PAYİTAHT EDİRNE’YE YÜZYILLARCA HAYAT VEREN MERİÇ TUNCA NEHİRLERİ

Yüzyıllarca Edirne şehrine hayat veren Meriç - Tunca nehirleri giderek faydasızlaştırılıyor.

Yük.Müh Hüseyin ERKİN
DSİ Emekli Bölge Müdür Yardımcısı

Yüzyıllarca Edirne şehrine hayat veren Meriç - Tunca nehirleri giderek faydasızlaştırılıyor. Osmanlı Devleti ve öncesi dönemlerde suyolu taşımacılığı da yapılan bu akarsular Meriç vadisine hayat vermektedir.
Yüzyıla yakın payitahtlık yapmış Edirne kuruluşu Kaleiçi surları dışına taşarak,Tunca nehri iki yakasında konuşlanarak büyümüştür. S çizerek Edirne'yi kucaklayan Tunca Nehri vadisi şehre büyük katma değerler yaratmıştır.
Selimiye Külliyesi'nin hemen yakınına inşa edilen Eski Saray, zamanla ihtiyacı karşılayamaması üzerine Edirne'nin Sarayiçi olarak adlandırılan, Tunca Nehri'nin batı kıyısına, II. Murad'ın saltanatının son yıllarında Yeni Saray (Saray-ı Cedîd-i Âmire) inşa edildi. 19. yüzyıl sonlarına kadar yoğun bir kullanıma sahne olan ve pek çok tarihi olaya tanıklık eden Edirne Sarayı, başta Fatih Sultan Mehmet olmak üzere İmparatorluğun her döneminde ilave ve onarımlarla büyütüldü.
Tunca Nehri, Bulgaristan'dan doğar ve Edirne'den Türkiye sınırlarına girer. Tunca Nehri'nin 12 kilometrelik bölümü Türk-Bulgar sınırını oluşturmaktadır. Meriç Nehri'nin başlıca kollarından olup yüzyıllarca Edirne şehrinin hayat damarı olmuştur.
Tunca'nın kıymetini bilen ceddimiz devlet erkanı yönetim merkezi sarayını da Tunca kıyısına yaparak şehir hızla nehrin iki yakasında gelişmiştir. İki yakanın ulaşımı günümüzde hala ayakta duran ve kullandığımız 7 taş köprüyle sağlanmıştır. Bu köprüler zamanın en ünlü mimarlarınca inşa edilmiştir.
Bir bölümü halen Sağlık Müzesi olarak kullanılan II. Beyazıt Cami ve Külliyesi de Tunca kıyısına inşa edilmiştir. 1960 lı yıllarda Tunca seddeleri inşası sırasında başta Edirne Sarayı alanı olmak üzere köprülerin kıyı bölümleri doldurularak zarar verilmiştir. Şehri bir gerdanlık gibi süsleyen Tunca Seddeleri son yirmibeş yıla kadar bakımlı olan bu seddeler maalesef bakımsız durumdadır.
Tunca Nehri talveg hattı kotu, Meriç Nehri talveg hattı kotundan daha düşüktür. Bu durum nehirlerin hidrolojisi açısından zaman zaman avantaj ve dezavantaj yaratmaktadır. Tunca, Bülbül Adası doğusunda Meriç Nehri ile birleşmektedir.
DSİ de görev yaptığım yıllarda Meriç ve Tunca'nın mansap şartlarında geçicide olsa hidrolik dengesi ve düşük debilerde Tunca seddeleri arasında yatakta su bulunması amacıyla Bülbül Adası batısında Kazanova Seddesi kıyısından yaklaşık 1,5 km lik bir kanal yapılması planlamıştık. Bu kanal sanırım 2009 yılında açıldı.
Lakin daha sonra bu kanalın Meriç Nehri ağzı kısmında kum ocağı işletilmesi ve Müezzinoğlu Köprüsü inşası sırasında kapanmış. Kanalın Tunca Nehri bağlantısı kısmı ise 2022 yılında hızlı tren Tunca Köprüsü inşa çalışmaları sırasında kapatılmıştır. Kanal iş görmez durumda sazlık olmuş durumdadır. Maalesef kanalın nehir bağlantıları tahrip olurken ve sazlık hale gelmesi durumunda ilgili kurumlardan bir müdahale gelip gereği yapılmamıştır.
Daha ilginci Meriç Nehri Bülbül adası kıyısında 2000'li yılların başında ilgili kurumların izni ve denetiminde nehirden kum alınmasına başlanmıştı. Uydu fotolarından da görüleceği gibi 2006 yılında kıyının durumu bu haldeymiş. Daha sonra izin ve ihale aşamaları kamuoyunca bilinmeyen kum çıkarma ve işleme tesisleri alanını büyüterek Meriç Nehri yatağına tecavüz ederek nehrin hidrolik akış dengesine zarar verir duruma gelmiştir. 2012 yılı uydu görüntüsünde Meriç Tunca bağlantı kanalı çalışır durumda. 2023 uydu görüntüsünde kanal bağlantıları kapatılmış, kum çıkarma ve işleme tesisleri kıyı tahribatı ve Meriç Nehri durumu görülmektedir.
Ortalama debisi 25 m3/s olan Tunca Nehri yılda 673 milyon m3 suyu Meriç Nehri'ne aktarmaktadır. Meriç ve Arda nehirlerine göre çok daha az rusubat taşıyan kısmen daha düzenli akışı olan nehirdir. Tunca Nehri'nin 12 km'lik kısmı sınır olmak üzere 40 km'lik kısmı Türk topraklarında olup, Meriç Nehri bağlantı noktasından itibaren Hatipköye kadar olan 20 km'lik yatağı nehir hidroloji ve üzerine yapılacak kauçuk gövdeli regülatörler göz önüne alınarak acilen DSİ tarafından temizlik ve yatak ıslahı yapılmalıdır. Bu sayede hem nehir ve seddelerden rekreasyon yönüyle faydalanılabileceği gibi hem de belediyenin ihtiyacı olan enerjinin büyük bir kısmı buradan sağlanacaktır.
Görünen o ki son yıllarda Karaağaç Bülbül Adası hinterlandında Meriç Nehri ve kıyılarına mühendislik hataları ile dolu uygulamalar yapılarak sisteme zarar verilmekte hem de gereksiz harcamaya sebep olunmaktadır. Halbuki Meriç Arda Tunca Nehirleri Edirne için paha biçilmez değerdedir. Belediye ve yerel yönetim için şehrin ortasından geçen ve gerdanlık gibi seddeleri ile süslenen Tunca Nehri çok önemlidir. Lakin zaman zaman gündeme getirmeme rağmen ürettiğim projelere kimse sahip çıkamadı. Umarım seçimlerden sonra yetkililer bu konuya sahip çıkarlar.