Sulak alanları ve tarım arazileri dolayısıyla göçmen kuşların önemli göç yollarından olan Trakya’da son yıllarda leylek sayısının giderek azalması dikkat çekiyor. Uzmanlar, leylek popülasyonunun azalmasında iklim değişikliği, gıda kaynaklarının azalması, doğal yaşam alanlarının değişimi ve sanayileşme ve tarım ilaçlarının etkili olabileceğinin altını çizerken, rüzgar enerji santrallerinin (RES) leylekler ve göçmen kuşlar üzerindeki rolünün oldukça önemli olduğuna işaret ediyor.
SADECE 4 LEYLEK
Trakya’da uzun yıllar DSİ Bölge Müdür Yardımcısı olarak görev yapan Sabahattin Yaz, süreç içerisinde leylekleri gözlemleyen biri olarak, “Havada mı,yuvada mı göreceğiz?” merakı ile son 3 haftadır bölgede kapsamlı bir seyahat yaptıklarını ancak bu süreç içerisinde sadece 4 adet leylek görebildiklerini söyledi.
Yaz, Hudut’a yaptığı açıklamada, son üç/dört haftadır Trakya’da Doğu/Batı ve Kuzey/Güney istikametlerinde ailecek seyahatler yaptıklarını belirterek şunları söyledi:.
“Leyleği ‘Havada mı,yuvada mı göreceğiz’ merakı ile binlerce kilometre yaptık. Sadece 4 leylek gördük. Bu leyleklerimize ne oldu? Yıllardır Türkiye ve Balkanlar’da leylekleri gözlemledim. Göç yollarını ve çok enteresan göç şekillerini takip ettim.O hayvanları özledim.
Eğer bir/iki hafta daha eski yoğunlukta leylek göremezsek, benim tahminim Yeni Havaalanı Uçak Trafiği ve de İstanbul Boğazı civarındaki, bilhassa Anadolu tarafındaki yeşil dinlenme alanlarının organize sanayi bölgeleri ve yerleşime açılmaları, leyleklerin göç rotasını değiştirdiğini, hatta Uluabat gölüne gelen Yaren leyleğin de geç kalmasının sebebi bu rota değişikliği olabilir diye düşünüyorum.”
GÖÇ YOLUNDA TEHDİTLER
Kırklareli Doğa ve Kültür Derneği (DOKU) Başkanı Göksal Çidem, her ilkbahar ve sonbaharda on binlerce kuşun, beslenme, üreme ve konaklama için kıtalar arası göç etiğinin altını çizerek, Türkiye üzerinden geçen bu kuşların, özellikle Kırklareli’nin Yıldız Dağları bölgesinden geçerek, sulak alanlarda mola verip güç topladıklarını, bu göç rotası boyunca birçok tehditle karşılaştıklarını, özellikle RES ve iletim hatları gibi insan yapımı engellerin ölümlere neden olabildiğini söyledi..
Çidem, geçen yıl Mayıs Dünya Göçmen Kuşlar Günü’nde yaptığı açıklamaya göre özellikle kuşların ana göç yolu üzerinde bulunan barajlar, RES ve iletim hatlarıyla çevrili durumda bulunuyor. Bu durum, göçmen kuşların yaşam alanlarını ve su kaynaklarını tehdit altına alıyor. Bu nedenle, uluslararası işbirliği ve bilimsel raporların dikkate alınması gerekiyor.
İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ:
Uzmanlara göre göç yollarını hava koşullarına göre belirleyen leylekler eğer kışlama bölgelerinde veya göç yollarında hava koşulları değişmesi halinde alternatif rotalar izleyebiliyor. Aşırı sıcaklık değişimleri, kuraklık veya fırtınalar leyleklerin göç davranışını etkileyebiliyor.
GIDA KAYNAKLARININ AZALMASI:
Genellikle sulak alanlarda ve tarım arazilerinde küçük omurgasızlar, kurbağalar ve balıklarla beslenen leylekler bu bölgelerde besin azalması halinde daha uygun alanlara yönelebiliyor. Trakya’da sulak alanların kuruması veya ekosistem değişiklikleri nedeniyle barınma alanları azalan leyleklerin sayısı azalmış olabiliyor.
İNSAN KAYNAKLI NEDENLER:
Sanayileşme ve Tarım İlaçları:
Sanayi ve yoğun tarımsal faaliyetler nedeniyle sulak alanlar azalıyor ve besin kaynakları kirleniyor. Pestisit ve kimyasal gübre kullanımı, leyleklerin beslendiği canlıların yok olmasına sebep olabilir.
Elektrik Hatları ve Altyapı Çalışmaları:
Leylekler genellikle yüksek yerlere yuva yapar. Ancak yeni elektrik hatları ve yapılaşmalar, yuvalarını tehlikeye sokabilir. Elektrik direklerinde çarpılma riski de göç sayısını etkileyebilir.
Avcılık ve İnsan Müdahalesi:
Bazı bölgelerde kaçak avcılık veya yuvaların tahrip edilmesi gibi insan etkileri de leylek sayısını azaltabilir. Sonuç olarak, bu azalmanın kesin nedeni detaylı bir araştırmayla belirlenebilir. Fakat iklim değişikliği, tarım faaliyetleri ve insan müdahalesi gibi faktörlerin etkili olma ihtimali yüksek görünüyor.