Tuncaspor ve Basketbol : Erol Ergülen (Börek Erol)

1

BEĞENDİM

ABONE OL

News

İsmail DEMİRAY yazdı…

Tuncaspor en başarılı olduğu dönemlerde yasa gereği her kulüpte olduğu gibi futbol branşının yanında en az 4 spor branşında mücadele etmek şartı konmuştur. O yıllarda Tuncaspor’da futbolun yanında voleybol, güreş, boks, hentbol ve basketbol da hayata geçmiştir.

Basketbol için en büyük emeği veren Gülistan Şenyurt  buna ilgi duyan her gence lisans çıkartarak onları başta Tuncaspor’a veya başka kulüplere yönlendirerek Edirne basketboluna katmaya çalışmıştır.

Tuncaspor’un basketbollu yıllarını Edirne basketboluna büyük emekleri geçen, Tuncaspor’da basketbol, voleybol oynayan, futbol takımıyla antrenmanlara çıkan, ilerleyen yıllarda Edirne’de basketbol hakemliğiyle Milli Basketbol Hakemi olan, 26 yıl boyunca  Edirne Basketbol İl Temsilciliği’ni sürdüren namı diğer “Börek Erol”, Erol Ergülen’le konuştuk:

BASKETBOL’DA OYUNCU, MİLLİ HAKEM, İL TEMSİLCİLİĞİ

“1959 Edirne doğumluyum. İlkokula Şehit Asım’da başladım, Atatürk Ortaokulu’nu bitirdikten sonra Edirne Lisesi’nde 2.sınıfta terk ettim.

Basketbola Atatürk Ortaokulu’nda beden eğitimi öğretmenimiz Mustafa Altınordu sayesinde başladım. Okul takımında dönem dönem forma giydim. Ardından Edirne Lisesi takımında lakabı ‘Deli Ekrem’ hocamızın şans vermesiyle uzun dönem oynadım, turnuvalara katıldık.

Liseyi terk ettikten sonra Gülistan hocamın önerisiyle Tuncaspor’la yollarımız kesişti. Bana lisans çıkartarak hem voleybolda hem basketbol da Tuncaspor formasıyla maçlara çıktım. 1975/76/77 yaklaşık üç yıl boyunca önce oyuncu sonra da kaptan olarak takımda görev yaptım.

Oynadığım dönemlerde takımda gard olarak görev yapıyordum. Tuncaspor’da kısa bir dönemde futbol antrenmanlarına da çıktım Ferhat hoca döneminde. Yani üç branşta spor yaptım o yıllarda Tuncaspor formasıyla. Eniştem Erkan Eren uzun yıllar Tuncaspor’un stoperliğini yaptı o yıllarda.

YEDEKLER DE SÜRE ALIR, TAKIMA KAZANDIRILIRDI

Oynadığım yıllarda Ayşekadın Gençler Birliği, Yeni İmaret, Edirnespor’un basketbol takımları vardı. Maçları genelde Mimar Sinan’da oynasak da bazen de Ekrem Demiray’da oynardık maçlarımızı. Maçlar o dönemde 20’şer dakikalık 2 periyot halinde oynanırdı.

Takımda ne kadar iyi olsan da mutlaka yedeklere de süre verilir, onların da gelişimine katkı yapmak için sahada oynamaları istenirdi. O yüzden ilk 5, yedekler ayrımı yapılmaz büyük bir özenle gençlerin de yedeklikten çok sahada olmalarına önem verilirdi takım içinde.

Tuncaspor’da oynadığım dönemlerde takımızın hocası olmadığı için antrenmanlarımızı kendi aramızda yapardık. Bir dönem kısa süre için Burhan Aytekin hocalığımızı yaptı. Antrenmanlarda başka takımlarla süremiz çakıştığında Murat Erbaş da bizlere yardımcı oluyordu.

ANNE TARAFINDAN KIYIK’LIYIM

Anne tarafımdan Kıyık’lıyım ben. Tuncaspor formasını giymek büyük ayrıcalıktı Edirne’de yaşayanlar için. O dönemde Tuncaspor’la birlikte idol olan iki ekip vardı, diğeri başında maliyeci Kel Mustafa ağbimiz vardı çok saygı duyduğumuz bir insandı.

Kıyık’ta Gülistan Şenyurt, Ayşekadın’da Kel Mustafa Edirne’de salon ve saha sporlarına büyük emekleri geçmiş, değerler katmış, Edirne’de sporun yaygınlaşmasını ve gelişmesini sağlamış değerli insanlardı.

Gülistan Şenyurt bütün spor branşlarına büyük emek verirdi. Adeta yeteneği olan her genci yakalar, lisans çıkartır, spor yapması için teşvik ederdi. Gülistan hoca arabasıyla bizleri evlerimizden alır, üst üste, kucak kucağa otururduk arabasına, antrenmanlara, maçlara giderdik. Dönüşte bizlerin duş almasına izin vermez, yine bizleri evlerimize tek tek bırakırdı. Meyvemizi, sodamızı, sularımızı kendi alır, arabasında taşır bizlere ikram ederdi. Tam bir spor gönüllüsüydü Gülistan Şenyurt.

Bizim dönemimizde forma, ayakkabı, konç oldu mu yetiyordu. Şimdi amatör sporlarda artık para döndüğünü şaşkınlıkla izliyorum. Ne zaman kulüplerde 5 branş zorunluluğu kaldırıldı, ondan sonra Edirne’de başta basketbol ve voleybol büyük bir çöküş içersine girdi. Bütün kulüpler ilk olarak basketbol ve voleybol branşlarını kapattılar bu dönemde.

Tuncaspor bugün basketbol şubesini kursa elimden gelen maddi, manevi bütün desteği veririm. Genel kaptanlık yaparım, antrenör bulurum, basketbolla ilgili olan her imkanı Tuncaspor için yaratmak isterim.

HAKEMLİKTE İDOLÜM OKANDAN ÇEKVER’DİR

1980 yılında askerden döndüğümde tekrar Gülistan hocamın önerisiyle Tuncaspor’da maçlara çıkmaya başladım. Mimar Sinan’da tadilat nedeniyle maçlarımızı Ekrem Demiray’da oynuyorduk. Basketbol hakemi (Sonradan Gençlik Spor İl Müdürlüğü yapacaktır)  olan Naim Köker aynı zamanda hakemlik yapıyordu Okandan Çekver’le birlikte. Okandan Çevker’i bütün maçlarda izlerdim ve hakem olma isteğim onu izlerken oluşmuştur.

Maça çıkıyoruz Ekrem Demiray’da, maçın hakemi Naim Köker yanıma gelerek; ‘sana 10 dakika müsaade ediyorum, sonra seni oyundan atacağım, bak oynadığın takım arkadaşlarına gencecik çocuklar, bundan sonra senin hakem olma zamanın geldi. Önümüzdeki hafta basketbol hakem semineri açılıyor, oradan eğitimini alır hakem olursun’ dedi.

Maç başladı, 10.dakikada yanından geçiyorum, omzunu uzattı çarpıştık, beni diskalifiye etti. Başkanımız Gülistan Şenyurt ortalığı yıkıyor, ‘nasıl atarsın oyuncumuzu’ diye. Ben gülerek terk ettim sahayı ve hafta başında evraklarımı tamamlayarak hakem seminerine katılmak için dilekçemi verdim.

MİLLİ HAKEM OLDUM

Seminerde hocamız Eskişehir’den Erdoğan beydi. Edirne il temsilcimiz Oğuz Simer görevi bıraktıktan sonra görevi Yalçın Gökay aldı. Hakem olarak ağbimin işleri nedeniyle gittiğim Bursa’da devam ettim. İki yıl Bursa’da devam ettim, deplasman hakemliğinin ne olduğunu Bursa’da gördüm. Bursa’da milli hakemliğe yükseldim.

Hakemliği çok sevdim. Bütün işlerimin önüne hakemlik uğraşlarımı koyuyordum. Hakemlik ile ilgili bütün gelişmeleri takip ederek kendimi geliştirmeye çalışıyordum.

Hakemlikten sonra 1987 yılında Edirne Basketbol İl Temsilcisi oldum. 2013 yılına kadar 26 yıl boyunca bu görevi sürdürdüm. Görevim sona erdikten sonra da bütün salon sporlarında ama resmi olsun, ama gönüllü olsun, bütün spor organizasyonlarında severek isteyerek görev yaptım.

İş yaşamımda 1986 yılında işletmesini devir aldığım Edirnespor Kulübü Lokalini 2024 yılına kadar 38 yıl boyunca çalıştırdım.

Ben basketbolu çok sevdim, bütün kademelerinde görev yaptım ve bunun için de çok mutluyum. Bir daha dünyaya gelirsem yine basketbolun içinde olurum diye düşünüyorum.”

(Yarın: Sonsöz)