DOLAR 39,8077 -0.07%
EURO 47,0427 -0.08%
ALTIN 4.279,820,10
BIST 10.268,361,87%
BITCOIN 42888701,00%
Edirne
29°

AÇIK

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

Mehmet ŞELECİ

Mehmet ŞELECİ

02 Temmuz 2025 Çarşamba

Sarayiçi’nde İBB Kent Orkestrası rüzgarı!

Sarayiçi’nde İBB Kent Orkestrası rüzgarı!
0

BEĞENDİM

ABONE OL

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kent Orkestrası’nın Sarayiçi Konser Alanı’nda verdiği konser büyük ilgi gördü. Konser sonrası Sarayiçi’ni gezen Belediye Başkanı Filiz Gencan Akın, vatandaşlarla ve esnafla görüştü.


UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi’nde yer alan ve Edirne Belediyesi organizasyonuyla düzenlenen 664. Kırkpınar Yağlı Güreşleri Festivali, müzik, dans ve eğlenceyle iç içe geçen etkinlikleriyle tüm coşkusuyla sürüyor.


Festivalin ikinci gününde, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kent Orkestrası’nın Sarayiçi Konser Alanı’nda verdiği konser, Edirne Belediye Başkanı Av. Filiz Gencan Akın’ın ev sahipliğinde unutulmaz bir akşama dönüştü.

Edirne Belediyesi organizasyonuyla düzenlenen konser, klasik eserlerin yanı sıra farklı kültürlerin sevilen parçalarına uzanan geniş repertuarıyla dinleyicilere adeta bir müzik şöleni sundu. Sarayiçi’nin tarihi atmosferinde yankılanan ezgiler, festivale gelen misafirlerin coşkusunu daha da artırdı.


BAŞKAN GENCAN AKIN SARAYİÇİ’NDE ESNAF VE VATANDAŞLARLA
Edirne Belediye Başkanı Av. Filiz Gencan Akın, konserin ardından Sarayiçi alanını gezerek esnaflarla ve vatandaşlarla bir araya geldi. Halkın ilgisini gören Başkan Gencan Akın, Edirneliler ve şehre gelen konuklarla bol bol sohbet edip hatıra fotoğrafı çektirdi.


Kırkpınar coşkusunu alanın dört bir yanında vatandaşlarla paylaşan Başkan Gencan Akın, esnafa da hayırlı işler temennisinde bulundu.

Edirnelilere müzik ziyafeti yaşatan İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kent Orkestrası’na teşekkürlerini ileten Başkan Gencan Akın, yaptığı açıklamada “Sanatın birleştirici gücünü Kırkpınar ruhuyla buluşturduğumuz bu özel gecede, bizleri müziğin evrensel diliyle buluşturan İBB Kent Orkestrası’na gönülden teşekkür ediyorum. Edirne’mize yakışan bu güzellikleri hep birlikte yaşamaya devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı.

Devamını Oku

Saç Dökülmesinde Devrim: En Yeni Teknolojiler

Saç Dökülmesinde Devrim: En Yeni Teknolojiler
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Ankara saç dökülmesi tedavisi ile artık saçların dökülmesi sorun olmaktan çıkıyor. Böyle durumlarda yeni nesil tedavi yöntemleri ile saçlar daha bakımlı ve gür şekilde kendini yenileyebiliyor. Bazen ilaç tedavisi bazen saç ekim yöntemleri ile saç estetiğine yeniden kavuşmak mümkün olabiliyor. Saç dökülmesi konusunda özellikle uzman kliniklerden hizmet almak gerekiyor.

Saç Dökülmesi Tedavisi

Saç dökülmesi tedavileri genelde saçın neden döküldüğüne bağlı olarak belirlenmektedir. Böyle durumlarda Ankara saç dökülmesi tedavisi için bu alanda prestijli kliniklerden hizmet almak mümkündür. Bazen mevsimlik olsa da bazen sağlık problemlerinden dolayı dökülmeler yaşanabilmektedir. Ancak her durumda açılan saç bölgelerine gerekli müdahaleler yapılabilmektedir.

Saç Dökülmesi Neden Olur?

Saçların dökülmesi kişiden kişiye değişen bir durumdur. Hem nedenleri hem de dökülme şiddeti değişebilmektedir. Ancak Ankara saç dökülmesi tedavi yöntemlerinden birini uygulayabilmek için mutlaka saç dökülmesine neden olan durumu saptayabilmek gerekir. En bilinen nedenler arasında şunları saymak mümkündür:

  • Çok yoğun stres ve üzüntü yaşanması
  • Yetersiz ve dengesiz beslenme
  • Gereli mineral ve vitaminlerin eksik olması
  • Kronik hastalıklar için kullanılan ilaçların yan etkileri
  • Saç bakımına önem vermemek
  • Genetik özellikler

Saç Dökülmesi Tedavi Edilebilir mi?      

Kadınların ve erkeklerin sık sık yaşadığı saç dökülmeleri tedavi edilebilecek bir sorundur. Böyle durumlarda kişiler Ankara saç dökülmesi tedavisi için bu alanda hizmet veren kliniklere başvurabilirler. İlaçla, PRP ya da mezoterapi gibi yöntemlerle tedavisi yapılabilmektedir. Aynı zamanda saç ekim tedavisi uygulamaları da kişilerin sorunlarına çözüm olmaktadır.

Ankara’da Saç Ekimi Tedavisi

Saç ekimi kişilerin baş bölgesinin üst, yan ya da arka kısımlarında tamamen dökülerek kel kalan alanlara uygulanan bir yöntemdir. Yoğun dökülmeler karşısında Ankara saç ekimi kliniklerine başvurarak seyrelen saç bölgelerine saç ekimi yaptırmak mümkündür. Genelde FUE saç ekim yöntemi yaygın olarak tercih edilmektedir. Bu yöntem çok hızlı sonuç alınabildiği için tercih edilen bir yöntemdir.

Bunun yanında FUT yöntemi yönteminde ise tek seferde daha fazla saç kökü nakledildiği için tercih edilmektedir. Kısa sürede tamamlandığı için avantajlıdır. Özellikle Ankara saç ekimi merkezlerinde çokça tercih edilen bir yöntemdir. Bununla birlikte iyileşme süreci diğer yöntemlere göre daha hızlı olabilir. Çok tercih edilen saç ekim yöntemleri arasında DHI ve Safir FUE yöntemleri de bulunmaktadır.

Saç Ekimi Nasıl Yapılır? Kimler İçin Uygundur? Ne Kadar Sürer?

Saç ekim uygulamalarında genelde kişilerin öncelikle bu işlemi yapacak uzmanla görüşmesi gerekir. Ön görüşme sırasında hem işlem yapılacak hem de donör olacak bölge belirlenir. Bununla birlikte kişilere Ankara saç ekimi kliniklerinde ekim işlemlerinde lokal anestezi uygulanmaktadır. 18 yaş üzerinde olup sağlık durumu elverişli olan herkes bu işlemden yararlanabilmektedir.

Saç Ekimi Sonrası Saçlar Ne Zaman Uzar?

Saç ekim işleminde süreç kişiden kişiye değişebilir. Aynı zamanda uygulanan teknik de önemli noktalar arasındadır. Genel olarak saç ekimi Ankara kliniklerinde yeni nesil yöntemler uygulanmaktadır. Bu yöntemler arasında FUT, FUE, DHI ve Safir FUE gibi seçenekler oldukça tercih edilmektedir.

İşlem sonrasında sonuç almak içini se kişilerin bir süre beklemesi gerekebilir. Ortalama olarak 8 haftaya kadar ilk etkileri görmek mümkün olur. Bununla birlikte saç ekimi Ankara kliniklerinin verdiği hizmetin kalitesi her zaman önemli noktalardandır.  Tam sonuçlarını görmek için ise 3 ay ile 6 ay arasında bir süre geçmesi gerekir.

Bununla birlikte tedavi süreci hem dökülme seviyesine hem de yönteme göre değişen bir durumdur. Bunun için saç ekimi Ankara tedavisi öncesinde kişinin uzman doktoru ile detaylı görüşme yapması önerilmektedir.

Devamını Oku

2 Temmuz 2025 Çarşamba Hudut Gazetesi

2 Temmuz 2025 Çarşamba Hudut Gazetesi
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Devamını Oku

Nöbetçi Eczaneler

Nöbetçi Eczaneler
0

BEĞENDİM

ABONE OL
Devamını Oku

Edirne neden az güreşçi çıkarıyor?

Edirne neden az güreşçi çıkarıyor?
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Edirne’nin 664. Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nde tüm kategorilerde sadece 16 güreşçi ve prestijli Başpehlivan kategorisinde ise sıfır temsil edileceği, bu tablonun Edirne’nin yağlı güreşle tarihi bağını yeterince değerlendiremediğini gösterdiği ileri sürüldü.
Kırkpınar Oil Wrestling Edirne, Kırkpınar Güreşleri öncesi oldukça önemli bir analizi kamuoyu ile paylaştı. “664. Kırkpınar Yağlı Güreş Festivali’ne katılan Edirneli güreşçilerin azlığı, eğitim altyapısı, antrenör kalitesi ve Trakya Üniversitesi’nin desteği üzerine eleştirel bir analiz!” başlığı ile “Edirne Neden Kırkpınar Yağlı Güreş Festivali’nde Bu Kadar Az Güreşçi Çıkarıyor?” sorusunun yöneltildiği çalışmada şunlara yer verildi:
“664. Kırkpınar Yağlı Güreş Festivali, 30 Haziran – 6 Temmuz 2025 tarihlerinde Edirne’de düzenleniyor ve Türk kültürel mirasının temel taşlarından biri olarak UNESCO’nun Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi’nde yer alıyor. Geleneksel Türk yağlı güreşinin merkezi olan Edirne’nin, üst düzey pehlivanlar yetiştirmesi beklenir. Ancak, veriler, farklı güreş kategorilerinde (boylarda) Edirneli güreşçilerin “çarpıcı” derecede az olduğunu ortaya koyuyor. Yüzlerce katılımcı arasında sadece 16 Edirneli güreşçinin yer alması, bu tarihi merkezde yağlı güreşin durumuna dair ciddi sorular doğuruyor. Bu azlık, Edirne Belediyesinin yeterli önemi vermemesi, yerel eğitim altyapısı, antrenör kalitesi, kurumsal destek ve sosyo-kültürel faktörlerin eleştirel bir şekilde incelenmesini gerektiriyor.


Veriler, 664. Kırkpınar’da Edirneli güreşçilerin katılımını şu şekilde gösteriyor:

  • Başpehlivan: 40 katılımcı arasında 0
  • Başaltı: 64 katılımcı arasında 1 (Serkan Üğdüler)
  • Büyük Orta: 64 katılımcı arasında 1 (Atakan Makas)
  • Küçük Orta Büyük: 64 katılımcı arasında 2 (Emrah Kaya, Abdulbaki Kara)
  • Küçük Orta Küçük: 66 katılımcı arasında 3 (Cenk Akpınar, Yiğit Kartal, Emre Ertan)
  • Deste Büyük: 67 katılımcı arasında 3 (Alperen Düzenci, Erol Kartal, İsmail Ayaz)
  • Deste Orta: 64 katılımcı arasında 0
  • Deste Küçük: 65 katılımcı arasında 3 (Teyfik Gülter, Burak Altıok, Bayram Gümüşdağ)
  • Ayak: 67 katılımcı arasında 1 (Ceyhun Zımba)
  • Tozkoparan: 69 katılımcı arasında 1 (Erkan Makas)
  • Teşvik 2: 49 katılımcı arasında 3 (Ahmet Çiftçi, Aydıncan Gümüşdağ, Burak Kızıltıoprak)
  • Teşvik 1: 49 katılımcı arasında 1 (Gökdeniz Tezgider)
  • Minik 2: 49 katılımcı arasında 0
  • Minik 1: 49 katılımcı arasında 0
    Toplam kategori sayısı: 14
    Toplam Edirneli güreşçi sayısı: 19
    En fazla Edirneli katılımcının olduğu kategoriler: Küçük Orta Küçük, Deste Büyük, Deste Küçük, Teşvik 2 (her birinde 3 güreşçi)
    Edirneli katılımcının olmadığı kategoriler: Başpehlivan, Deste Orta, Minik 2, Minik 1
    Bu dağılım, özellikle Başpehlivan kategorisinde (0 katılımcı) ve bazı alt kategorilerde sıfır veya az temsil ile ciddi bir eksikliği gösteriyor. Toplam 16 Edirneli güreşçi, yüzlerce katılımcının küçük bir kısmını oluşturuyor ve bu Edirne gibi yağlı güreşin Kabe’si olarak adlandırılan şehir için endişe verici bir durumdur.
    Edirne Neden Bu Kadar Az Güreşçi Çıkarıyor?
    Edirneli güreşçi sayısının az olmasının birkaç olası nedeni var:
  1. Eğitim Altyapısının Yetersizliği
    Edirne, Kırkpınar’a ev sahipliği yapmasına rağmen, yağlı güreşe özel modern eğitim tesislerinden yoksundur. Geleneksel yağlı güreş, açık alanlarda antrenman, zeytinyağına erişim ve kispet (deri güreş şortu) gibi özel ekipmanların bakım ve saklama olanaklarını gerektirir. Sarayiçi Er Meydanı, festival için tarihi bir mekan olsa da yıl boyu eğitim merkezi olarak kullanılmıyor. Edirne’de özel, iyi donanımlı eğitim merkezlerinin eksikliği, yerel yeteneklerin gelişimini engelleyebileceğini de düşünmek gerekir. Bu tür tesislere sürekli erişim olmadan, hevesli güreşçiler etkili bir şekilde antrenman yapmakta zorlanabilir; bu durum, son yıllarda çok sayıda Başpehlivan (ör. Yusuf Can Zeybek, Ali Gürbüz) çıkaran Antalya gibi bölgelerle kıyaslandığında belirginleşmektedir.
  2. Antrenör Kalitesi ve Sayısı
    Edirne’deki antrenörlerin kalitesi kritik bir sorun. Yağlı güreş, elense, paça kazık, künde gibi özel teknikler ve kaygan, yağlı koşullara uygun fiziksel hazırlık gerektiren oldukça teknik bir spor. Edirne’nin köklü yağlı güreş geleneği olsa da yerel antrenörlerin modern eğitim metodolojilerine sahip olup olmadığı veya tutarlı, yüksek seviyeli eğitim verecek kaynaklara erişimi olup olmadığını olsa da yararlanıp yararlanmadığını bilmiyoruz. Sporun usta-çırak geleneğine, siyasete de dayanması, yenilikleri kısıtlayabilir; güncel olmayan antrenörler, bilgi eksikliğinden sadece belirli teknikler veya güç ve kondisyon çalışmalarına yeterli önem verilmemesi, Edirneli güreşçileri dezavantajlı konuma düşürür. Ayrıca, Edirne’de aktif antrenör sayısının az olmasımuhtemelen maddi teşviklerin veya kurumsal desteğin eksikliği nedeniyleeğitilen güreşçi sayısını sınırlayabilir.
  3. Trakya Üniversitesi’nden Sınırlı Destek
    Edirne’de bulunan Trakya Üniversitesi’nin Spor Bilimleri Fakültesi, teorik olarak yağlı güreşe akademik programlar, araştırmalar veya eğitim ortaklıklarıyla destek sağlayabilir. Üniversite ile işbirliği sağlanarak yerel güreşçilere biyomekanik araştırmalar, beslenme planları veya eğitim kampları gibi özel programlarla destek sunulmalıdır. Serbest güreş gibi modern sporlar dünya genelinde üniversite destekli programlardan faydalanırken, geleneksel yağlı güreş akademik ortamlarda öncelikli olmayabilir. Lakin bunun yapılması gerekir.
  4. Sosyo-Kültürel ve Ekonomik Faktörler
    Edirneli güreşçi katılımındaki düşüş, daha geniş sosyo-kültürel değişimlerden de kaynaklanabileceğini düşünüyoruz. Yağlı güreş, kültürel olarak önemli olmasına rağmen, fiziksel olarak zorlayıcı ve modern sporlara veya diğer kariyer yollarına kıyasla maddi getirisi düşük bir uğraş. Edirne’deki genç sporcular, daha kazançlı veya küresel olarak tanınan futbol veya basketbol gibi sporlara yönelebilir; bu sporlar daha iyi altyapı ve sponsorluk fırsatları sunar.
  5. Diğer Bölgelerden Gelen Rekabet
    Antalya gibi diğer bölgelerden gelen güreşçilerin hakimiyeti, güreş gelişiminde bölgesel bir eşitsizliği gösteriyor. 2014’ten bu yana, Başpehlivan unvanlarının çoğu Antalya yerlilerine (birkaç istisna hariç) gitti. Bu, Antalya’nın daha deneyimli antrenörler, bilim ile kurulan Belediye Spor Kulüpleri, daha iyi tesisler ve güçlü topluluk desteğiyle daha iyi bir eğitim ekosistemine sahip olduğunu gösteriyor.
    Eğitim Tesisleri ve Antrenörler Yeterli mi?
    Edirne’deki eğitim tesislerinin ve antrenörlerin yeterliliği sorgulanabilir. Kırkpınar’a ev sahipliği yapmasına rağmen, Edirne’de yıl boyu hizmet veren yüksek kaliteli eğitim merkezlerinin eksikliği muhtemel bir engel. Sarayiçi Er Meydanı festival sırasında kullanılıyor, ancak yıl boyu eğitim merkezi değil. Yağlı güreş eğitimi, sadece fiziksel alan değil, aynı zamanda yağ, özel ekipmanlar ve sporun benzersiz taleplerini anlayan deneyimli, bilimle çalışan antrenörler gerektirir. Bunlar olmadan, Edirneli güreşçiler dezavantajlı konumda.
    Antrenör kalitesi de bir başka sorun. Geleneksel usta-çırak sistemi kültürel olarak zengin olsa da güç antrenmanları, sakatlık önleme veya taktik analiz gibi modern spor bilimini içermeyebilir. Edirne’deki antrenörler çağdaş eğitim yöntemlerine maruz kalmamışsa Kırkpınar’ın yüksek rekabet yoğunluğuna, özellikle Başpehlivan kategorisine (Edirneli güreşçilerin bulunmadığı) hazırlık yapmakta zorlanmaktadırlar.
    Edirne Yağlı Güreşi için İyileştirme Önerileri
    Edirneli güreşçi sayısının azlığını gidermek için şu adımlar atılabilir:
  • Eğitim Tesislerine Yatırım: Edirne, yıl boyu açık alanlar, yağ ve ekipman erişimi sunan özel yağlı güreş eğitim merkezlerine ihtiyaç duyuyor. Edirne Belediyesi, özel sponsorlar veya Gençlik ve Spor Bakanlığı ile ortaklık kurarak bu tür tesisleri finanse edebilir.
  • Antrenörlerin Modernizasyonu: Antrenörler, güç kondisyonu, beslenme ve sakatlık önleme gibi modern spor bilimlerinde eğitim almalı, böylece güreşçileri yüksek seviyeli rekabete daha iyi hazırlayabilir.
  • Trakya Üniversitesi ile İş birliği: Üniversite, yağlı güreşe yönelik bir program başlatabilir, burslar, araştırmalar ve eğitim kampları sunarak yerel yetenekleri destekleyebilir.
  • Taban Programlarının Artırılması: Genç sporcuları yağlı güreşle tanıştıran toplum temelli girişimler, özellikle Minik ve Teşvik kategorilerinde katılımı artırabilir; bu kategorilerde Edirne şu anda minimal temsil ediliyor.
  • Kırkpınar’ın Prestijinden Yararlanma: Edirne, Kırkpınar’ın ev sahibi olarak statüsünü kullanarak finansman ve yetenek çekmeli, yatırım ve başarı döngüsü yaratmalıdır.
    Sonuç

664’ncü Kırkpınar Yağlı Güreş Festivali’nde Edirneli güreşçilerin azlığı, eğitim altyapısı, antrenör kalitesi ve kurumsal destekteki sistemik sorunları yansıtıyor. Tüm kategorilerde sadece 16 güreşçi ve prestijli Başpehlivan kategorisinde sıfır temsil, Edirne’nin yağlı güreşle tarihi bağını yeterince değerlendiremediğini gösteriyor. Modern eğitim tesislerinin eksikliği, muhtemelen güncel olmayan antrenör yöntemleri ve Trakya Üniversitesi’nin minimal katılımı önemli engeller. Sosyo-kültürel değişimler ve Antalya gibi bölgelerden gelen rekabet bu sorunu daha da derinleştiriyor. Edirne’nin güreş mirasını yeniden canlandırmak için belediye, üniversite ve yerel topluluğun tesislere yatırım yapması, antrenörleri çağdaş ve sürekli eğitimler alması ve yeni nesil pehlivanlara ilham vermesi gerekiyor. Ancak bu şekilde Edirne, Türk yağlı güreşinde hak ettiği yere geri dönebilir.”

    Devamını Oku