Olgay GÜLER
Anadolu Gençlik Derneği (AGD) Edirne Şubesi’nce, 26 Mart Balkan Şehitleri’ni anma günü dolayısıyla Balkan Şehitliği Anıtı’nın bulunduğu Sarayiçi’nde, anma programı düzenlendi.
AGD Edirne Şubesi’nce düzenlenen program, Balkan Şehitleri Anıtı’nın restorasyondaki Edirne Sarayı içinde kalması nedeniyle, Sarayiçi’ndeki temsili anıt taşının bulunduğu yerde gerçekleştirildi. Törene dernek yönetim kurulu ile çok sayıda vatandaş katıldı. Kuran okunmasıyla başlayan törende konuşan AGD Edirne Şube Başkanı Abdülhamit İriş, Balkan Savaşları’nın tarihin çok acı bir bölümünü ifade ettiğini kaydetti.
‘BİNLERCE İNSANIMIZ ŞEHİT DÜŞTÜ’
Balkan Savaşları’nda, 500 yılı aşkın süre adaletle hüküm sürülen Balkanların, terk edilmek zorunda kalındığını anlatan İriş, “Balkan Savaşları, tarihimizin çok acı bir bölümünü ifade eder. 500 yılı aşkın bir süre adaletle hüküm sürdüğümüz Balkanları, bir iki yıl gibi kısa bir sürede terk etmek zorunda kaldık. Çok büyük katliamlara ve zorunlu göçlere maruz bırakıldık. Balkan Savaşları sürecinde Edirne’miz ayrı bir yer tutar. Edirne, 26 Mart 1913’te işgal edilince, tarihinin en acı günlerini yaşadı. İşgalle birlikte; sivil, yaşlı, kadın, çoluk-çocuk ve asker binlerce vatan evladı, büyük acılar çekerek ağır zulümlere maruz kaldılar. Balkan Savaşı’nda, Mehmet Şükrü Paşa kumandasın-daki birlikler, hiçbir destek alamadan, 155 gün boyunca, Edirne’yi kahramanca savundu.Bunca acıya rağmen,vatan bildikleri toprakları terk etmediler. Aylarca süren açlık ve salgın hastalıklar nedeniyle binlerce insanımız şehit düştü” dedi.
‘AYNI ACIYI GAZZELİLER BUGÜN YAŞIYOR’
Geçmişte yaşanan acıların bugün Gazze’de de yaşandığını dile getiren İriş, “Ne yazık ki, dün ecdadımızın yaşadığı acıları, zulümleri, katliamları, bugün Gazze’li kardeşlerimiz yaşıyor. Gazze’de muhasara altına alınan 2 milyon Müslüman kardeşimiz, Irkçı Siyonizm’in, zalim ABD’nin ve Emperyalist Batı’nın alçakça saldırılarına, katliamlarına, soykırımına ve vahşetine maruz kalmaktadırlar. Bu mazlum ve mağdur Gazze’lilerin dedeleri; ecdadımız yedi düvelle boğuşurken, Çanakkale’ye koştular, ülkemizi işgale gelen düşmana karşı yanımızda oldular. Dedelerimizle aynı siperleri paylaştılar. Koyun koyuna şehit oldular. Uzakta değil; hemen arkamızdaki Balkan şehitliğinde yatan Filistinliler ve 2-3 km ilerideki Asker Hastanesi Şehitliği’nde yatan Filistinliler, işte bu kardeşliğin en güçlü tablosudur. Evet, bugün Gazzeliler, çoluk çocuk, yaşlı kadın topyekûn bir halk olarak 6 aydan fazladır, uçaklarla, tanklarla, bombalarla katledilmektedirler. Edirne muhasarasında olduğu gibi; açlık, susuzluk girdabında, hastalıklarla boğuşmakta ve can vermektedirler. Maalesef, biz bugün onlara yardım elimizi uzatamıyoruz. Cenabı Allah, İslam alemini bu zilletten bir an evvel kurtarsın inşallah” diye konuştu.