DOLAR 39,8357 0.05%
EURO 47,0309 -0.01%
ALTIN 4.248,460,49
BIST 9.948,515,78%
BITCOIN 4273859-1,34%
Edirne
31°

AZ BULUTLU

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

Mehmet ŞELECİ

Mehmet ŞELECİ

30 Haziran 2025 Pazartesi

Davutoğlu’ndan iktidara ‘net tavır’ mesajı!

Davutoğlu’ndan iktidara ‘net tavır’ mesajı!
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Olgay GÜLER

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, İsrail-İran savaşının, daha büyük bir savaşın habercisi olduğunu belirterek, Türkiye’nin İsrail saldırıları karşısında net tavır alması gerektiğini söyledi.

Davutoğlu, partisinin programı kapsamında Edirne’ye gelerek, basın mensupları ve sivil toplum kuruluşları temsilcileriyle bir araya geldi. İl yönetiminin karşıladığı Davutoğlu, ülke ve dünya gündemine dair yaptığı konuşmada, İsrail-İran savaşına değindi. 

‘DAHA BÜYÜK BİR SAVAŞIN HABERCİSİ’

İsrail-İran savaşının, daha büyük bir savaşın habercisi olduğunu söyleyen Davutoğlu, “Yanı başımızda bir büyük bir savaş başladı. İran-İsrail savaşını sınırlı bir savaş gibi görmeyin. Çok daha büyük ölçekli savaşın bir habercisi. Savaşı başlatmak kolaydır da bitirmek zordur. Rusya-Ukrayna’ya girdiğinde birkaç günde halleder diye bakıyordu herkes. Ne oldu? 2.5 yılı geçti. İran-İsrail savaşı da kısa sürede ateşkes olur diye bekleniyor. Amerika’nın başında Trump gibi öngörülemez bir adam varken neyin ne olacağı belli değil. Peki biz ne yapacağız? Açık ve net ifade ediyorum; İsrail’in saldırganlığı karşısında net tavır almak lazım, tereddütsüz tavır almak lazım. 7 Ekim’den sonra yaptığım konuşmalarda İsrail’in Gazze soykırımından sonra bölgede bu gerilimin tırmanacağını söyledim. Filistin halkının yanında yer aldığım için de birileri tarafından, tarihten kopuk, Edirne’nin ruhundan kopuk birileri tarafından eleştirildim” dedi.

‘NÜKLEER YASAKSA ÖNCE İSRAİL’DEKİ NÜKLEER SİLAHLAR KALKSIN’

İsrail’in amacının bölgede hakimiyet kurmak olduğunu belirten Davutoğlu, “Önce Gazze’de başlayan savaş birileri tarafından Hamas’la İsrail arasında bir savaş olarak algılandı. O zaman biz dedik ki meclis grup konuşmalarında; sakın ha bunu Hamas’la İsrail arasında savaş olarak görmeyin. İsrail bölgede bir hakimiyet kurmak istiyor, bunun arkası gelecek dedim. Arkadan gelen Lübnan, Suriye, İran. Nerede duracağı belli değil. Bugünkü İsrailli yöneticilerin tümünün hayat hikayesini biliyorum. Neler okuduklarını bilirim. Netanyahu’nun hayat çizgisini bilirim. Şu ana kadar İran’a saldırmamışsa saldırmak istemediğinden değil, genellikle Amerikan başkanları Netanyahu’nun bu taleplerine fren yaparlardı. Trump yeşil ışık yaktı ve saldırı başladı. Saldırıyı neye dayandırıyor İsrail? İran’da nükleer silah var diyor. Peki dönüp İsrail’e sormak lazım senin elinde nükleer silah niye var? Sen nesin? Sen üstün bir devlet, üstün bir ırksın, her silaha sahip olabilirsin de senin dışında hiç kimse silah sahibi olamaz mı? Eğer nükleer silah yasaksa önce İsrail’deki nükleer silahlar kalksın. Dünyada nükleer silahların denetimini yapan Uluslararası Atom Enerjisi kurumu var. Bu kurumun nükleer silahlarla ilgili programların denetim anlaşmasına İran taraf. Yani İran gönüllü olarak beni denetle diyor. Nükleer ve kimyasal silahların denetimine taraf olmayan tek ülkenin adı da İsrail. İsrail diyor ki ‘beni kimse denetleyemez’. Ben nükleer silahların hepsine karşıyım ama İran’a karşıysan İsrail’e de karşı çıkacaksın” diye konuştu.

‘İSRAİL’İN SALDIRILARININ HİÇBİR ULUSLARARASI HUKUK TEMELİ YOK’

İsrail’in İran’a saldırısının hiçbir uluslararası hukuk temeli olmadığını kaydeden Davutoğlu, “İsrail’in İran’a saldırısının hiçbir uluslararası hukuk temeli, hiçbir siyasi temeli yoktur. Ben Çarşamba günü İran Büyükelçisi’ne gittim. Detaylı bilgi alarak İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan’a da bir mektup gönderdim. Burada Türkiye tereddütsüz bir şekilde İsrail’in saldırılarının karşısında yer alması lazım. Türkiye’nin NATO zirvesinde de bu gerilimin Türkiye için güvenlik tehdidi oluşturduğunu anlatmalı ve İsrail’in saldırıları derhal durdurulmasını talep etmeli. Bunu da Sayın Erdoğan Trump’ın gözünün içine baka baka söylemeli, bu topraklar o bölge Trump’ın gayrimenkul alanı değil. Gazze’de tatil sitesi kuracağım diyen Trump’ın gözünün içine baka baka; ‘Gazze, Filistinlilere aittir ve İsrail’in bu saldırganlığı Türkiye dahil bölgesel istikrarı tehdit ediyor’ demesini bekliyoruz Sayın Cumhurbaşkanı’ndan” ifadelerini kullandı.

‘EDİRNE HER GEÇEN GÜN İRTİFA KAYBEDİYOR’

Konuşmasında Edirne’ye de değinen Davutoğlu, kentin bulunduğu konumu hak etmediğini söyledi. Davutoğlu, “Eğer Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde bulunduğu yerin çok daha iyisini hak eden ve gerekli ilgiyi görmediği için her geçen gün ağırlığını ekonomik olarak, siyasi olarak kaybeden bir şehir göster deseler bana Edirne gelir aklıma. Edirne başkenttir, bir kez başkent olan her zaman başkenttir. İçerisinde Selimiye gibi bir cevheri barındıran bir şehir, başka bir ülke içerisinde olsa, o ülke şehri baş tacı yapar, dünyaya tanıtır. Bu konuda görev almış herkesin ağır sorumluluğu var. Edirne’de ‘Üç Şerefeli’nin kapısı, Eski Cami’nin yazısı, Selimiye’nin yapısı derler değil mi? Her biri bir mimari şaheserdir. Eğer bu tanıtılmamışsa herkesin rolü vardır. Maalesef gerek merkezi yönetimler, gerekse yerel yönetimler ve merkezi yönetimler arasındaki ihtilaflar sebebiyle Edirne her geçen gün irtifa kaybediyor ve bu beni üzüyor” dedi. 

‘SELİMİYE’DE SİNAN’IN ÜSTÜNE KİMSE BİR ŞEY YAPAMAZ’

Selimiye’nin devam eden restorasyonunda, tartışmalara konu olan ana kubbedeki kalem işlerine değinen Davutoğlu, “Selimiye’yi takip ediyorum. Selimiye’de restorasyon önemli ama 83’te yapılan restorasyon zaten hatalı yapıldı. Ben bilim adamıyım, her şeyin orijinalinin korunmasına önem veriyorum Selimiye’nin ana kubbesindeki kalem işleri daha sonra yapılan 19. yüzyılda yapılan bir takım restorasyonlarda bize çok da ait olmayan barok süslemeler eklendi. Mimar Sinan nasıl yapmış Selimiye’yi öyle korumak lazım. Mimar Sinan’ın üstüne Selimiye’ye kimse bir şey yapamaz. Selimiye’ye kimse herhangi bir sanat katkısında bulunamaz. Efendim yakışırmış, güzelmiş, geçmişte restorasyonda bu yapılmış, hayır. Temmuz ayında açılması bekleniyor Selimiye’nin, ertelenmiş. Ümit ederim ki o maalesef alçı kullanılan 83’te cahilce yapılan restorasyonu sildikten sonra alttan çıkan orijinal  kalem işlerine dayalı bir şekilde Selimiye aynen yan kubbelerde olduğu gibi Mimar Sinan’ın bıraktığı haliyle korunur ve restore edilir. Selimiye bir insanlık mirası, harikanın sekizincisiyse Edirne’de Selimiye’yi koruyacaksınız” diye konuştu.