Edirneliler salon sporlarını çok seviyor. Ben de.
Edirne’de yaklaşık yirmi yıl önce Mimar Sinan Spor Salonu’nda içlerinde Fenerbahçe ve Galatasaray’ın da olduğu Türkiye Erkekler Basketbol Finali’nde mücadele eden 4 takımlı basketbol şölenini izleyen binlerce Edirneli basketbol sever arasında ben de vardım.
O gün bir futbol sever fanatiği olan ben salonun o halinden çok etkilenmiş ve basketbola gönül vermiştim.
Edirnespor futbol takımı tarihinin en karanlık dönemini yaşamaya yeni başlamıştı o yıllarda. Mücadele ettiği 3. Lig’den düşmüş, Edirne amatör futbolunun içinde mücadelesini sürdürmeye başlamıştı.
O dörtlü basketbol şöleninin ardından Edirne’de taşlar yerinden oynadı. Olin ve Edip Ağaoğulları ile başlayan Serdar Yiğitsoy’un başında olduğu yapılanma Edirne’yi basketbolda en alt ligden Avrupa’da başarılara götürdü. Buna Murat Boyacıoğlu’nun başında olduğu Kadın Basketbol Takımı’nın da aynı başarılara ulaşması eklenince Edirneliler için futbolun geçmiş başarılı dönemleri bir anda unutulmuş oldu.
Bunları yazarken Trakya Üniversitesi Erkek Basketbol Takımı’nın Ünilig’ten 3. Lig’e çıkan ve başarıyla mücadele eden Mülkü Karadeniz’in takımını da eklemiş olalım bu başarılı gidişe.
Ardından ekonomik gerçeklerin kendini göstermesiyle Olin ve Edirnespor basketbol takımlarının liglerden çekilmesiyle birlikte 25 Kasım Stadı gibi Mimar Sinan Spor Salonu da ıssızlığına kavuştu ve Edirneli spor severler için fetret dönemi başladı birkaç yıllığına.
Bu gidişe Edirne Belediyesi Erkek Basketbol Takımı yapılanmasıyla başında Serdar Yiğitsoy ve Mülkü Karadeniz olduğu ekip son verdi. O dönemde 350 bin lira gibi küçük bir bütçe ile çıkılan yolda dönemin Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan’ın vermiş olduğu destek ile o takım adeta bir mucizeyi gerçekleştirerek 2. Lig’e çıkmayı başardı. Ardından gelen üçüncülük ve federasyonca 1. Lig’e katılım çağırısı.
Basketbolda bunlar yaşanırken Edirnespor futbol takımı mücadele ettiği BAL’da sürekli başarısız geçen sezonların ardından yeni yıllara yeni kadrolar, yeni hocalar ve devasa harcamalarla yeni umutlar üretmeye devam ediyordu ama beklenen, istenen başarı bir türlü gelmiyor ve bu başarısızlığın en büyük nedeni olarak Edirnespor Erkek Basketbol Takımı’nın varlığı ve onun için yapılan harcamalar gösteriliyordu. Yani istenen basketbol şubesinin kapatılması sadece futbolda devam edilmesiydi.
İstedikleri oldu futbol severlerin ve basketbol şubesine Edirne Belediyesi’nin desteğini kesmesiyle şube sezon sonu kapatıldı. Voleybol şubesi de nasibini aldı bu gidişten, oraya da kilit vuruldu o dönem için.
Futbolda federasyonun pandemi kıyağı ile Edirnespor kendini 3. Lig’de buluverdi bu arada. Ve bütün kaynaklar futbol için seferber edildi. Yeni futbolcu orduları, yeni teknik yönetimler geldi Türkiye’nin dört bir yanından. Her sezon en azından iki defa bu kadrolar doldur boşalt yapıldı, milyonlar savruldu havalara.
Alt yapı da oluşturuldu Edirnespor’un. Futbol okulları vardı çalışan üreten. Okullardan devşirilerek alınan onlarca genç futbolcu U 17 ve U 19 kadrolarıyla maçlara çıktılar, tecrübeler kazandılar. Edirne’nin eski değerli futbolcuları ve teknik adamları vardı alt yapıların başında. Ama üst yapılara hep dışarıdan gelenler hakim oldu. Fırsat verilmedi hocalarımıza ve genç futbolcu kardeşlerimize.
Geçen yıl liginde şampiyon olan U 19 kadrosu vardı. Ve mali açıdan Recep Gürkan’ın kaybetmesiyle bütün kaynaklarını yitiren bir Edirnespor. Yerli hocalara yine itibar edilmedi, dışarıdan hocalar geldi, gitti, geldi gitti. Gelenler de bilmediği tanımadığı alt yapıdaki gençlere şans vermedi.
Deniz tükendi. Sezon içinde üçüncü teknik yönetim de bıraktı görevi. Ardından yönetimden kopmalar ve en sonunda başkanda istifa ettiğini açıkladı.
Sezon başında Edirneli bir teknik ekiple hocayla ve alt yapı ağırlıklı bir futbolcu kadrosuyla başlansaydı bundan daha kötü bir durumda olamazdı Edirnespor. Umutlu olurdu ama, kendi yetiştirdiği gençlerle mücadele eder ve taraftar, Edirneliler sahip çıkardılar takımlarına.
Artık sahipsiz bir Edirnespor var ortada. Borçlu, teknik kadrosu olmayan, şehre gelmeyeceğini beyan eden bir futbolcu grubu.
Zor günler bekliyor Edirnespor futbol takımını. Nasıl çıkacak bu sarmaldan göreceğiz önümüzdeki günlerde.
Futbolun bu yavanlığı içinde Edirne DSİ Kadın basketboluna ve voleyboluna emek verenler Edirnelileri salonda tutmaya devam ettiler.
Fırat Tulmaç ve Alptuğ Akkaş’ın DSİ’de alt yapıda verdikleri emekler zaman içinde karşılığını buldu ve şu anda biraz da sponsor desteği ile 1.Lig’de her hafta biraz daha keyif veren bir takımımız var. Salonun her maçta tamamına yakını dolduruyor Edirneli basketbol severler.
Kadınlar voleybolunda da Nedim Mercan ve Enis Girgin hocanın yıllardır süren bitmez bilmeyen voleybol aşkı karşılığını özellikle bu yıl bulmuş durumda. Edirne Belediyesi’nin desteğini alan ve Edirnespor çatısı altında yeniden yapılanan Edirnespor Kadın Voleybol Takımı bu yıl finalleri zorlayacak kadrosuyla Mimar Sinan’da büyük bir taraftar kitlesine kavuşmuş durumda.
Profesyonel kulüpler amatörce yönetilmez. Nasıl ki salon sporlarına katkı sunan yöneticiler, teknik kadrolar profesyonel oldukları için büyük başarılar geldiyse amatörce yönetilmeye çalışılan, kendi değerlerine önem vermeyen futbol takımızın durumuyla da bir yere varılamaz.
Madem ki Edirne salon sporlarını seviyor, futboldan uzak duruyor öyleyse bundan sonra yapılanmalarda öncelik salon sporlarına verilmeli ve profesyonelce yapılacak atılımlarla Edirne salon sporlarında geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi ses getirecek başarılar yakalanmalı.