Yük. Müh. Hüseyin ERKİN
DSİ Em. Böl. Müd. Yrd.
On yıl boyunca savaşlarla uğraşan Osmanlı İmparatorluğu’nun dünyaya örnek bir ‘Kurtuluş Savaşı’ sonrasında kurulan Türkiye Cumhuriyeti Devleti on yıl gibi kısa bir sürede mucizevi bir kalkınma yaratmıştır. 1930 yılı TBMM arşivi meclis tutanaklarını incelediğimde 1930 yılı bütçe görüşme tutanakları ve bütçe envanterini 2024 yılı bütçe görüşme tutanak ve bütçesiyle karşılaştırdım. İki bütçe yıllarının sıkıntılarında benzerlikler var. 94 yıl önceki olumsuz şartlar şimdi olmamasına rağmen ülke ekonomisi uygulamaları o günlerden daha sıkıntılı haldedir.
1930 yılı ve öncesine baktığımızda büyük bir mücadele ve azimle kurulan Türkiye Cumhuriyeti Devleti, çok zor şartlarda yıpratıcı bir savaştan çıkmış. Ülke ekonomisinin çeşitli darboğazları ve yetersizlikler içinde olması kaçınılmazdır. Genç Cumhuriyet’in yorgun muhafazakâr toplum yapısının Cumhuriyet devrimlerini hızlı bir şekilde benimseyememesi, yaşanan kuraklıklar ve 1929 yılındaki büyük buhranla birlikte yaşanan ekonomik kriz, yoksulluk ve ağır vergiler toplumda gerginlik ve sıkıntılar yaratmıştır.
Genç Türkiye Cumhuriyeti 1923’ten 1930’da kadar o günün şartlarında devletçilik anlayışı ile sağlam para, denk bütçe ve sıkı bir mali disiplinle korumacı ekonomi politikası izlenerek büyük bir atılım yapmıştır. Tabi ki bu gayret ve anlayış az da olsa toplumsal bir muhalefet yaratmıştır.
Yaşanan kuraklığın tarımsal üretimdeki etkileri, dünyayı kasıp kavuran büyük buhranın ülke genelinde etkisi geniş çaplı olmuştur. Olumsuz ekonomik yapının yanında bir de büyük çaplı küresel bir ekonomik krizin patlak vermesi 1923 yılından itibaren uygulanan kalkınmacı ekonomi politikası sayesinde, bazı olumsuz gelişmelere karşın, istenilen düzeyde büyüme hedeflerine ulaşılmıştır.
Zamanın Cumhuriyet Halk Fırkası temsilcileri ülke düzeyinde yaşanan toplumsal sıkıntıları Gazi Mustafa Kemal Paşa’ya da iletirler. Gazi Mustafa Kemal Paşa, toplumsal muhalefeti ölçebilmek için güvendiği okul arkadaşı Fethi Okyar’a parti kurmasını söyler. Fethi bey 12 Ağustos 1930 da ‘Serbest Cumhuriyet Fırkası’ adlı partiyi kuruyor. Kısa sürede parti Trakya da ve Ege bölgesi illerinde büyük ilgi görüyor. İki ay sonra yapılan yerel seçimlerde beklenenden fazla başarı gösteriyor.
17 Kasım 1930’da Serbest Cumhuriyet Fırkası kapatılıyor. Ülkemizin bu sıkıntılı günlerinde hazırlanan 1930 yılı bütçesinde (226 761 971 Lira) 33 916 095 lira Düyunu Umumiye borcu (bütçenin %15’i), 33 013 867 lira Nafia Vekaleti (Bayındırlık Bakanlığı) (%15), 661634421 lira Milli Müdafaa Vekaleti (Savunma Bakanlığı) (%29) pay alırken, bilvasıta (dolaysız) vergiler 42 280 000 lira (yekun vergilerin %21’ii), bilvasıta (dolaylı) vergiler, 94 250 000 lira yekun vergilerin %42’si) yekun vergi gelirlerinin %32’si olan 149 650 000 lira, bilvasıta(dolaylı) vergileri, inhisarlar ve damga vergilerinden oluşmaktadır.
1929 yılındaki dünya ekonomik krizinin ve olumsuz iklim şartlarının etkisiyle tarım sektörünün gerilemesi, büyüme oranını da düşürmüştür. 1930 yılı bütçesinde, ihracat 71 milyon dolar, ithalat 70 milyon dolar. Bu sıkıntılı ortamda paramız devalüe edilmiştir. Daha sonra duyunu umumiye borcu ödemesi devam etmiş. II. Dünya Savaşı yaşanmasına rağmen ekonomik büyüme devam etmiş planlı kalkınmaya geçilmiş ve denk bütçe gerçekleşmiştir.
2024 Bütçesi’ne bakıldığında; 1929 ve 1930 yılların şartları olmamasına rağmen son yıllarda yaşanan farklı sıkıntılar ve uygulanan hatalı ekonomik programlar sonucunda ekonomik sıkıntılar yaşanmaktadır. Son yıllar vergi gelirleri ve savurganlık uygulamaları bazlı ekonomik tedbirler 94 yıl öncesinden daha ağır tablo ortaya koymuştur.
2024 genel bütçesi 2024 bütçesi 11 trilyon 7 milyar 879 milyon 53 bin TL, Diyanet Başkanlığı 91.824.805.000 TL (%0,83) (dokuz bakanlık ile TBMM’nin mal ve hizmet alımlarını geride bıraktı), 4,3 trilyon TL dolaylı vergi (vergi gelirlerinin %58 si), 3,1 trilyon TL dolaysız vergiler (vergi gelirlerinin %42 si) 2,65 trilyon TL borçlanma ön görülen bütçede ( bütçenin %24’ü) 2,65 trilyon TL bütçe açığı oluşacak görünmektedir.
Bu tabloya bakıldığında, vergi gelirleri başta emekli ve emekçiler olmak üzere tüm yurttaşları büyük sıkıntıya sokan bir vergi adaletsizlik olduğu görülmektedir. Umarım en kısa sürede ekonomik çözümler getirilerek biraz nefes alınır.