DOLAR 42,8044 0.17%
EURO 50,1756 -0.07%
ALTIN 5.971,320,28
BIST 11.341,900,06%
BITCOIN 3746549-0,55%
Edirne

KAPALI

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

207 okunma

RESTORASYON HİKAYESİ

ABONE OL
15 Aralık 2025 13:40
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Geçerli görselin alternatif metni yok. Dosya adı: ismail-demiray-yeni-2.jpg

Saraçlar Caddesi büyük bir restorasyonla değişim yaşıyor ve turizm anlamında geleceğe umutla yürüyor.

Aşağıda anlatılan tümüyle gerçeklere dayanan Saraçlar Caddesi’nde tescilli bir yapıda yaşananlara aittir:

“Tarihi yapılara karşı büyük ilgim vardır. Elimdeki bütün imkanları zorlayarak 2003 yılında bu binayı aldığımda binanın sadece duvarları ve kolonları sağlamdı.

Elimde tapu ve binanın fotolarıyla birlikte Anıtlar Kurulu’nun Kaleiçi’ndeki binasına gittim. Çalışanlar önce binanın tescilli yapı olmadığını söylediler. Israrlarım üzerine alt kattan depodan bina ile ilgili dosyayı çıkardıklarında binanın tescillenmesi çalışmalarına başlandığını, binanın tescilli sayılması gerektiğini belirttiler bana. Benim de amacım bu tarihi binanın tescillenmesini sağlamaktı zaten. Yıkılmakta olan tarihi binasının tescillenmesini isteyen bu ülkede ilk kişi sanırım ben olmuşumdur ki bununla da gurur duyarım.

5 yıl kira almamak şartıyla kiracım binayı Anıtlar Kurulu’ndan gerekli izinleri alarak projesini çıkartarak kurulun denetimlerinde restorasyonu tamamladı.

18 yıl boyunca kirada kalan bu yapının her birkaç yılda bir Edirne Belediyesi’nden “Basit onarım” belgesi alarak dökülen dış sıvalar ve boyaları kapatmak için izin alarak binamızın dışının bakımını ve boyasını yaptırdım.

2023 yılında kiracımızın karşılıklı anlaşarak ayrılması ve binayı boşaltması üzerine ne yapabilirimi düşünmeye başladım. Kapsamlı bir restorasyonu göze alamazdım, buna ne bütçem yeterdi, ne de zamanım vardı. Yine Edirne Belediyesi’ne baş vurarak basit onarımda neler yapabileceğimizi görüştük. İç dış sıva ve tamiri boya, ahşapların tamiri ve boyası, çatının tamirini yapabileceğimizi öğrenince kolları sıvadık ve kendi imkanlarımla ve bütçemle bu onarımı bitirdim. Orijinal sarı rengiyle binamızın tamiri bitmiş oldu ve çok da güzel oldu.

Binamız bitip de çalışmaya başladığımızın üzerinden birkaç ay geçmişti ki Edirne Valiliği’nden bir çağrı geldi. Bütün Saraçlar Caddesi’nde mülk sahiplerine gelmiş olan çağrıydı bu, gittik görüştük.

Saraçlar Caddesi’nin boydan boya aynı renk ile boyanacağı belirtildi. Ben zaten yeni bitirmiştim bu işleri, tamirlerini de yapmıştım.

İmzalamadan önce ofiste Röleve ve Anıtlar Kurulu ile ayrıntılı olarak neler yapılacağı üzerine konuştuk. Görevliler ekranda görsel olarak ve basılı evraktaki görseller üzerinden binalarda yeni renkleri ön cephelerinde yapacakları uygulamaları, değişiklikleri, ahşap kapı ve pencerelerin, tentelerin değişeceğini ayrıntılı olarak açıkladılar. Ve amaçlarını şöyle açıkladılar;

‘Proje kapsamında, yapıların cephelerine sonradan eklenen kaplamalar kaldırılacak, pencere doğramaları yenilenecek ve eski dükkan doğramaları ahşapla değiştirilecek. Tabelalar belli bir düzende açılacak. Sokakta görsel kirlilik oluşturan klima, anten ve elektrik kabloları gibi unsurlar, çatıya veya arka cepheye taşınacak.’

Benim üzerinde durduğum en önemli konu binamın 22 yıllık ahşap malzemeleriydi. Kapılar ve pencereler yani. Anıtlar Kurulu’ndan izin almadığım, basit onarıma da girmediği için ahşap kapı ve pencerelerimi değiştirememiştim.

Röleve ve Anıtlar Kurulu görevlisi bütün Saraçlar Caddesi’nde olduğu gibi benim binamın da kapı ve pencerelerinin değişeceğini özellikle vurguladı. Öneriye olumlu yanıt verdim. Madem ki Saraçlar Caddesi değer kazanacak, Edirne turizmine katkı yapılacak; burada benim de olumlu bir katkı vermem gerekiyordu, imzaladım belgeyi.

Ve Saraçlar Caddesi’nde bildiğimiz restorasyon başladı. Caddenin en üstünden aşağı doğru inerek, aylarca süren güzel bir çalışma bütün hızıyla ve donanımlı teknik ekibiyle Saraçlar Caddesi tarihinin en büyük restorasyonunu geçirmeye başladı.

Saraçlar Caddesi’nin yanında Çilingirler Caddesi, Ayakkabıcılar Sokağı derken büyüdü restorasyon işi.

Binamızın dış girişinde iki yanında kolonlar ortaya çıkarıldı tırtıklama çalışması yapılarak. Harika bir görünüm aldı tarihi binamız bu kolonların ortaya çıkışıyla.

Üst katta duvarları incelerken bir farklılık bulmuş restorasyon uzmanları:

‘Burada bir farklılık var, sonradan yapılmış bu duvar, buranın eski fotolarını bulmalıyız, görüp orijinal haline getirmek istiyoruz’ denince Edirne’nin Yerel Tarih’e gönül vermiş dostlarımdan yardım istedim. Aynı içerikte iki ayrı ileti aldım. Yunanistan’da 2 Eylül 2018 yılında yayınlanan bir makaledeki fotoğrafta binamızın 103 yıl önceki hali net bir şekilde görünüyordu.

Bu fotoyu ilettik ve bunun üzerine yan cephemize iskele kurularak çalışma başladı. Orada sonraki yıllarda yapılan duvar kaldırıldı ve ahşap bir çerçeve oraya konuldu.

Yan tarafın üst katının ahşap pencerelerini yenileriyle değiştirdiler alt katta tek çerçeve kaldı orasını değiştirmediler. Geldik ön tarafa, geçtiğimiz günlerde alt katın komple ön tarafındaki kapı ve pencereleri bir günde yenileriyle değiştirdiler. Sıra geldi üst kata, sorduk teknik ekibe; ‘Bizim orada bir çalışmamız yok’ yanıtını alınca doğru muhatabımız Röleve ve Anıtlar Kurulu’na giderek durumu anlattım ve aldığım yanıt şu oldu;

‘Bütçemiz el vermiyor.’

Bu ne şimdi; ‘Türk işi’ mi?

Ve buradan Edirne Valisi Sayın Yunus Sezer’e bunu açık bir mektup olarak gönderiyorum ve soruyorum:

Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına verdiği sözün arkasında duracak mı?”

    En az 10 karakter gerekli