CHP Keşan İlçe Başkanı Anıl Çakır, AKP'nin 21 yıllık iktidarı boyunca eğitimdeki sorunların derinleştiğini belirterek, eğitimde yaşanan bu sorunların Türkiye'nin geleceğini kararttığını bildirdi…
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Keşan İlçe Başkanı Anıl Çakır, AKP’nin 21 yıllık iktidarı boyunca eğitimdeki sorunların derinleştiğini belirterek, eğitimde yaşanan bu sorunların Türkiye’nin geleceğini kararttığını bildirdi. CHP İlçe Başkanı Çakır, AKP’nin eğitim politikalarını ve Keşan’daki okulların durumu hakkındaki tartışmalara sert bir dille tepki gösterdi. AKP’nin Anafartalar İlkokulu ve Cumhuriyet Ortaokulu ile ilgili bir hafta gecikmeli yaptığı açıklamaları “ezbere ve masa başında hazırlanmış” olarak nitelendiren İlçe Başkanı Çakır, bu yaklaşımların halkı tatmin etmediğini ifade etti.AKP dönemindeki eğitim politikalarındaki sorunları verilerle ortaya koyan İlçe Başkanı Çakır,“Sorularımız açık ve net. Eğer cevap veremeyecekseniz, bu toplara hiç girmeyin” dedi.. Çakır, AKP’nin eğitime yönelik “Her türlü önlemi aldık” şeklindeki açıklamalarını eleştirerek, “AKP’nin aldığı önlemler, halkımızı korkutmaya devam ediyor. Bu önlemlerin sonucunda nelerin yaşandığını hep birlikte görüyoruz” dedi. AKP’nin 21 yıllık iktidarı boyunca eğitim sisteminde yarattığı sorunları rakamlarla ortaya koyan Çakır, halkın daha çağdaş ve eşitlikçi bir eğitim sistemi hak ettiğini vurguladı. ELEŞTİRİLER VE ÇARPICI VERİLER CHP Keşan İlçe Başkanı Anıl Çakır, açıklamasında AKP dönemindeki eğitim politikalarındaki sorunları verilerle ortaya koydu:
Eğitim Sistemindeki İstikrarsızlık: Sürekli Değişen Politikalar AKP iktidarında eğitim sistemi 17 kez değişikliğe uğramıştır. Bu değişiklikler arasında müfredatlar, sınav sistemleri ve eğitim yapıları yer almaktadır. Örnekler:
2004-2024 yılları arasında LGS, OKS, SBS, TEOG ve tekrar LGS olmak üzere tam 5 farklı lise geçiş sistemi uygulanmıştır. Bu durum öğrencilerin ve velilerin sürekli stres ve belirsizlikle karşı karşıya kalmasına neden olmuştur.
2012 yılında getirilen 4+4+4 sistemi, eğitimin yapısını radikal bir şekilde değiştirerek temel eğitimde ciddi sorunlara yol açmıştır. 66 aylık çocukların okula başlama zorunluluğu, uzmanlar tarafından yoğun eleştiriler almış ve geri çekilmek zorunda kalmıştır.
Eğitim politikalarındaki bu istikrarsızlık nedeniyle Türkiye, OECD’nin Eğitim İstikrarı Endeksi’nde 2023 itibarıyla 34 ülke arasında 32. sırada yer almıştır. Sonuç: Eğitim sistemindeki bu plansız ve sık değişiklikler, milyonlarca öğrencinin geleceğini belirsizliğe sürüklemiştir.
Atanamayan Öğretmenler ve Eğitimde Kadro Açığı AKP döneminde öğretmen politikaları, kronikleşen sorunlar yaratmıştır. Veriler sorunun büyüklüğünü açıkça ortaya koymaktadır:
2024 yılı itibarıyla, Türkiye’de atanmayı bekleyen 700 bin öğretmen bulunmaktadır.
Millî Eğitim Bakanlığı’nın açıklamalarına göre, Türkiye’de en az 150 bin öğretmen açığı vardır.
Ücretli öğretmenlik sistemi ile on binlerce öğretmen, asgari ücretin dahi altında çalıştırılmaktadır. Ücretli öğretmenler, 2024 itibarıyla aylık ortalama 6.000 TL maaş almaktadır ki bu, yoksulluk sınırının çok altındadır. Sonuç: AKP’nin öğretmen politikaları, hem atama bekleyen yüz binlerce mezunu mağdur etmekte hem de eğitim kalitesini düşürmektedir. Öğretmenlerin ekonomik ve mesleki itibarını artırmaya yönelik somut bir adım atılmamıştır.
Eğitimde Eşitsizlik: Bölgesel ve Sosyal Adaletsizlikler AKP döneminde eğitimdeki bölgesel ve sosyoekonomik eşitsizlikler derinleşmiştir:
Kırsal kesimlerdeki okullar, altyapı eksiklikleri ve öğretmen yetersizliğiyle mücadele etmektedir. Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde hala birçok köyde birleştirilmiş sınıflar uygulanmaktadır.
Kız çocuklarının okullaşma oranı, özellikle kırsal bölgelerde düşüktür. Ortaöğretimde kız çocuklarının net okullaşma oranı %75’e kadar gerilemiştir (TÜİK 2023).
PISA 2022 sonuçlarına göre, Türkiye’de öğrencilerin %40’ı temel matematik ve okuma becerilerinde yetersizdir. Bu oran, dezavantajlı bölgelerde daha da yüksektir. Sonuç: AKP’nin politikaları, dezavantajlı bölgelerdeki çocukların eğitim hakkına erişimini kolaylaştırmak yerine, zengin ve yoksul arasındaki eğitim uçurumunu artırmıştır.
İmam Hatip Liseleri ve Kaynak Dağılımındaki Adaletsizlik AKP döneminde, imam hatip liseleri sistemin merkezine yerleştirilmiştir. Ancak bu durum, diğer okulların ihmal edilmesine ve kaynakların yanlış kullanılmasına neden olmuştur:
2002-2024 yılları arasında imam hatip liselerinin sayısı 450’den 2.700’e çıkarılmıştır. Ancak bu okulların doluluk oranı çoğu bölgede %50’nin altındadır.
Buna karşılık, fen liseleri ve Anadolu liseleri gibi akademik başarı odaklı okullara yeterince yatırım yapılmamıştır.
İmam hatip liselerine ayrılan bütçeler, genellikle devlet okullarının genel ihtiyaçlarını karşılamak için kullanılabilecek kaynakları tüketmiştir. Keşan’da yapılan imam hatip lisesine harcanan parayla kaç tane okul yapılırdı siz hesap edin. Sonuç: Bu politikalar, eğitimi ideolojik bir zemine çekmiş, bilimsel ve çağdaş eğitimin kalitesini zedelemiştir.
Üniversitelerde Nitelik Sorunu: Diplomalı İşsizler Ordusu AKP’nin üniversite politikası, daha fazla üniversite açmaya odaklanmış, ancak bu büyüme niteliksel bir gelişmeyi beraberinde getirmemiştir:
2002 yılında 76 olan üniversite sayısı, 2024 itibarıyla 209’a çıkmıştır.
Ancak bu artış, nitelikli akademik kadro, altyapı ve eğitim kalitesinde iyileşme sağlamamıştır. Yeni açılan üniversitelerin çoğu dünya sıralamalarında yer almamaktadır.
Üniversite mezunu işsizlik oranı, 2024 itibarıyla %25’e ulaşmıştır. Milyonlarca genç, diplomalarının iş piyasasında bir karşılığı olmadığını düşünmektedir. Sonuç: Niceliksel büyüme hedeflenirken, üniversiteler gençlere iş imkânı sağlayacak niteliklerden yoksun bırakılmıştır.
Eğitimin Politizasyonu ve Liyakat Sorunu AKP döneminde, Millî Eğitim Bakanlığı’nda liyakat sisteminin yerini siyasi atamalar almıştır:
2023 yılı itibarıyla MEB’deki üst düzey yöneticilerin %70’i siyasi bağlantıları nedeniyle atanmıştır.
Eğitim sendikaları ve sivil toplum kuruluşları, öğretmenlerin karar alma süreçlerinden dışlandığını ve politik baskılara maruz kaldığını sık sık gündeme getirmiştir. Sonuç: Eğitim sisteminde liyakatsizlik, eğitim kalitesini düşürmüş ve öğretmenlerin mesleki motivasyonunu ciddi şekilde zedelemiştir. AKP’NİN EĞİTİM POLİTİKALARINA YÖNELİK SORULAR İlçe Başkanı Çakır, “Eğitimde Türkiye’yi bu hale getirenlerin yüzlerine bunları vurduğumda beni ‘bir eğitimci olarak garipsediklerini’ ve yılan hikayesine dönen iki okul inşaatıyla eğitime değer verdiklerini zannedenlere şu soruları sormak istiyorum” diyerek şu soruları yöneltti: “1. Sürekli Değişen Eğitim Politikaları: AKP döneminde eğitim sistemi tam 17 kez değişti. Bu kadar sık yapılan değişikliklerin planlama eksikliğinden kaynaklandığını kabul ediyor musunuz? Eğitim politikalarınızın istikrarsızlığı, öğrencilerin psikolojisini ve akademik başarılarını nasıl etkiledi?
Atanamayan Öğretmenler: Türkiye’de atanmayı bekleyen 700 bin öğretmen varken, neden ücretli öğretmenlik sistemiyle geçici çözümler üretiyorsunuz? 21 yıldır bu sorunun çözülememesinin sorumlusu kimdir?
Eğitimde Bölgesel Eşitsizlikler: Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da hâlâ birleştirilmiş sınıf uygulaması devam ediyor. 2024 yılında bile bu sistemin sürüyor olması, eğitime ayrılan bütçenin yanlış ve yetersiz kullanılmadığını mı gösteriyor?
İmam Hatip Liselerine Ayrılan Kaynaklar: İmam hatip liselerine yapılan yatırımların diğer okulları ihmal etmenize neden olduğu eleştirilerini nasıl yanıtlıyorsunuz? Boş kontenjanlarla dolu imam hatip liseleri varken, kaynak israfını kabul ediyor musunuz?
Üniversite Mezunu İşsizliği: Üniversite mezunu gençlerin %25’i işsiz. AKP’nin 209 üniversite açarak yaptığı “başarı”yı nasıl savunuyorsunuz? Sayıyı artırmak yerine neden kaliteye odaklanılmadı?
PISA Değerlendirmelerindeki Başarısızlık: Türkiye, PISA sonuçlarında sürekli alt sıralarda yer alıyor. Bu tablo, AKP’nin eğitim politikalarının başarısızlığını kanıtlamıyor mu? 21 yılda bu tablo neden değiştirilemedi?
Millî Eğitim Bakanlığı’nda Liyakat Eksikliği: Millî Eğitim Bakanlığı’nda liyakat yerine siyasi bağlantılarla yapılan atamaları nasıl savunuyorsunuz? Eğitimde tarafsızlığı ve bilimsel temeli neden sağlayamadınız?
Gençlerin Umutsuzluğu: Üniversite mezunlarının %70’i yurt dışına gitmek istiyor. AKP’nin eğitim politikaları neden gençlere gelecek umudu veremiyor?
Keşan’daki Anaokulları ve İlkokullar: Keşan’ın en büyük mahallelerinden biri olan Yukarı Zaferiye Mahallesi’nde kaç tane anaokulu ve ilkokulu var? Bu mahallede yaşayan anaokulu ve ilkokulu çağında kaç öğrenci var? Bu öğrenciler hangi okullara gidiyorlar?
Anafartalar İlkokulu ve İsraf İddiaları: Anafartalar İlkokulu depreme dayanıklı olmadığı gerekçesiyle yıkılacaksa, neden kısa süre önce doğalgaz döşendi? Halkın vergileri neden bu şekilde çarçur ediliyor?
Yapımı Yılan Hikayesine Dönen Okullar: Geçiş garantili yollar, hasta garantili hastaneler yaptınız. Keşan’da yapımı yılan hikayesine dönen bu iki okulu da öğrenci garantili mi yapacaksınız?” SORULARIMIZ AÇIK VE NET İlçe Başkanı Çakır, AKP’nin 21 yıllık iktidarı boyunca eğitimdeki sorunların derinleştiğini belirterek, açıklamasını, “AKP’nin 21 yıllık iktidarı boyunca eğitimde yaşanan bu sorunlar, Türkiye’nin geleceğini karartmıştır. Ancak, halk için bilimsel, çağdaş ve eşitlikçi bir eğitim sistemi hâlâ mümkün. Türkiye’nin bu karanlık tablodan çıkış yolu, liyakate, bilime ve eşitliğe dayalı bir eğitim sistemi inşa etmektir. Bu mücadelede halkın sesi ve umudu, bir an önce erken seçim yapmak ve AKP’yi göndererek daha iyi bir gelecek için çalışmaktır.Sorularımız açık ve net. Eğer cevap veremeyecekseniz, bu toplara hiç girmeyin” sözleriyle sonlandırdı.