DOLAR 32,2511 0.04%
EURO 34,8789 -0.45%
ALTIN 2.424,41-0,91
BIST 10.479,16-1,86%
BITCOIN 2173641-1,04%
Edirne
23°

PARÇALI BULUTLU

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

598 okunma

Türkiye’nin 7 yıllık ‘karabasanı’!

İYİ Parti önceki dönem Edirne il başkanı, eczacı Serpil Tütüncü, Türkiye'nin 7 yıldır sürdürdüğü, 'karabasan' olarak nitelendirdiği sabit yaz saati uygulamasının insan vücudu için zararlarına dikkat çekti… Tütüncü, sabit saat uygulamasında vücuttaki hormonal dengenin bozulmasıyla depresyon, obezite, kalp damar hastalıkları, diyabet, bipolar bozukluklar, hiperaktivite, alzheimer hatta kanser gibi hastalıkların artabileceğini belirtti…

ABONE OL
12 Aralık 2023 18:05
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Olgay GÜLER
İYİ Parti önceki dönem il başkanı, Eczacı Serpil Tütüncü, Türkiye’nin 7 yıldır uygulamada tuttuğu sabit yaz saati uygulamasının insan vücudu için zararlarına dikkat çekti.
Türkiye’de 2016 yılından bu yana sürdürülen sabit yaz saati uygulaması, toplumun tüm kesimini olumsuz yönde etkilemeye devam ediyor. Enerji tasarrufu neden gösterilerek geçilen sabit saat uygulamasından en çok etkilenen ise sabah hava aydınlanmadan karanlıkta uyanan çocuklar oluyor. Uzmanlar ise bu uygulamanın insan vücudu için zararlarına dikkat çekiyor.
‘KIŞ SAATİ UYGULAMASINA GEÇMEMEK CİDDİ HALK SAĞLIĞI SORUNUDUR’
Konuyla ilgili basın açıklaması yayınlayan, kendisi de bir sağlıkçı olan İYİ Parti önceki dönem il başkanı, eczacı Serpil Tütüncü, inatla kış saati uygulamasına geçmemenin insan sağlığını ciddi şekilde tehdit ettiğini kaydetti. Tütüncü, “Sabit saat uygulaması, kış saati uygulamasına geçmemek her şeyden önce ciddi bir halk sağlığı ve güvenlik sorunudur. Ekonomik, hukuki, sosyolojik etkileri de söz konusudur. Dünyanın hem mevsimsel hem de aydınlık karanlık döngüsünden etkilenen bir iç saatimiz ( biyolojik saatimiz) vardır. Vücut iç saati olarak nitelendirilen sirkadiyen ritim küçük saat değişikliklerinden bile etkilenebilir ve bozulması durumunda vücudumuzun doku, hücre ve hatta moleküler düzeyinde değişiklikler olur. Son çalışmalarda sirkadiyen sistemin DNA hasar ve tamirinde etkili olduğu, kanser oluşumu ve iyileşme mekanizmalarında etkili olduğu yönünde bilgiler vardır” dedi.
‘VÜCUT RİTMİ BOZULUYOR’
Söz konusu uygulamada, vücuttaki hormonal dengenin bozulduğunu anlatan Tütüncü, “Biyolojik saatimizde belirli saatlerde belirli hormonlar salgılanır ve bu saatlerdeki ufak değişiklikler sirkadiyen sistemin çalışmasını bozar. Örneğin melatonin hormonu uykuya daldığımızda karanlıkta salgılanmaya başlar ve gece en yüksek seviyededir. Normal bir döngüde sabah gün ışığıyla uyandığımızda kortizol hormonu salgılanmaya başlar bu hormon uyanık kalmamızı sağlar ve tehlikelere karşı bizi alarmda tutar. Melatonin ve kortizol hormonlarının salgılanması aydınlık ve karanlık döngüsüne bağlı olduğu için, biz kış saati uygulamasına geçmediğimiz takdirde, karanlıkta uyanmak zorunda kalıyoruz. Karanlıkta salgılanan melatonin hormonu salgılanmak istiyor, uyanmak için de kortizol hormonuna ihtiyacımız var oysa gün ışığıyla beraber salgılanmaya başladığı için yeterince salgılanamıyor. Hormonlar birbiriyle ilişkili bir şekilde çalıştığı için aydınlık- karanlık döngüsündeki en ufak bir değişiklik desirkadiyen ritim bozuluyor” diye konuştu.
‘7 YILDIR ÜZERİMİZDEKİ BU KARABASANDAN KURTULMALIYIZ’
Sabit saat uygulamasının yol açabileceği hastalıklara da dikkat çeken Tütüncü, “Sirkadiyen ritmin bozulması depresyon, obezite, kalp damar hastalıkları, diyabet, bipolar bozukluklar, hiperaktivite, alzheimer hatta kanser gibi hastalıkların artmasına neden oluyor. Yapılan araştırılmalarda sabit saat uygulamasında kalp krizi vakalarında %25 artış olduğu, inme geçirme olasılığının % 8 oranında arttığı, iş kazalarının arttığı görülmüştür. Ancak en büyük zararı çocuklarımız görmektedir. Zifiri karanlıkta uyandırılan çocukların zihinsel ve fiziksel olarak gelişmeleri engellenmektedir Çocuklar uyumak zorunda oldukları saatlerde uyandırılmaya zorlanmaktadır. Sabah uyur bir vaziyette beslenememekte, ilk dersleri uyuklayarak geçirmekte ve öğrenme performasyonları kötüleşmektedir. 7 yıldır üzerimizde olan bu karabasandan kurtulmalıyız. Bu ciddi bir halk sağlığı ve güvenlik sorunudur. Sağlıklı bir toplum için bilimin ışığında yürüyelim. Aydınlık yarınlar için çocuklarımızı gün ışığında uyandıralım” şeklinde konuştu.

    En az 10 karakter gerekli


    HIZLI YORUM YAP

    SON DAKİKA HABERLERİ