Olgay GÜLER
TÜRK-İŞ Edirne İl Başkanı Zeki Şişko, kamuda görevli 600 bin işçiyi ilgilendiren toplu sözleşme görüşmelerinde, geçtiğimiz hafta hükümet tarafından verilen ikinci teklifin kabul edilebilir olmadığını belirtti.
Kamuda görevli 600 bin işçiyi ilgilendiren toplu sözleşme görüşmelerinde hükümetin ikinci zam teklifi geçtiğimiz hafta açıklandı. 2025’in ilk yarısı için yüzde 17, ikinci yarısı için yüzde 10 zam önerildi. 2026 yılı teklifi ise değişmedi. Yapılan teklif, işçi kanadını yine tatmin etmezken, TÜRK-İŞ Edirne İl Başkanlığı tarafından, basın açıklaması gerçekleştirildi. Saraçlar Caddesi’nde gerçekleştirilen açıklamayı TÜRK-İŞ İl Başkanı Zeki Şişko okudu.
‘KABUL EDİLEBİLECEK BİR TEKLİF SUNULMADI’
Şişko, kamuda çalışan işçiler olarak 2025 yılı toplu iş sözleşme sürecinde ücret artışları ve hakları için verdikleri mücadeleden asla vazgeçmeyeceklerini her fırsatta dile getirdiklerini söyleyerek, “Geçtiğimiz hafta, 81 ilde iş yerlerimizin önünde bildirilerimizi okuduk. Uyardık, çağrıda bulunduk. Dedik ki: “Geçim derdi büyüdü, bu teklif toplu sözleşme değil, toplu oyalamadır. İşçiyi, emekçiyi açlığa mahkum etmektir” Ve bugün, eylem planımız doğrultusunda bir adım daha atıyoruz: Alanlardayız, meydanlardayız. Kitlesel olarak sesimizi yükselteceğiz. Fakat görüyoruz ki ne bizi duyan olmuş, ne de halkın gerçekleriyle yüzleşen. Hükümet geçtiğimiz hafta cuma günü yapılan toplantıda bizlere yine geçim şartlarına uygun olan, kabul edilebilecek bir teklif sunmamıştır. Hatta öyle bir teklif ki işçinin emeği adeta yok sayılmıştır. Bize reva görülen ücret tüm ülkede işçi kitlemiz ve kamuoyu tarafından üzüntüyle karşılanmıştır” dedi.
‘AÇ KALAN BİZİZ’
Ülkedeki çalışan işçilerin görmezden gelindiğini dile getiren Şişko, “Taleplerimiz duyulana kadar, haklarımız teslim edilene kadar, Emek mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz. İşte bu yüzden artık sokaktayız, meydanlardayız, alanlardayız. Geçinemiyoruz, zordayız. Eylemse eylem, grevse grev. Meydanlarda mı yatacağız yatarız, aç mı kalacağız kalırız. Zaten çalışan biziz, zaten aç kalan biziz. İşçiyiz biz işçi. Hakkımızı alana kadar, direne direne kazanacağız” diye konuştu.
‘ADİL BİR ÜCRET, GÜVENLİ BİR GELECEK İSTİYORUZ ‘
TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamlarıyla halkın yaşadığı gerçekler arasında da dağlar kadar fark olduğunu söyleyen Şişko, “TÜİK hala ‘güzel havalardan’ bahsediyor. Biz emekçiler pazarda, manavda, sokakta gerçek enflasyonu yaşıyoruz. Açıkladığınız veriler bu yangını ne söndürebilir, ne de gizleyebilir. Pazardan eli boş dönen emekçi TÜİK’in verilerine değil, cebindeki üç kuruşa bakarak yaşamaya çalışıyor. Gerçekleri görmek istiyorsanız TÜİK’in raporlarına değil, işçinin boş tenceresine bakın. Ülkemizde vergi yükü işçinin emekçinin sırtına bindirilmiş. Maaşlarımız daha cebimize girmeden yüzde 27’si eriyor. Az kazanandan çok vergi alan bir sistemde adaletten söz edilemez. Yanlış hesaplarınızın faturasını biz emekçilere ödetemezsiniz. Çıkıp bir sokağa bakın, çarşıya pazara bakın. Sadaka değil, hakkımızı istiyoruz. Kuru vaat değil, toplu sözleşme hakkı istiyoruz. Adil bir ücret, güvenli bir gelecek istiyoruz. Onurlu bir yaşam talebimizden geri adım atmayacağız. Emeğimizi yok sayanlar işçinin sesini duyana kadar susmayacağız. Sokaklardayız, meydanlardayız, alanlardayız” şeklinde konuştu.