Valiler Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde
Valiler Toplantısı için başkent Ankara’da bulunan Edirne Valisi Yunus Sezer, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın teşrifleriyle Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde düzenlenen “Valiler Buluşması” programına katıldı…
Valiler Toplantısı için başkent Ankara’da bulunan Edirne Valisi Yunus Sezer, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın teşrifleriyle Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde düzenlenen “Valiler Buluşması” programına katıldı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde gerçekleştirilen Valiler Buluşması kapsamında İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ve 81 il valisini kabul etti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya 81 il valisine hitaben konuşma gerçekleştirdi.
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, milletin evi Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde bulunmaktan duyduğu mutluluğu dile getirdi ve özetle şöyle konuştu:
“Köklü devlet geleneğimiz; adalet, merhamet ve ahlak temelleriyle tüm insanlığa umut olan, güçlü bir yönetim anlayışıyla varlığını sürdürmektir. Çağları aşan bu kadim miras, milletimizin varlık nedeni olmuş ve dünya tarihinde silinmez izler bırakmıştır. Bu topraklarda, Anadolu’dan Balkanlar’a fetihlerle ilerleyen, İstanbul surlarında sancağımızı dalgalandıran, Trablusgarp’tan Sakarya’ya vatan müdafaasında cenk eden, tarihin akışını değiştiren, nice büyük devlet adamları yetişmiştir.”
MAHKEME, KADIYA MÜLK DEĞİL
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, valilerin şehirlerden önce, gönüllerde iz bırakması gerektiğini söyledi ve şunları ekledi:
“Bir yavrumuzun güvenle okuluna gitmesi, bir esnafımızın kepengini huzurla açması sizin derdinizdir. Bir yetimin hırkasındaki sökük, bir şehit anasının döktüğü göz yaşı, sobası yanmayan bir hane, sizin derdinizdir, sizin sorumluluğunuzdur. Sayın Cumhurbaşkanımızın da ifade ettikleri üzere: ‘Sizden yardım isteyen herkesin çözebildiğinizin derdini çözerek, bu mümkün değilse gönlünü alarak yanınızdan tebessümle ayrılmasını temin edemiyorsanız, yanlış yerde bulunduğunuzu bilmelisiniz.’ Görev yaptığınız müddetçe hedefiniz ‘İyi ki bu valimiz var. Biz ondan razıyız, Allah da ondan razı olsun’ dedirtmek olmalıdır. Ne diyordu merhum Abdurrahim Karakoç: ‘Ömür dediğiniz nedir? Üç gün hilâl, üç gün bedir. Haftaya boş kalır sedir. Say bir karış, say bir adım, Geçti gitti, anlamadım…’ Valilerimiz, ‘Mahkeme, kadıya mülk değil’ anlayışıyla hareket etmeli, görev ve sorumluluğunu, milletimizin duasını kazanmak için yerine getirmelidir.”
“TÜRKİYE, UMUDUN ADIDIR”
Valiler Buluşması vesilesiyle 81 ildeki vatandaşların tamamına selam, sevgi, ve muhabbetlerini ileten Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Valiler Toplantısının ülkemiz, milletimiz, şehirlerimiz için hayırlı neticelere vesile olmasını temenni ediyorum. Sözlerimin hemen başında sizlerle birlikte bütün ilçelerimizde fedakârca görev yapan mülki idare amirlerimizin “10 Ocak İdareciler Gününü” şimdiden tebrik ediyorum. Valilerimize, vali yardımcılarımıza ve kaymakamlarımıza bugüne kadarki hizmetleri için ülkem ve milletim adına teşekkür ediyor, bundan sonraki vazifelerinde Rabbimden muvaffakiyetler diliyorum. Geleneksel hale gelen valiler buluşmamıza vesile olan İçişleri Bakanımızı ve ekibini de ayrıca kutluyorum. Yine bu vesileyle görevi başında şehit olan veya vefat eden mülki idare amirlerimize Allah’tan rahmet niyaz ediyorum.” dedi.
“ŞEHRİNİN TAMAMINI KUCAKLAYAN VALİLER BİZİM GÖRMEK İSTEDİĞİMİZ İDARECİLERDİR”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ülkemizde ve bölgemizde terörün hiçbir çeşidine yer olmadığını vurguladığı konuşmasında özetle şunları söyledi:
, “Hülasa kerim devlet anlayışımızı hakkıyla tatbik eden, personeline ve vatandaşlarımıza tepeden bakmayan, ilçe, köy ve mahalleleriyle şehrinin tamamını kucaklayan valiler bizim görmek istediğimiz idarecilerdir. Şu anekdota özellikle dikkatinizi çekmek istiyorum: Hazreti Ali efendimiz, Mısır’a atadığı Vali Eşter En Nehai’ye yazdığı mektupta, bakınız hangi nasihatlerde bulunuyor: ‘Bil ki ey Malik! Sen, daha önceki yöneticilerin durumlarına baktığın gibi, insanlar da senin durumuna bakacaktır. Halka karşı merhametli olmayı, sevgi ve iyilikte bulunmayı kendine şiar edin. Kesinlikle onların malını ganimet bilen yırtıcı bir canavar olma. O insanlar iki sınıftır: birincisi; dinde kardeşin, ikincisi ise yaratılışta senin eşindir. İnsanlara, yakınlarına, ailene ve insanlar arasında özel sevgi beslediğin kimselere karşı adaletli davran. Böyle yapmadığın takdirde zulmetmiş olursun. Allah’ın nimetini tahrif eden şeyler içinde, zulümden daha güçlüsü yoktur. Kuşkusuz Allah mazlumların ahını duyandır, zalimleri de gözleyendir. Sana en sevimli gelen şeyler şunlar olsun: Hak hususunda orta yolu tutmak, adaleti herkese yaymak ve halkın rızasını kazanmak… Şüphesiz ki; çoğunluğun öfkesi azınlığın rızasıyla, azınlığın öfkesi de çoğunluğun rızasıyla kaybolup gider.”