Hep SADE, SAMİMİ, MÜTEVAZİ, DÜRÜST ve FAYDA DA yaşamak en güzeli diye yazmaya çalışıyorum. Bu kavramlar ruhta kolayca yaşanabiliyor da yazmaya kalkınca, her birini pratik hayata dair açıklamaya kütüphaneler dolusu kitap az gelir.
Ruhsal değerlerden yoksun fiziki yaşamın en büyük yanılgısı:
Çevre ile kurulan ilişkilerde tek öncelik hep “ÇIKARIM NE!..” demektir. Bu mantık önceliği, kişinin çevresiyle kurduğu tüm ilişkileri MURDAR eder!..
Doğrusu:
“Çevremizle, elimizden gelenin en iyisiyle, fayda etmek için ilişki kurmak” değil midir?..
O zaman karşımızdaki muhtacın muhtaçlığını gidermek, onu en güzeliyle mutlu edecek faydayı ona sunmak önemli olmaz mı?..
Öncelikle, “BENİM ÇIKARIM” diye düşünen, BENCİL ÇIKARCININ İŞTAHIN DA: FAYDA, SADE, SAMİMİ, MÜTEVAZİ, DÜRSTLÜK gibi ruhsal güzellikler bulunmaz ki!..
ÇIKAR BENCİLLİĞİNE DÜŞMÜŞLERİN BECEREBİLDİKLERİ TEK ŞEY MURDARLIKTIR.
Kuran’ı Kerim. Sure 14/Ayet 51:
Allah herkesin kazandığının karşılığını vermek için onları diriltecektir. Kuşkusuz Allah hesabı çabuk görendir.