23 Kasım 2024 Cumartesi
Cumhuriyet Halk Partesi Edirne Belediye Başkan Aday Adayı Şükrü Ciravoğlu, birlikte seçim çalışmaları yaptığı CHP’li arkadaşlarıyla dün Hudut Gazetesi’ni ziyaret etti. Ciravoğlu konuşmasında, “Onurlu bir şekilde göreve talip olduk. Önce partimiz, sonra da vatandaşımız bize teveccüh gösterirse bu yolda yürümeye devam edeceğiz” dedi.
Belediye Başkan Aday Adayı Şükrü Ciravoğlu, seçim çalışmalarına katılan çalışma arkadaşlarından Namık Kemal Döleneken, Engin Çoğal, İsmail Bilgi, Ahmet Ürek, Ergin Polat, Saadettin Yaşa ile birlikte Hudut Gazetesi’ne de konuk oldu. Genel siyasi konuların değerlendirildiği ziyaret esnasında, Hudut Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Mehmet Şeleci ve Gazeteci Gönül Uyanıktır ile sohbet eden Ciravoğlu, “Edirne için bir vizyon ortaya koyduk” diyerek aday adaylığına ilişkin şu ifadelerde bulundu:
“Edirne için bir vizyon ortaya koyduk. Şöyle ki, birincisi sağlıklı ve çağdaş bir toplum, ikincisi kaliteli yaşam, üçün-cüsü de yönetimde demokrasi. Bütün program ve projelerimizi bu üç başlık altında toplamamız olanaklı. Tamamen bu vizyon üzerine yürüyeceğiz ama bunun oluşması için de, olmazsa olmaz üç tane önemli kriter var. Mutlak surette uymamız gereken. Bunlardan birincisi bilim, ikincisi etik, üçüncüsü hukuk. Bunlar olmadığı zaman da hiçbir şeyin olması olanaklı değil. Bu da nasıl bir anlayışa sahibi olduğumuzu göstermesi bakımından aşağı yukarı yönümüzün ve yolumuzun bir özeti.
Bu konuda söylenebilecek olan bütün konular, projeler, çalışmalar, bakış açıları. Bunların hepsi bu ana başlık altında toplanabilir. Bunların doğrultusunda yürümek için onurlu bir şekilde göreve talip olduk. Önce partimiz, sonra da vatandaşımız bize teveccüh gösterirse bu yolda yürümeye devam edeceğiz.”
DÖLENEKEN: BELEDİYE BAŞKANLARININ HAYALLERİ OLUR
Ziyarette bulunan Şehir Plancısı Namık Kemal Döleneken de Şükrü Ciravoğlu’nun sözlerine atıfta bulunarak, “Şükrü beyin bu konuşması şaşırtıcı derecede hoşuma gitti. Şundan dolayı, genelde bizde klasik bir aday psikolojisi vardır. Aynı şekilde seçmen de aynı psikolojiye uyar. Vatandaş ‘Projeni söyle projen nedir?’ der. Aday da başlar, ‘alt üst geçit yapacağım, raylı sistem getireceğim’ diye sıralar, bunları da proje diye söyler. Aslında proje ciddi bir iştir” diyerek şöyle konuştu:
“Yani belediye başkanlarının hayalleri olur, belediye başkanlığı vizyonları olur. Yani şehirle ilgili düşünceleri olur. Bunların proje haline gelip gelemeyeceği ya da hangi tür bir proje haline geleceği ancak uzmanlarla, bir tane uzmanla da değil, çok sayıda uzmanın çalışmasıyla doğru iş yapabilirsiniz. Ne yazık ki Türkiye’de hala seçmen de adaylar da, ‘ya battı çıktı, yapmamız lazım. Trafik çok sıkışıyor diyen, otopark yapmak lazım diyen var. Bunların çoğu da yanlış. Yani doğru çözüm değil ama bunun doğrusunun ne olduğunu ancak dediğim gibi bunu benim tek başıma da söylememin bir değeri yok. Hakikaten oturup ciddi çalışmak lazım.
Edirne’nin çok ciddi sorunları var, yaşıyoruz, biliyoruz. Yani bu sorunların doğru çözümü nedir? Bunu ancak ciddi bir ekiple yani sadece belediye içindeki ve dışındaki uzmanlarla belki Edirne dışından uzmanlardan da destek alıp yapmak lazım. Bunu yapan başaran şehirler böyle başarıyor. Doğru ekipler doğru insanlarla çalışıyor. Doğru düşünceleri alıyor, kendisi kullanıyor. O yüzden de Şükrü bey’in bu yaklaşımı bana göre çok anlamlı. Yani hayalleri var, düşünceler var, vizyonu var.
Adaylar, ciddi uzmanlık isteyen işlerde öyle hayali projelerle çıkmasınlar, düşüncelerini, hayallerini söylesinler. Bu konuda sıkıntı var, biz o sıkıntıları olmamasını istiyoruz desinler. Ha nasıl olacağını da uzmanlar onlara söyler. Sonra bütçe var, teknik var işte şehrin kapasitesi var…
Edirne tarihi bir kent. Bu tarihi kentte yeni cadde açamazsınız. Bu tarihi kentin merkezine otoparklar yapamazsınız. Dünyada da yapılan otoparkları yıkıyorlar. Çünkü amaç şehrim merkezine az araç getirmek, daha çok araç çekmek değil. Bu sorunun çözümü, daha çok otopark yapmak değil. Her yaptığınız yenisini getirecek. İstanbul’un köprüleri gibi. Buradaki çözüm aslında radikal bir şekilde merkezi giren vasıta sayısını azaltmaktır”