DOLAR 34,1125 0.27%
EURO 38,1544 0.25%
ALTIN 2.868,581,40
BIST 9.909,35-0,66%
BITCOIN 21642410,96%
Edirne
23°

HAFİF YAĞMUR

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

26 okunma

HÜDAPAR’a ‘vatana ihanet’ tepkisi!

Türk Ocakları Edirne Şubesi çağrısıyla bir araya gelen siyasi parti ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri, HÜDAPAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu'nun, Anayasa'nın 4'üncü maddesine karşı olduğuna ilişkin açıklamalarına tepki göstererek basın açıklaması gerçekleştirdi...Açıklamayı okuyan Türk Ocakları Edirne Şube Başkanı Yakup Öz, Anayasa'nın ilk dört maddesindeki esasların Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin temelini oluşturduğunu söyleyerek, "Taliban kafalı, gerici, birkaç yobaz istedi diye ne anayasamızın ilk dört maddesinden, ne Atatürk’ten, ne demokrasiden, ne Cumhuriyetten ne de laiklikten vazgeçeriz. Anayasanın değiştirilmesi teklif dahi edilemez maddelerini ve Türk vatandaşlığı tanımını tartışmaya açmak vatana ihanettir" dedi...

ABONE OL
20 Eylül 2024 14:53
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Olgay GÜLER

Türk Ocakları Edirne Şubesi çağrısıyla bir araya gelen siyasi parti ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri, HÜDAPAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu’nun, Anayasa’nın 4’üncü maddesine karşı olduğuna ilişkin açıklamalarına tepki göstererek basın açıklaması gerçekleştirdiler.

HÜDAPAR Genel Başkanı Yapıcıoğlu’nun bir televizyon kanalında Anayasa’nın dördüncü maddesine hedef aldığı açıklamalarına ilişkin tepkiler büyümeye devam ediyor. Türk Ocakları Edirne Şubesi çağrısıyla bir araya gelen siyasi parti ve sivil toplum kuruluşu temsilcileri de Saraçlar Caddesi’nde gerçekleştirilen basın açıklamasıyla, Yapıcıoğlu’nun ifadelerine tepki gösterdi. Basın açıklamasını, Türk Ocakları Edirne Şube Başkanı Yakup Öz okudu.

‘İLK DÖRT MADDE TÜRK MİLLETİNİN KIRMIZI ÇİZGİSİDİR’

Yapıcıoğlu’nun şark kurnazlığı yaptığını söyleyen Öz, “Şark kurnazlığı yaparak dört madde değil dördüncü maddeye karşıyız diyorlar. Bu şahıslar dördüncü maddeyi kaldırarak ne demek istiyorlar:  Yani demek istiyorlar ki Türkiye Cumhuriyeti’nin dili, bayrağı, başkenti ve Atatürk milliyetçiliği‘ne bağlılığını garanti altına alan ilk üç maddesi evrensel hukuk standartlarına uygun olarak değiştirilebilirmiş. Ama yine de lütfetmişler ancak tarihsel gelenek itibarıyla Türkiye devleti bir Cumhuriyettir ibaresi kalabilirmiş. Taliban kafalı, gerici, birkaç yobaz istedi diye ne anayasamızın ilk dört maddesinden, ne Atatürk’ten, ne demokrasiden, ne Cumhuriyetten ne de laiklikten vazgeçeriz. Toplumun sinir uçlarıyla oynayarak siyaseten var olmaya çalışmayın. Anayasanın ilk dört maddesi Türk milletinin kırmızı çizgisidir. Herkes aklını başına devşirsin ve bu gerçeği asla unutmasın” dedi.

‘ANAYASA MADDELERİ VE TÜRK VATANDAŞLIĞINI TARTIŞMAYA AÇMAK VATANA İHANETTİR’

Hiç kimsenin devletin temeline müdahale etme yetkisinin olmadığını dile getiren Öz, “Hatırlatıyor ve uyarıyoruz; Türkiye Cumhuriyeti anayasasının ilk dört maddesinde ve vatandaşlık tanımı ile ilgili 66. maddede ortaya konulan esaslar, milli egemenliğe dayalı üniter yapı, Türkçe ve Türk milli kimliği Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin temelidir. Hiç kimsenin devletimizin temeline müdahale etmeye yetkisi ve bu yapıyı aşındırmaya hakkı yoktur. Bu böyle biline. Türk adından rahatsız olanın Türk vatanında yeri de işi de yoktur. Federatif yapıda, etnik kimlikli çok dilli anayasa için heveslenenleri uyarıyoruz. Anayasanın değiştirilmesi teklif dahi edilemez maddelerini ve Türk vatandaşlığı tanımını tartışmaya açmak vatana ihanettir. Bu vatanın adı Türkiye milletin adı Türk Milleti ve dilimiz Türkçedir” diye konuştu.

‘TÜRKİYE’NİN ÖNCELİKLİ MESELESİ YENİ ANAYASA DEĞİLDİR’

Türk milliyetçilerinin şahsi hesap ve çıkar kaygısından uzak durarak vatanın ve milletin geleceği için birlik içinde olmak zorunda olduğunu anlatan Öz, “Aksi halde ülkemizin başındaki ağır sorunların vebaline ortak olacak tarih önünde sınıfta kalacağız. Türk milliyetçilerinin güçlü olması halinde bu topraklarda bin yıllık Türk siyasi egemenliğini PKK uzantıları ve HÜDAPAR dahil hiç kimse tartışma konusu dahi edemez. Türkiye’nin en öncelikli meselesi yeni bir anayasa hazırlanması değildir. Sığınmacı ve düzensiz göçmenler meselesi kangren olmaktadır. Ülkenin demokrasisi ve milli kimliği tehdit altındadır. Bu ileride ciddi güvenlik problemleri doğuracaktır. Türk milletinin birliği ve Türk devletinin bekası temelinde Türk ocakları başta olmak üzere bütün milliyetçi gönüllü kuruluşlara ve siyasi alanda parçalanmış bir manzara arz eden Türk milliyetçisi partilere ağır ve büyük bir sorumluluk düşmektedir. Yeni bir anayasa veya anayasada yapılacak değişikliklerde değiştirilemez maddeler ile Türk vatandaşlığı tanımı konusunda hiçbir şekilde taviz verilmemelidir. Yerel yönetimlere özerklik  adı altında siyasi özerkliğin yolunu açabilecek düzenlemelere kesinlikle karşı çıkılmalıdır” şeklinde konuştu.

‘TÜRKLÜĞÜN BEKASINI SAVUNMAYA DEVAM ETMELİYİZ’

Vatanın içten ve dıştan maruz kaldığı tehditler karşısında milli birlik ve kardeşlin her zamankinden daha önemli hale geldiğini ifade eden Öz, “Anayasamızın temel ilkelerini devletimizin üniter yapısını ve milli hakimiyetimizi tartışmaya açan mihraklar karşısında dimdik durmalı, siyasi ve kişisel çıkarların üstünde Türklüğün bekasını savunmaya devam etmeliyiz. Bu zor dönemde her Türk milliyetçisinin omuz omuza vererek milletimizin kutsal emanetlerine sahip çıkması ve tarihin bizden beklediği sorumlulukları üstlenmesi elzemdir. Bizler sadece vatanımızı korumakla değil aynı zamanda Türklüğün izzetini ve hasiyetini yaşatmakla da yükümlüyüz. Birliğimizin gücü milletimizin gücüdür. Ne mutlu Türk’üm diyene” ifadelerini kullandı.

    En az 10 karakter gerekli


    HIZLI YORUM YAP

    SON DAKİKA HABERLERİ