Medeniyet de vandallık da var. Bisiklet Dostu Şehir

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Gönül UYANIKTIR

KÜÇÜK DENİZ KIZI GERÇEKTEN KÜÇÜK
Nyhavn kanalı Kopenhag’ın ortasından geçip şehri adeta bölüyor. Gidiş istikametimize göre sol tarafımızda kıyıda çimlere uzanıp güneşlenen, kitap okuyan, çevreyi seyreden insanlar var. Aynı zamanda görkemli saraylar, tarihi binalar, sıradışı mimarileri ile dikkat çeken opera binası, borsa gibi binaları sıralanıyor.
Yeşillikli bir alanda kalabalık bir kümelenme dikkatimizi çekiyor. Hemen hepsinin birlikte poz verdikleri ünlü ‘Deniz Kızı’ heykelinin tekneden sadece sırtını görebiliyoruz.
Kopenhag’ın simgelerinden biri haline gelen 112 yaşındaki Küçük Deniz Kızı Heykeli (The Little Mermaid), Danimarkalı yazar Hans Christian Andersen‘ın aynı adlı masalından esinlenerek 1913 yılında bronzdan yapılıyor. Şehrin liman bölgesinde yer alan bu zarif heykel, yaklaşık 1.25 metre boyunda, 175 kg ağırlığında, sade ve etkileyici duruşuyla her yıl milyonlarca turistin ilgi odağı oluyor. Heykelin hikâyesi kadar geçmişi de dokunaklı: Andersen’ın eserinden etkilenen Carlsberg bira fabrikasının sahibi Carl Jacobsen, heykelin yapılmasını bizzat finanse ediyor.

Küçük Deniz Kızı, boyut olarak küçük olsa da, yarattığı sembolik anlam oldukça büyük. Bu nedenle 2004 yılında Türkiye’nin Avrupa Birliği adaylığını protesto amacıyla heykele kara çarşaf giydiriliyor. Deniz kızına yapılan saldırıların; nedeni siyasi olanların yanı sıra anlaşılmaz olanlar da var. Üzerine defalarca boya dökülüyor. Üç kez kafası, bir kez kolu kesiliyor. Orijinal kafanın yerine yenisi yapılıp konuyor. Heykel bir kez de oturduğu taş kaidenin üzerinden kaldırılıyor.
Kısaca vandallık her yerde var. Danimarka gibi bir ülkede bile anlaşılmaz nedenlerle topluma ait olan değerlere saldıranlar yaşayabiliyor.
Teknede İngilizce olarak kanal boyunca tarihi yapıları, köprüleri ve simge noktaları anlatan bir rehber bulunuyor. Şehrin en önemli noktalarını su üzerinden izleyebiliyoruz. Şehir bir sinema şeridi gibi sağımızdan, solumuzdan adeta akıyor. Teknemiz kanalın denizle birleştiği noktadan sonra geri dönüyor.

KOPENHAG SARAYLARI
Kopenhag’daki barok mimarinin en güzel örneklerinden olan Amalienborg Sarayı, Kraliyet Ailesi’nin resmi ikametgâhı olarak kullanılıyor. 18’nci yüzyılda inşa edilen Saray dört ayrı konaktan oluşuyor. Sarayın bir bölümü; aynı zamanda burada sergilenen kraliyet koleksiyonları nedeniyle müze olarak gezilebiliyor. Amalienborg’u turistik açıdan cazip kılan bir unsur da her gün öğle saatlerinde gerçekleşen Asker Nöbet Değişimi Töreni oluyor.
YASAMA YÜRÜTME VE YARGI AYNI ÇATIDA
18’nci Yüzyılda Barok tarzda inşa edilen Christiansborg Sarayı ise, hem Danimarka Parlamentosu’na, hem Yüksek Mahkeme’ye hem de Kraliyet Ailesi’nin resmi resepsiyonlarına ev sahipliği yapıyor. Bu yönüyle dünyada yasama, yürütme ve yargının aynı çatı altında toplandığı ender yapılardan biri olarak tanımlanıyor. Bu sarayın Danimarka siyasi hayatında da önemli bir yeri bulunuyor.

HİPPİLERİN ÖZGÜR ŞEHRİ
Kopenhag’da askeri bir alanın terk edilmesi kentte alternatif bir yaşam arayanlar tarafından işgal ediliyor. Çiçek Çocukları Hippiler 1971’de Christiania Özgür Şehir’de… O tarihten bu yana, kendi kurallarıyla yönetilen yarı-otonom bir topluluk olarak yaşıyor. Renkli duvar resimleri, grafitilerle bezeli sokakları ve alternatif yaşam tarzıyla dikkat çeken bölge, şehirdeki klasik gezilecek yerlerden çok farklı bir deneyim sunuyor.
Christiania içinde sanat atölyeleri, el işi dükkanları, kafeler ve açık hava konser alanları bulunuyor. Fotoğraf çekmenin yasak olduğu bu bölgede kurallar konusunda dikkatli olmak, saygılı bir gözlemci olarak gezmek, buranın kültürel yapısını anlamak açısından önem taşıyor.
MODERN VE PRESTİJLİ OPERA BİNASI
Kopenhag’ın en modern ve prestijli yapılarından, şehrin kültürel kimliğini en iyi yansıtan merkezlerden olan Opera Binası 2005 yılından açılan bu etkileyici yapı, liman kıyısındaki konumuyla denizden de karadan da etkileyici bir görüntü sunuyor.

BİSİKLET DOSTU BİLİMİN MERKEZİ
Kopenhag, dünyanın en bisiklet dostu şehirlerinden biri.! Bisiklet yolları yayalara kapalı, eğer orada durursanız bisiklet size çarpıp yoluna devam ediyor. Bisiklet sürücüleri dalgınlığı hiç affetmiyor. Bisiklet yolları araç trafiğinden çok daha tehlikeli, özellikle yabancılar için.. Ben birkaç kez rehberimizin uyarısıyla darbelerden kurtuluyorum.
Şehir aynı zamanda 1479’da kurulan, Danimarka’daki en eski üniversitesi Kopenhag Üniversitesi, Danimarka Teknik Üniversitesi, Kopenhag İşletme Okulu ve Kopenhag BT Üniversitesi’ne ev sahipliği yapıyor.

(SÜRECEK)