ELENTRİKLİ

1

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Yeşillikçi Şenol 40 yıldır iteklediği 3 tekerlekli seyyar pazarcı arabasından sonunda kurtuldu.

40 yıldır her sabah bir, bir buçuk saat itekleyerek, kakarak Yeni İmaret’ten Edirne’ye yazın dolu, kışın boş 3 tekerlekli pazar arabasıyla ekmeğinin adeta taştan çıkardı.

40 yıldır yazın Yeni İmaret’te bahçecilik yapan komşularından topladığı ürünleri Edirne merkezde esnafa, konu komşuya satarak yaşamını sürdürür. Adı yaptığı işten, sattığı marul, taze soğan, roka, maydanoz gibi ürünler yüzünden “Yeşillikçi Şenol” a çıkmıştır Şenol Tarınç’ın. Köşedeki büfeci bilir sıkı bir Beşiktaş’lı olduğunu her gün önünden geçerken “Kartal hayırlı işler” diye seslenmesine elini kaldırarak yanıt verir.

Kışın boş arabasıyla gelip Edirne Hal’inden doldurur arabasını ekmeğinin peşine düşer. Bir oğlu, özürlü bir kızcağızı ve karıcığı yolunu gözler Yeşillikçi Şenol’un.

Günün erken saatlerinde iyi havalarda Yeniimaret’e doğru pedal çevirirken karşılaşırdık Yeşillikçi Şenol ile sabahları. Arkadan güçlü kollarıyla iteklediği arabasıyla adeta güreşir gibidir. Yaylanan iki ayağının üzerinde omuzlarından, kollarından aldığı güçle yüzündeki terleri silerek Edirne merkezine doğru.

Geçtiğimiz sonbaharda bisikletimle Yeniimaret yolunda yine karşılaştık Yeşillikçi Şenol’la. Araba değişmiş Şenol’da. Kırmızı bir elektrikli, üç tekerlekli, mavi kasalı bir canavar almış kendine Yeşillikçi Şenol.

-Şenol bu ne böyle. Hayırdır? Kollarını açarak gülümsüyor, sağa çekip el frenini çekiyor arabasının.

İniyorum bisikletimden elentriklisinin etrafından bir tur atıyorum Şenol’un. Arabasını yine gelin gibi yeşilliklerle süslemiş. Kurulmuş ön tarafa direksiyon elinde. Gaz pedalı sağ elinin içinde. Alnından terler damlamıyor, yüzünde gülücükler:

“Agam askerden önce başladım bu mesleğe. Severek yapıyorum. Tam 40 yıl itekledim durdum önceki arabamı. 3 tekerlekli ağzına kadar dolu arabayı iteklemek çok yoruyordu artık beni. Gençlikte pek bişey anlamıyordum ama artık yaş oldu 57. Eski arabayla bir, birbuçuk saat sürüyordu Edirne merkeze varmam, şimdi elentrikliyle 15 dakikada. Akşam da yine aynı. Dinlenik gidiyim eve artık, kızanlar da, hanım da memnun hallerimden.

Yeniimaret’te yaz boyunca komşulardan topluyorum mallarımı sabahtan erken kalkarak. Kış gelince Edirne’de mal bitiyor, ama hayat devam ediyor. Evde hanım, iki kızan yollarımı gözler. Kışında Edirne Hal’inden ne bulursam alıp satarak ekmeğimi çıkartıyorum işte.

Severim çalışmayı. Çalışkan adamı da. Seçimlerde kime mi oy verelim? Dedim ya çalışan adamı severim. Bu sefer Şükrü ağbiye verelim oyu, kazanan Edirne olsun.”