DOLAR 35,2667 0.26%
EURO 36,7860 0.2%
ALTIN 2.981,910,15
BIST 9.949,010,33%
BITCOIN 3376191-3,00%
Edirne

KAPALI

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

500 okunma

Trakya’da hasat zamanı

Türkiye'nin önemli hububat üretim bölgelerinden Trakya'da buğday hasadı mesaisi giderek artmaya başlarken, aşırı sıcaklar nedeniyle yangın gibi olası olumsuz durumların yaşanmaması için biçerdöver operatöründen tarla yakınından geçen araç sürücüsü yolcusuna kadar herkese görev düşüyor…

ABONE OL
23 Haziran 2024 16:35
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Türkiye’nin önemli hububat üretim bölgelerinden Trakya’da buğday hasadı mesaisi giderek artmaya başlarken, aşırı sıcaklar nedeniyle yangın gibi olası olumsuz durumların yaşanmaması için biçerdöver operatöründen tarla yakınından geçen araç sürücüsü yolcusuna kadar herkese görev düşüyor.
Edirne Tarım ve Orman İl Müdürlüğü ekipleri üreticilerin en az dane kaybıyla verimli bir hasat elde edebilmesi için sahada görevlerini sürdürüyor. Ekipler tarafından hasat esnasında dane kaybı ve verim yönünden kontroller yapılırken, ayrıca yangın söndürme tüpü olmayan biçerdöverlerin hasat yapmasına izin verilmiyor. Bu arada hasat alanına yakın bölgelerde su tankerlerinin bulundurulmasının önem arz ettiği vurgulanıyor.
Uzmanlar, “biçerdöverle hasatta tane kayıplarını en aza indirmek için biçerdöverin hızı, batör-kontrabatör açıklığı, biçim yüksekliği büyük önem taşımaktadır. Eski model ve ayar tutmayan biçerdöverlerle yapılan hasatlarda büyük oranda tane kayıpları olmaktadır. Gelişmiş, modern kabinli, dijital olarak tane kayıplarını gösteren biçerdöverler tane kayıplarını minimum düzeye düşürmektedir. Geç kalınan hasatlarda tane kaybı fazla olmakta ve sonbaharda bu gibi tarlalarda haramzade denen kendi gelen bitkilerin çokluğu bunu göstermektedir. Emniyetli depolama için buğday ürününün rutubeti kesinlikle %12’nin altında olmalıdır” diyor.


Tekirdağ Beyazköy’de ailesinin arazisinde buğday hasadına başlayan Trakya Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Genetik ve Biyomühendislik Bölüm Başkanı ve Bitki Islahı Merkezi Müdürü Prof. Dr. Yalçın Kaya,sosyal medya hesabından gerçekleştirdiği paylaşımında, “Buğday hasadına babacığımla başladık. Bu yıl fiyatı, dolu zararı nedeniyle üzüntülüde olsak verimler iyi!” ifadelerine yer verdi…
ANIZ YAKARAK DOĞA KATLEDİLİYOR
Uzmanlar anız yangınlarının yarattığı olumsuzluklara dikkat çekerken, CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, anız yakılmaması için çağrıda bulundu. Gürer: “Anız yakılması sadece orman yangınlarına sebep olmakla kalmıyor, aynı zamanda doğanın dengesini de bozuyor” dedi.
TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyon Üyesi Ömer Fethi Gürer, hububatta hasat sonrası oluşan sap kalıntılarının yakılması nedeniyle tarlalarda toprak dokusunun zarar gördüğünü ve son günlerde orman yangınlarına da yol açtığının görüldüğünü belirterek anız yakmaktan tarla sahiplerinin vazgeçmesi ve denetimlerin bu bağlamda artırılmasını gerektiği çağrısında bulundu.
Gürer, bakanlık ve valilikler bu bağlamda uyarılar yapsa da sonuçta anız yakılmasının devam ettiği ve özellikle orman yakınındaki alanlarda yapılan yakma uygulamasının ormanlara sıçraması ile binlerce dönüm ormanlarında yok olduğuna dikkat çekti.
Gürer, anız yakılması sonucu çıkan yangınların orman yangınları içindeki oranının %6’ya kadar çıktığını belirterek, “Doğal olarak, orman yangınları sonucunda binlerce dönüm orman alanı yok olmaktadır. Bunun yanı sıra, buğday, arpa gibi tarımsal üretim yapılan alanlarda kök ve sap yakmak, sıcak hava ve rüzgar etkisiyle yangına dönüşerek çevreyi de etkileyerek yaygınlaşmaktadır. Anız yakarak aynı zamanda toprağın özü de yok edilmektedir. Bitkileri besleyen besin maddeleri de yakma işlemiyle yok olmakta, börtü böcekler de yaşam alanlarında yok edilmektedir. Ekolojik ortamı bozan anız yakılması, aynı zamanda havayı da olumsuz etkilemektedir. Üst toprağın yakılmadan doğrudan etkilenmesi, toprak verimliliğini yok edip daha fazla gübreye gereksinim yaratmaktadır,” dedi.
Ömer Fethi Gürer, son günlerde artan orman yangınlarının çeşitli nedenlerle oluştuğunu ve bu yangınlarda insan etkisinin yüksek olduğunu vurguladı. Gürer, Bakan’ın açıklamasına göre 2024 yılının başından bugüne kadar 881 orman yangını ve 670 tarım yangını olmak üzere toplam 1551 yangın yaşandığını belirtti. Artan hava sıcaklıkları ile yeni orman yangınlarının da olası olduğunu ifade eden Ömer Fethi Gürer, orman yangınlarının büyük ölçüde insan hatası ve yanlışları sonucu ortaya çıktığını ve bu bağlamda eğitim, denetim ve önlemlerin artırılmasının öneminin yadsınamaz olduğunu söyledi.
Gürer, “Orman yangınları ile zor bir döneme daha girildi. Sigara izmaritinden araçtan atılan bir cam şişeye kadar yangına neden olan etkenler ve hasat sonrası anız yakılması, ciğerlerimiz olan ormanları yok ediyor. Orman yangınları dünyanın her yerinde olabilir. Ancak ülkemizde insan eliyle çıkan yangınlarda sorumsuz davranışın etkisi büyük. Bu nedenle bireylerin basit bir hata ile yapacakları yanlışların farkına varmalarını sağlamak için çalışmalar yapılmalıdır. Başta televizyonlar olmak üzere tüm yayın araçlarıyla uyarılar artırılmalı ve cezalar caydırıcı bir hale getirilmelidir. Özellikle orman çevresi ve yakınında orman alanlarının zarar görmemesi için sürekli takip sağlanmalıdır. Bu bağlamda, drone gibi izleme araçlarının kullanımının artırılması gerekmektedir. Anız yakma gibi toprağa ve çevreye zarar veren uygulamalar için daha fazla gözlem gerektiği ve çıkan yangınlarla bu ihtiyacın ortaya çıktığı görülmektedir. Çiftçilere bu yolla oluşan zararın boyutları daha iyi anlatılmalıdır. Anız yakma ile ilgili genelge yayınlamak yeterli olmamaktadır. Her yıl yapılan çağrılar bu yanlışı bitirmediğine göre yeni yollar ve kontroller önceliklendirilmelidir” dedi.

    En az 10 karakter gerekli


    HIZLI YORUM YAP

    SON DAKİKA HABERLERİ