
Geçen hafta sonu Yunanistan Kavala’da gördüğüm İstanbul, Tekirdağ, Çanakkale, Çorlu, Lüleburgaz, Edirne vs. kalkışlı tur otobüsü sayısını anlatmaya çalıştım yazı başlığında.
İnanın fazlası vardır eksiği yoktur!
Daha önce de gidip gördüğümüz Kavala ve Drama’ya ilk defa bir tur otobüsü ile de gitmek kısmet oldu Cumartesi günü.
Böyle gezilerin kalabalık olması nedeniyle grip, covid vs.salgın hastalık bulaşı korkusundan cesaret edememiştik bugüne kadar.
Yanılmışız!
Günübirlik gidip döndük ve şuana kadar da korktuğumuz başımıza gelmedi şükürler olsun.
29 kişilik bir midibüsün otobüse oranla koltuk aralarının daha dar olmasının verdiği sıkıntı dışında çok da memnun kaldık diyebilirim.
Bu nedenle Lüleburgaz Beyaz Travel’e (FFT Tur), kaptanımız Hikmet Güngör kardeşime, gezi sorumlusu Hülya hanıma ve daha önce hiç tanışmadığımız gezi arkadaşlarımıza teşekkürlerimizi iletmek ve bazı izlenimlerimi de paylaşmak istedim bugün.
Otobüs mola yerlerinde ve yollarda bir kez daha gördüm ki; bilhassa hafta sonları binlerce vatandaşımız komşu ülkelere günübirlik seyahatler yapıyor.
Ve bu seyahatler için alınan yurt dışı çıkış harcı ile devletimizin kasasına da para akıyor bir bakıma.
Dolayısıyla; zaman zaman gündeme getirilen, bu bedelin kaldırılması yönündeki taleplerin karşılık bulacağını zannetmiyorum.
Çünkü, hafta sonları ve diğer tatil günlerinde sadece Kapıkule, Pazarkule, Hamzabeyli ve İpsala sınır kapılarından yurt dışına çıkanların sayısının en iyimser rakamla 8-10 binden az olduğunu düşünmüyorum şahsen.
Bu nedenledir ki; bu harcın kaldırılacağı yönündeki beklentiler bir hayal bana göre.
Bilakis,1 Ocak itibariyle yürürlüğe girecek olan yeniden değerleme oranları çerçevesinde 1250 lira civarında bir rakama ulaşacağı da ayrı bir gerçek.
Buna rağmen, daha şimdiden 1-2 ay sonrasına 3-4 seyahat birden planlamış, hatta yer ayırtmış olan ailelerle tanışmış olduk seyahat vesilesiyle.
İsteyen herkese de gidip gezmek, en azından komşu ülkeleri görmek kısmet olur inşallah.