Olgay GÜLER
Artan döviz kuru ve enflasyonla birlikte, ilaca erişimde yaşanacak olası sıkıntıların önüne geçmek amacıyla ilaç fiyatlamasında kullanılan Avro kuru yüzde 25 oranında arttırıldı.
Beşeri Tıbbi Ürünlerin Fiyatlandırılmasına Dair Kararda Değişiklik öngören Cumhurbaşkanı Kararı Resmi Gazete’de yayımlandı. Buna göre ilaç fiyatlandırmada uygulanan güncel Avro değeri yüzde 25 arttırılarak 17 lira 55 kuruş seviyesine yükseltildi. Kararla, fiyat korumalı ürünlerde uygulanan barem değeri de Avro kurunda yapılan artış kadar güncellendi. Barem değeri fiyat korumalı ürünlerde 60 lira 51 kuruş, diğer ürünlerde ise 31 lira 62 kuruş oldu. Kararın, 25 Aralık itibariyle uygulanmaya başlanacağı belirtildi.
‘KUR GÜNCELLEMESİ İLACA ULAŞIM AÇISINDAN ÇOK ÖNEMLİ’
Edirne Eczacı Odası Başkanı Gürkan Kılıçcıgil, bu yıl avro kuruna ikinci artışın yapıldığını belirterek, “İlaçta Temmuz ayında yapılan yüzde 30.5’lik kur güncellemesinin ardından 25 Aralık’tan geçerli olacak şekilde yüzde 25 oranında da bir kur güncellemesi yapıldı. Bu yılki ikinci zam bu. Özellikle avro kurunun artışı ve enflasyondan sonra ilaçta bir güncelleme yapılması mecburi bir durumdu. Tabii ki bu ilaçta avro kurunun yüzde 25 zam yapılması, vatandaşlarca kulağa hoş gelmiyor ama burada ilacın bulunabilirliği de önemli. Bu sebeple ilaç fiyatlarında yapılan bu avro kuru güncellemesi bizim için ilaca ulaşılması açısından çok önemli” dedi.
‘NE KADAR PANSUMAN OLACAĞI EKONOMİYE BAĞLI’
Yapılan artışın, ilaca erişimde ne kadar pansuman olacağının, ülkenin ekonomisiyle alakalı olduğunu belirten Kılıçcıgil, “Bu durumun ne kadar pansuman olacağı biraz ülkenin ekonomisinin gidişatıyla alakalı. İlgili kararnamede Türk İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu’nun herhangi bir süreyi beklemeden lüzum gördüğü halde tekrar toplanıp avro kurunu güncelleyebileceği ile ilgili açık bir hüküm var. Bu da elimizi hafifleten bir unsur. Eğer ülkede ilaçların bulunabilirliği ile ilgili bir sıkıntı yaşadığımız takdirde Sağlık Bakanlığı bunu yakından takip edip bununla ilgili gerekli güncellemeyi yapacaktır” diye konuştu.
‘SGK İLACA ULAŞIMIN ÖNÜNÜ AÇMALI’
Yüzde 25’lik artışın vatandaşlar açısından da maliyet artışı olduğuna dikkat çeken Kılıçcıgil, “Tabii ki burada vatandaşlarımız açısından ülkenin zor ekonomik şartlarında yüzde 25 demek, ilaç maliyetinin de yüzde 25 oranın da artması demek. Bu olumsuz bir tablo. Bununla ilgili olarak da Sosyal Güvenlik Kurumu’nda, gerek ilaç da eşdeğer bandının düşürülerek ilaç fiyat farklarının azaltılması, gerekse katılım paylarının azaltılarak vatandaşlarımızın ekonomik şekilde ilaca ulaşabilmesini talep ediyoruz. Bu ilaç firmaları açısından olmazsa olmaz bir konuydu, bunu anlayabiliyorum çünkü bütün ilaç firmalarının girdileri döviz cinsinden ama bir yandan da vatandaşlarımızı düşünmek zorundayız. Orada da Sosyal Güvenlik Kurumu gerekli adımları atarak vatandaşlarımızın uygun şekilde ilaca ulaşımının önünü açmalı” ifadelerini kullandı.
‘ASIL SORUN ENFLASYONDA’
Edirneli Eczacı Şükrü Ciravoğlu da, yapılan artışların ilaca erişimin kolaylaşması amacıyla olduğunu belirterek, “Geçmiş yıllara baktığımızda geçen yıla kadar yılda 1 kez güncellenen bir konuydu. Ancak enflasyonun artması ve ekonomideki dengesiz gidiş nedeniyle daha sık yapılmaya başlandı. Yılda 2-3 kez yapılmak zorunda kaldı çünkü artan maliyetler ve genel giderlerin artması sonucu ilaç firmaları üretimde zorlanmaya başladı, bu da vatandaşa bazı ilaçların yokluğu olarak yansıdı. Zaman zaman bir çok ilaç piyasada bulunmaz duruma düştü. Bundan sonra piyasayı normal akışına döndürebilmek için bir müdahale gibi gözüküyor. Nereye kadar idare eder bilemiyoruz tabii ki bu ekonominin gidişatı içerisinde. Biraz yakın geçmişe baktığımızda kısa süreli pansuman gibi görünüyor. Çünkü sürekli enflasyonun durmaması demek bunların da sık sık güncellenmesi demek. Sorun enflasyonda, her şeyin kökeninde yatan o” şeklinde konuştu.