Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Edirne Merkez İlçe Başkanı Yücel Balkanlı, Suriyeli ve diğer Asya ülkelerinden gelen göçmenlerin, ülkemizin nüfus yapısının yabancılar lehine değişmesinin tehlikelerine dikkat çekti.
Balkanlı,” Dikkat: Tehlike çanları çalıyor. Nüfus yapımız her geçen yıl bozuluyor.kendi ülkemizde misafir durumuna düşebiliriz” başlığı ile paylaştığı açıklamasında, “AKP iktidarının uygulamış olduğu sistemsiz, plansız sosyal ve ekonomik politikalar nedeniyle ailelerde çözülmeyi ve doğum oranının pek çok Avrupa ülkesinin altına gerilemesini de beraberinde getirdi. Doğum oranlarındaki sert düşüş 2001’in altına inerken, Türkiye’deki sığınmacıların doğum hızı demografik (nüfus)yapıyı da tehdit etmektedir. 2001 yılının altına inen yeni doğan nüfus oranı, sadece demografik yapıyı değil, aynı zamanda sosyal, ekonomik ve kültürel yapıyı da tehdit etmektedir. Bu tehdidin sonuçları çok tehlikeli boyutlardadır. Bunu herkesin, özellikle AKP iktidarının çok iyi bilmesi ve gerekli önlemleri ivedilikle ele alıp uygulaması gerekmektedir. AKP iktidarı tarafından gerekli önlemler alınmazsa halkımızı gelecek 50 yılda çok büyük tehlikeler beklemektedir. Hiçbir önlem alınmazsa, Atatürk’ün kurmuş olduğu ve uğrunda binlerce şehit verdiğimiz Türkiye Cumhuriyeti Devleti, göçmenler ve sığınmacılar nedeniyle kendi ellerimizle yıktığımız 17. Türk Devleti olacaktır” dedi..
Türkiye’de doğum oranlarının düşmesi, aile yapısında çözülmeye neden olduğunu, ekonomik belirsizlikler, işsizlik, yükselen yaşam maliyetleri ve eğitim gibi faktörlerin genç çiftlerin çocuk sahibi olma kararlarını ertelemelerine ya da bu karardan vazgeçmelerine yol açtığını belirten Balkanlı, şöyle devam etti:
“Bu durum, uzun vadede nüfusun yaşlanmasına ve genç nüfus oranının azalmasına sebep olacaktır. Çocuk sayısının azalması, gelecekte iş gücünün daralması ve sosyal güvenlik sisteminin sürdürülebilirliğinin tehlikeye girmesi gibi ciddi ekonomik sorunları da beraberinde getirecektir. TÜİK’in 2023 Doğum İstatistikleri raporuna göre geçen yıl doğan bebek sayısı 958 bin olurken, doğurganlık hızı 1,51 ile bugüne kadarki tarihi dip noktaya indi. 2001 yılında 2,38 olan doğurganlık hızının böylesine sert bir şekilde gerilemesinin ardında yatan en temel etkenlerin başında AKP iktidarında terk edilen sosyal ve yıkıcı politikalar nedeniyle yaşanan ekonomik sorunlar, ailelerin sahip oldukları çocukların bakım, beslenme, eğitim, sağlık vb. temel ihtiyaçlarını karşılamakta yetersiz kalması geliyor. Geçen yıl 1,51’e gerileyen doğurganlık hızı ülke nüfusunun yenilenmesi için gerekli düzey olan 2,10’un altında kalarak çok ciddi bir demografik(nüfus) riskin yaklaşmakta olduğunu gösterdi. Avrupa Birliği (AB) üyesi 27 ülkedeki doğurganlık hızını derleyen Eurostat’ın verilerine göre AB’de en yüksek doğurganlık hızına sahip ülke 1,79 ile Fransa. Bugüne kadar yüksek doğurganlık ve hızla artan nüfusun Türkiye’nin ekonomik ve sosyal gelişmişlik düzeyini olumsuz etkilediği, nüfus ve doğum kontrolü önlemlerinin uygulanması gerekliliği gündemdeyken, şimdi AB ülkelerindeki doğurganlık hızı Türkiye’den yüksek. Türkiye, AB doğurganlık hızı sıralamasında beşinciliğe geriledi. Her bin kişilik nüfus başına düşen canlı bebek doğum sayısını ifade eden kaba doğum hızı 2001 yılında binde 20,3 iken, neredeyse yarı yarıya gerileyerek 2023’te binde 11,2’ye düştü. 2001’de ilk doğum yapan annelerin yaş ortalaması 26 iken 2023 sonunda 29,2’ye yükseldi. Bu da ağır ekonomik koşullar, işsizlik, ailelerin gelecek kaygısı ve çocuk sahibi olma endişesinden dolayı gerek evlilik yaşının yükseldiğini gerekse ilk doğumların daha ileri yaşlarda yapıldığını gösteriyor. Eğitimi terk ederek aile bütçesine katkı için çalışmak zorunda kalan çocuk sayısındaki artış yanında, gıda enflasyonu, çocuk beslenmesinde temel gıda niteliğindeki et, süt, yumurta vb. fiyatlarındaki olağanüstü yükseliş pek çok aileyi çocuk sahibi olup olmamakta endişelendiriyor. 2023 evlilik ve boşanma İstatistikleri evlilik yaşının yükseldiğini, evliliklerin ilk beş yılında boşanmaların arttığını gösteriyor. Doğurganlık hızı inerken ülkemizdeki milyonlarca sığınmacının doğurduğu bebek sayısı artıyor. 2011’de başlayan Suriyeli akınından bu yana Türkiye’de doğan Suriyeli bebek sayısı 1 milyonu aştı. Suriyelilere Iraklı ve Afgan bebekler eklendi. 2023’te Türkiye’de doğum yapan yabancı uyruklu annelerde Suriyeliler 6425 bebekle ilk sırada yer alıyor. Suriyelileri 2629 bebekle Afgan anneler, 2582 bebekle Iraklı anneler izliyor.Nüfus artışı ve doğurganlık hızının yavaşlaması, yabancı uyruklu doğumların artması demografik riskleri de beraberinde getiriyor. Bu nedenle AKP iktidarının sığınmacı sorununu ivedilikle insani boyutuyla çözerek göçmenleri bir an önce geri göndermeli, verilen vatandaşlıkları da iptal etmelidir. 22 yıllık iktidarında kendi yarattığı büyük bir sorunu çözmek için ivedilikle yasal düzenlemeler yaparak bu sorunu çözmelidir.”