BAHAR HALLERİ

1

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Bahar erken geldi gibi bu yıl. Geciken yağmurlar her ne kadar endişelere neden olsa da erken baharın tadını bütün doğa gibi insanlar da bir şekilde çıkarıyor.

Bu Pazar Edirne Doğa Sporları Kulübü’nün 10 bisiklet sporcusunun içinde ben de vardım. Sabah 09.30’da Mimar Sinan heykeli önünden hareket ederek Saraçhane köprüsü üzerinden Sarayakpınar yönüne doğru pedalladık.

Özlemiş bütün arkadaşlarımız birlikte pedal çevirmeyi. Sohbetler ediliyor, neşeyle dönüyor tekerler. Yaşı 70’e dayanmış arkadaşımız da var, 60’larda gezen de. 30’lu, 40’lı, 50’li yaşlarda olanlar da. Emekliler, çeşitli mesleklerde çalışanlar da. Hepsi sağlıklı, kendisiyle barışık yaşamaktan mutluluk duyan insanlar.

Tura sağlık sorunu olup da gelemeyen olduğu gibi mazereti nedeniyle gelmek isteyip de gelemeyen bir o kadar daha arkadaşımız sosyal medyadan takip etti turumuzu.

Sarayakpınar Köyü’ne kadar hafif ama sürekli bir çıkış yapıyoruz. Doğa canlanmış, tarlalar her ne kadar yağmurları bekler gibi görünseler de badem ağaçları bembeyaz çiçekler açmış.

İlk molamızı Sarayakpınar Köyü’nde veriyoruz. Kendi elleriyle sigara böreği yapmış bir arkadaşımız, simit de var yanında. Çaylar eşliğinde atıştırmalıklarımızı enerjiye dönüştürüyoruz. Yarım saat kadar süren moladan sonra Yolüstü Köyü’ne doğru stabilize yolda bir saat kadar keyifle ilerliyoruz.

Fişine Deresi’nin üzerindeki köprüden geçerken arkadaşlarımız uyarıyor beni. Bakıyorum aşağıya köprünün altında bir gölet oluşturmuşlar bir zamanlar sulama yapmak için ve suyun yüksekliğini ölçmek için de seviyeli dikine bir metre konmuş. Ama gölette yudum su yok. Kuraklığın hallerini daha iyi görüyoruz böylece.

Kıvrılarak indiğimiz stabilize yolda bol bol fotoğraf çekiyoruz anılarımıza eklemek için. Yolüstü Köyü’ne geldiğimizde Tunca Nehri’nin üzerinde geçerken yine fotoğraf çekmek için köprünün altına indiğimizde Tunca Nehri’nden gelen ağır kanalizasyon kokusunu algılıyoruz. Bulgaristan’dan gelen Tunca Nehri’nin durumu böyle. Tunca yavaş yavaş akıyor Edirne’ye doğru; yeni kanalizasyon sularıyla buluşmak için.

İkinci ve son molamızı Yolüstü Köyü’nde veriyoruz. Altı bakkal üstü kahve olan mekanda konaklıyoruz. Son atıştırmalıklarımızı soğuk ve sıcak içeceklerle tüketip dinlendikten sonra tekrar yola çıkıyoruz. Köyün çıkışında üç bisikletli arkadaşımızla daha karşılaşıyoruz. Onlar da bizim gibi güzel havayı değerlendirmek için pedallamaya çıkmışlar.

Son kilometreleri de keyifle pedallarımızla tükettikten sonra Eski TOKİ sapağında iki gruba ayrılıyoruz. Bir grup Kıyık üzerinden yeni yerleşim bölgesine, diğer grup Saraçhane üzerinden merkeze doğru.

Güzel bir günü bol fotoğraflarla anılarımıza eklemiş oluyoruz.