Edirne’de kuraklığa ‘afet kapsamı’ önerisi!

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Olgay GÜLER
Edirne Ziraat Odası eski Meclis Başkanı, üretici Erdal Akgün, kavurucu sıcaklıklarla birlikte ayçiçek tarlalarının kuruduğu Edirne’nin afet kapsamına alınması gerektiğini söyledi.
Son yılların en sıcak ve kurak yazını geçiren Edirne’de, ayçiçeğinde hasat dönemine hazırlanan üretici, kara kara düşünüyor. Ekili tarlalarda toprağın çatladığı, bazı ürünlerin büyümediği bölgede verimin büyük ölçüde düşeceği tahmin ediliyor. Kentin önde gelen üreticilerinden, Ziraat Odası eski Meclis Başkanı Erdal Akgün, Edirne’nin mutlaka afet kapsamına alınması gerektiğini belirtip, üreticinin kooperatif ve birliklere olan borcunun da faizsiz şekilde ertelenmesi çağrısında bulundu.

‘ÇİFTÇİNİN BORCU FAİZSİZ ERTELENSİN’
Bölgenin, tarihinin en büyük kuraklıklarından birisini yaşadığını dile getiren Akgün, “Bölgemiz tarihin en büyük kuraklıklarından birini yaşıyor. Daha önce de Meriç ve Tunca Nehri’nin kuruduğunu biliyoruz ama buğdayda ve ayçiçeğinde aldığımız verim normale yakındı. O zamanlar mahsul para yapıyordu. Şimdi bu dönemde hem buğday, hem ayçiçeği piyasası yerle bir olmuşken bir taraftan da kuraklık gerçekten belimizi büktü. Yani benim önerim şöyle; çiftçinin borçlarının faizsiz ertelenmesini istiyorum. Bu zamana kadar bütün kurum ve kuruluşları ayakta tutan çiftçidir. Trakya Birlik olsun, Panko Birlik olsun, bizim bölgemizde faaliyet gösteren Alpullu Pancar Ekicileri Kooperatifi olsun bu kuruluşlar bir karar alsın; bizim borcumuzun, borçlarımızın faizsiz ertelenmesini yöneticilerden istiyorum. Devlet finanse etsin. Biz onlardan hazır para falan da istemiyoruz. Yani bunu yapmaları bile çiftçiyi ayakta tutar, bir nefes aldırır. Bunlar tabii devleti idare eden insanlar tarafından alınması gereken kararlar” dedi.
Meriç Nehri’nde, Ege Denizi’ne akana kadar suyun belli bölgelerde yapılacak çalışmayla tutulabileceğini belirten Akgün, “Şu anda Meriç Nehri’nde tutulmuş olan su, Ege Denizi’ne akana kadar 4-5 tane bu şekilde su tutulsa öyle tahmin ediyorum ki bu kuraklıkları, yani en azından çeltik üreticisi yaşamazdı. Yapılması gerekenleri yapmıyoruz. Ben gerçekten vatanının bayrağını seven bir insan olarak ‘Su akar, Türk bakar’ sözünden utanç duyuyorum. Artık su aksın ama Türk bakmasın diyoruz” diye konuştu.
‘BÖLGE AFET KAPSAMINA ALINMALI’
Bölgede hiç hasat edilemeyecek tarlalar olduğunu anlatan Akgün, “Şu anda ciddi anlamda hiç biçerdöver giremeyecek olan ayçiçeği tarlaları var. Bu şartlarda iyi gözükenden bile 80-90 kilogram verim alacağımız kanaatindeyim. Bu da zaten attığımız gübreyi diğer hizmetleri kilograma vurduğumuz zaman bizim asla ve asla karşılığını alamayız. Bölgemizin afet kapsamına alınması lazım. Hiç biçemeyecek durumda olanlara da bir dahaki yıl için, bir daha ki sezon için buralara buğday ekilecek dolayısıyla buğday tohumluk desteği ve gübre desteği verilmesini öneriyorum” şeklinde konuştu.