DOLAR 34,2556 -0.02%
EURO 37,0221 0.02%
ALTIN 3.024,60-0,10
BIST 8.838,602,13%
BITCOIN 2298003-0,20%
Edirne
15°

PARÇALI BULUTLU

12:53

ÖĞLE'YE KALAN SÜRE

159 okunma

KONUKLARINIZIN SESİ 356

ABONE OL
24 Eylül 2024 12:42
2

BEĞENDİM

ABONE OL

              Atatürk’ün onurluluğunu, önderlik niteliğini, hedeflerine ulaşma başarısını çocukluk günlerinden beri izliyoruz:

              “…Mahallesinde sokak oyunlarını seyreder, fakat katılmazdı. O zamanki arkadaşlarından birinin anlattığına göre bir gün komşu çocukları birdirbir oynuyorlarmış. Kendisini de çağırmışlar.

              -Gel, sen de oyna, demişler.

              -Peki, demiş ve olduğu yerde ayakta durmuş.

              -Ama eğil ki atlayalım, demişler.

              Mustafa başını sallayarak:

              -Ben eğilmem. Üstümden böyle atlayabilirseniz atlayın diye cevap vermiş…”

              “…Anasını yokladı. Hiç de asker olması taraflısı değildi. O kimseden habersiz kabul imtihanlarına girdi ve sağladığı başarıyla kendisini öğretim süresi dört yıl olan rüştiyenin üçüncü sınıfına aldılar. Zübeyde Hanım olup bitene boyun eğmek zorunda kalmış…

             “…Arkadaşları arasında hemen kendini göstermişti. Matematiğe bilhassa meraklıydı: “Az bir zamanda bize bu dersi veren öğretmen kadar, belki daha çok bilgi edindim. Dersler üstünde problemlerle uğraşıyordum. Yazılı sualler hazırlıyordum. Bir gün bize:

            -Aranızda kendilerine kimler güveniyorlarsa kalksınlar, onları müzakereci yapacağım dedi. Önce durakladım. Öyleleri ayağa kalktı ki, ben oturmayı daha doğru buldum. Bunlardan birinin de müzakereciliği altına girdim. Müzakere ortasında dayanamadım, ayağa kalkarak, “Ben bundan daha iyi yaparım” dedim. Bunun üzerine hoca beni müzakereci yaptı ve eskisini benim altıma koydu…””

            “…Üç arkadaşıyla Manastır’a gitti. Kendisi lisedeki ilk zamanlarını şöyle anlatmıştı:

           “-Bana matematik çok kolay geldi. Kendimi bu derslere verdim. Fakat Fransızcada geriydim. İlk üç aylık tatili geçirmek üzere Selanik’e geldiğimde gizlice Fransız mektebinin hususi sınıfına devam ettim. Fransızcamı ilerlettim.” Bu mektep Tophane’deki College des Freres’di. Mustafa Kemal’e göre “Bir kurmay mutlak bir yabancı dil bilmeliydi.”

            “…Manastır idadisini bitiren Mustafa Kemal 13 Mart 1889 da Pangaltı’da harp okuluna girdi. İki ay içinde üstünlüğünü tanıtarak sınıfının çavuşu olmuştur. Kendisi der ki: “İdadideyken inatla çalışıyorduk. Sınıfta birinci, ikinci olmak için hepimiz gayret içindeydik. Harp okulunda matematik merakım devam etti. Fakat birinci sınıfta saf gençlik hayallerine kapıldım. Dersleri gevşemeye aldım. Yılın nasıl geçtiğinin farkında olmadım. Ancak dersler kesilince kitaplara sarıldım…”

            Bu alıntıları Çankaya-Falih Rıfkı Atay’dan yaptık. Bizi ilgilendiren Atatürk’ün mutluluk veya mutsuzluk nedenleri. Atatürk’ün kişiliği üzereyse bizim seçtiğimiz bu tek kaynak dışındaysa çok çalışma var. Örneğin Az bilinen yönleriyle Atatürk-Editör Prof. Dr. Necmi Ülker. (Değişik makalelerden oluşan bu kitaptaki kaynakçalarda bu tür birçok kaynak daha bulabilirsiniz.)

                                                                                                                                Sağlıcakla,

    En az 10 karakter gerekli


    HIZLI YORUM YAP

    SON DAKİKA HABERLERİ