SAVAŞ ve BARIŞ

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Bir birinin zıddı iki konu, savaş zorbalığa dayanan, barışta mutluluğa dayanan konu. Öyle konular ki birbirlerini yaratıyorlar. Şöyle; eğer barışı istiyorsan savaşa hazır olacaksın. Çünkü savaştan sonra barış olur. Yani savaş olmadan barış olmaz.
Savaş nedir, bir tarafın amacına ulaşmak için karşı tarafı düşman belleyip, ona her türlü zararı verdirerek düşman bellediği hasmını dize getirip, isteklerini kabul ettirmesidir. Bu iyi bir olay mıdır, asla ama dünya kurulduğundan beri bu böyledir, böylede olacaktır. Barış istiyorsan savaşı göze al. Savaşın çeşitleri var, silahlı çatışma insanların birbirini öldürmesi, psikolojik, biyolojik savaş hep öldürmeye dayanır. Ekonomik savaş, kültürel savaş, elektronik savaş, teknik savaş, hep bu savaşların amacı karşı tarafı dize getirip şartlarını kabul ettirmektir.
Barış ise huzur içinde yaşamaktır diyeceksiniz, rahat barış içinde yaşamak dururken ne lüzum var savaşa ama savaş olmadan da barış olmaz. Çünkü savaştan sonra barış gelir. Silahlı çatışmalarda bir çok insan ölür yaralanır, bir çok bina yıkılır, bu savaşı yapanlara da asker denir. Silahlı savaşta en çok ölenler askerlerdir, bu arada silahsız kimseler, çocuklar da ölür, yaralanır, yapılar zarar görür. Peki anladık asker askere çatışmada bunlar normal diyelim ama silahsız insanların o güzel yapıların günahı ne?
Niçin savaş olur, megola manyaklık — Kendini üstün görme egoistlik, gözü doymazlık, haksızlığa uğrama, intikam. Bunlar karşı tarafa saldırma nedenleridir. Bu tip savaşlara saldırı savaşları denir. Bir de saldırıya karşı korunma amacı ile yapılan savaşa da korunma savaşı denir. Ukrayna savaşında Rusya saldırgan, Ukrayna savunan durumdadır.
Peki İsrail-Gazze savaşı. İsrail’in Hamas militanları ile yaptığı uygulama savaştır, silahsız insanların öldürülmesi, hastanelere, okullara, ibadethanelere yapılan saldırılar savaş değil KATLİAM dır, buna savaş denemez.
Bir savaş ne zaman biter, ne zaman barış olur, saldırıya uğrayan taraf dize gelip saldıranın şartlarını kabul ettiğinde barış olur. Ssaldıran taraf savaş yükünü kaldıramadığı zaman savaştan vaz geçiyorum derse, saldıran taraf kamu baskısına dayanamazsa, tabi bu konuda tabiat şartları da rol oynar. Saldırgan savaştan vaz geçerse, korunan tarafa yaptığı zararı öder, buna savaş tazminatı denir.
Peki, savaşı askerler yapar, barışı kim yapar, barışı da diplomatlar yapar. Ssavaş ateşkes kararı ile durdurulur, sonra barış görüşmeleri başlar. Bu konuyu da devletlerin temsilcileri yapar, yürütür, bunlara diplomat denir. Diplomatlar bu konu için yetişmişlerdir, devletleri namına görüşürler, tartışırlar, şartları ileri sürerler, savaş tazminatı isterler, bunun pazarlığını yaparlar. Peki bu olaylar olurken askerler ne yapar, barış neticesini beklerler çünkü savaşın olduğu yerde diplomasi yoktur, diplomasinin olduğu yerde asker yoktur. Barış görüşmeleri bu şartlarla devam eder, anlaşma olmazsa savaş tekrar başlar. Savaş ve barışta en önemli konu barıştan yana olmaktır. Atatürk’ün şu vecizesi çok anlamlıdır — Yurtta barış, dünyada barış —
Atatürk asker kökenli bir kimsedir, savaş nedir çok iyi bilir. Savaş her iki tarafa da bir şey kazandırmaz, her iki tarafta kaybeder en değerli varlıklarını yani insanları. Hep barıştan yana olunmalı, rahat yaşamak dururken ne luzum var savaşa. Ama bazen şartlar devletleri savaşa zorlar, örneğin Kıbrıs savaşı. Rumlar Kıbrıslı Türkleri rahat bıraksa idi Türkiye savaşmazdı. Türkiye silahlı müdahaleye mecbur kalmıştır. Ne olursa olsun savaş iyi bir olay değildir, her iki tarafa da kaybettirir. En iyisi barıştan yana olmak ama bazen savaşa mecbur kalınır. Dünya döndükçe her zaman olacak, SAVAŞ ve BARIŞ…