BÜTÜNSEL ALGI
FİZİKİ KONULARA, DÜŞÜNCE GÜCÜMÜZLE, BÜTÜNSEL BAKABİLİRSEK, GERÇEĞİ GÖRMEYE BAŞLARIZ. Aksi hali ise, bakıp gördüğünü sanarak, sanı alemine kanıp, BAKTIĞINI GÖRMEDEN, KÖR KÖR YAŞAMAKTIR!..
Bakmakla, görmek arasında ki fark buradan gelir!..
“Bütünsel bakış açısı” nı, yani, “BAKTIĞIMIZI GÖRMEYİ” daha çocukluktan itibaren, doğa ve tabiat varlıkları bize en güzel ve kolay şekliyle öğretir.
ŞÖYLE Kİ:
“Gökyüzünde BULUTLARA bakarız, SU yüklüdür, bulutta ki o su YAĞMUR olur, serpilerek, DAMLA damla, yumuşacık, zarar vermeden, TOPRAK düşer. Toprakta o suyun bereketini bekleyen, nice insanlar, tarlalar, bağlar, bostanlar, bitkiler, ağaçlar, hayvanlar o su ile HAYAT BULURLAR.”
Gerçekleşen bu mucizeleri, biraz ruhtan düşünce emeğiyle, yukarda yazıldığı gibi BÜTÜNSEL BAKTIĞIMIZDA, OLANIN GERÇEKLİĞİNİ DAHA İYİ GÖRMÜŞ OLUR ve Yağmura “SU” deyip geçiştirmez, gözümüzün, idrakimizin önünde olup, gidenlerin TÜMÜNE, “YARATAN VE YAŞATAN'IN RAHMETİ” deriz!..
Kuran'ı Kerim. Sure 5/Ayet 60:
Yoksa onlar cahiliye idaresini mi arıyorlar? İyi anlayan bir topluma göre, hükümranlığı Allah'tan daha güzel kim vardır?