bir gün ortaya çıkacağını anlatır.

Ortadaki tabak gibi gerçeklerden ders çıkarmamak ise, en azından Andersen’e ayıp etmektir.    

    En az 10 karakter gerekli


    HIZLI YORUM YAP

    SON DAKİKA HABERLERİ