DOLAR 34,5467 0.18%
EURO 36,0147 -0.62%
ALTIN 3.005,411,48
BIST 9.549,891,94%
BITCOIN 34038480,15%
Edirne

KAPALI

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

Mehmet ŞELECİ

Mehmet ŞELECİ

23 Kasım 2024 Cumartesi

    Cumhuriyetinkazanımları ve başaramadıklarımız -2-

    Cumhuriyetinkazanımları ve başaramadıklarımız -2-
    2

    BEĞENDİM

    ABONE OL

    Mum olmak kolay değildir
    Işık saçmak için
    Önce yanmak gerekir.

    Mevlana

    Nazilli kumaş fabrikası kurulmadan önce Aydın’a geliyor Türkiye Cumhuriyeti 5. Başbakanı Şükrü Saracoğlu ve kumaş fabrikası kurulacağı müjdesini veriyor. Lakin suratların düşük olduğunu görüyor. Akşam dar bir çevreyle bir toplantı yapıyor, sebebini soruyor. ‘Biz işçi bulamıyoruz, fabrikaya nasıl işçi bulacağız?’ cevabını alıyor. Ankara’ya gelip konuyu bir daha tartışıyorlar, neticede fabrika Nazill’iye kuruluyor ve Nazilli’nin nüfusu Aydın’ı geçiyor. Cumhuriyet kurulurken bu engellerde aşılmak zorunda.
    Yüz yıllık Cumhuriyet tarihinde su yatırımlarında dünya ortalamasının üzerindeyiz. (Yaşa barajlar kıralı Demirel, yaşa Özal) Yani iyi durumdayız. %62 ile yerli ve doğal enerji üretim ortalamamız var. Güneş enerjisinden, rüzgar enerjisinden yararlanmamız hızla artıyor. En son güneş enerjisi panel üretimine yapılan yatırımlarla bu daha da artıyor. Petrole ve doğalgaza olan bağımlılığımız azaldıkça dışa bağımlılığımız da azalıyor. Bu 2020’de Yunanistan’da % 18, İtalya’da %29, İspanya’da % 43, Almanya’da %46. Yakında güneş enerjisi üretimi, malzeme yatırımlarıyla dünyanın ilk üç ülkesi arasına gireceğiz ki bu daha da iyi, üstüne birde elektrik enerjisi ihtiyacımızın % 10 nu tek başına karşılayacak Mersin nükleer enerji santralini de eklersek daha, daha da iyi.
    En yüksek kalkınma hızını 1946 da yakalamışız, % 32,1. En düşük kalkınma hızını da İkinci Dünya Savaşı sırasında görmüşüz 1945 -%15.
    Kişi başına dolar bazında milli gelirin en çok arttığı yıl 2003 yılı %31. En fazla azaldığı yıl dolar bazında 2001 krizi. Bizim batakçıların 21 bankayı batırıp Ak Parti’yi iktidara getirdikleri yıl %-26,9.
    Türk lirası 2018 de %47
    2020 de %31
    2021 de%55 değer kaybediyor.
    1923 te dolar 1,67 TL. İlk devalüasyon 1946 da yaşanıyor, dolar 1,56’dan 2,80’e yükseliyor. 1958 de dolar 2,80 den 9 TL ye yükseliyor.
    Türk Lirası 2001 den 2011’e kadar değerleniyor.
    Kişi başına milli gelirde Lüksemburg 132 bin 72 dolarla birinci sırada. Türkiye 11,932 dolarla 77’inci sırada yer alıyor ve en büyük ekonomi sıralamasında 19 uncu sırada. Adam başına düşen gelir biriminde İstanbul’la Hakkari arasında ki fark % 1300
    İnsani gelişme endeksi (human development index) dünyada ki ülkeler için yaşam uzunluğu, okur yazar oranı, eğitim ve yaşam düzeyi doğrultusunda hazırlanan ölçümde insanların düzgün yaşamasında özellikle çocuk hakları için bir ölçüm tespitinde Türkiye 191 ülke arasında 48. Sırada. Uzun ve sağlıklı yaşam bilgiye erişim ve insana yakışır yaşam standartları.
    Türkiye dünya ekonomik forumu küresel bilgi teknolojilerinde yer alan basın özgürlüğü sıralamasında 180 ülke arasında 149. Sırada. Bu da bizi çok aşağılara çekiyor. Git gide şeffaflaşan, çok hızlı değişen bir dünyada ortaçağ koşullarından ve kadercilikten kurtulamamış olan Türkiye’nin 30- 40 yıl sürecek çalkantılı bir dönemden geçmesi olası gözüküyor. Sorunlara karşı çözüm önerileri genellikle demogojik kalıyor, yeni polemiklere neden oluyor.
    Eski Latinlerden kalan bir söz vardır .
    Ne olacaksa olacak yaşayanlar da görecek.
    ‘Dağ başını duman almış’ marşı bir İsveç melodisiydi ve eski Arap alfabesinden vazgeçmiş ve Latin alfabesini almıştık.
    Orta okulda çocuk aklımla işin içinden çıkamadığım bir konu vardı. İstiklal Marşı’nın bir mısrasında
    ‘Ulusun korkma nasıl böyle bir imanı boğar
    Medeniyet dediğin tek dişi kalmış canavar.’
    Oysa genç Cumhuriyetin en büyük hedefi Atatürk ilkeleri doğrultusunda muasır medeniyete erişmek. Cumhuriyetin İstiklal Marşıyla hedefi zıtlaşıyordu .
    Vatan için ölmenin övgüsünü yapan hamasi manzumelerde sürü sepetti. Sadece Tevfik Fikret 100 yıl önce bunun tersini yazmıştı .
    Vatan senden hayat umar
    Sen yaşarsan o canlanır
    Vatan için ölmek te var.
    Fakat borcun yaşamaktır.
    Tevfik Fikret’ten 50 yıl sonra da Orhan Veli vatan için adıyla şu üç mısrayı yazıyor.
    Neler yapmadık bu vatan için
    Kimimiz öldük
    Kimimiz nutuk söyledik.
    Carlo Levin’in ünlü eseri bir eseri var, ‘İsa bu köye uğramadı’ diye. Elbette 57 İslam ülkesinde böyle bir şey yazılamaz ama ‘akıl ve hukuk bu ülkeye uğramadı’ diye yazılması da bizi rahatsız etmeli. 180 ülke arasında 149. olmaktan kurtulmalıyız.
    Cumhuriyete layık olmak yüksek standartlara sahip olmakla eşit.