
Mehmet ŞELECİ
Özel Beta İlk Yıllar Gündüz Bakımevi, okul öncesi eğitime yenilikçi bir bakış kazandırmak amacıyla faliyetlerine başladı. Kurucu Temsilcisi Yücel Balkanlı, “Onların sevgiyle, güvenle, ilgiyle büyüyebileceği bir ortam oluşturmak, bu yola çıkarken en temel amacımız oldu” dedi.
Edirne’nin Kurtuluş mahallesi Hilly Otel altındaki modern binasında hizmete başlayan Özel Beta İlk Yıllar Gündüz Bakımevi, çocukların gelişiminde teknoloji, dil ve beceri temelli öğrenmeyi merkeze alan yaklaşımıyla dikkat çekiyor.
Modern çağın gereklerine uygun olarak tasarlanan okulda, çocuklar yalnızca bilgiye değil, öğrenmeyi öğrenme becerisine de sahip oluyor. Beta İlk Yıllar, ulusal okul öncesi eğitim programını uluslararası bir vizyonla bütünleştirerek, çocuklara hem kendi kültürünü tanıyan hem de dünyaya açık birey olma fırsatı sunuyor.
AKAY: HER ÇOCUK BİZİM İÇİN BİRİCİK
Okul Müdürü Azize Gündem Akay, okulun felsefesini şu sözlerle özetledi:
Biz Beta’da her çocuğun kendi potansiyelini keşfetmesini istiyoruz. Öğrenmenin temeline becerileri yerleştiriyor, çocuğun bireysel gelişimini sürekli izliyor ve destekliyoruz. Her çocuk bizim için biricik. Onların gelişim yolculuklarında sadece öğretmenleri değil, birer rehberiz. Amacımız; sorgulayan, düşünen, üretken ve mutlu bireyler yetiştirmek.
Beta İlk Yıllar’da çocuklar; yabancı dil eğitimiyle erken yaşta çoklu dil farkındalığı kazanırken, teknolojiyle desteklenen öğrenme ortamlarında da 21. yüzyıl becerilerini geliştiriyor. Her sınıf, çocukların yaş ve gelişim düzeyine göre yapılandırılmış özel öğrenme alanlarıyla donatıldı.
Edirne’nin yeni eğitim durağı olan Özel Beta İlk Yıllar Gündüz Bakımevi, çocuklara sadece bir kreş değil, hayata güvenle adım atabilecekleri bir başlangıç noktası olmayı hedefliyor.
BALKANLI: ÇOCUKLARIN İYİ HİSSETTİĞİ BİR YUVA OLMAYI HEDEFLİYORUZ
Özel Beta İlk Yıllar Gündüz Bakımevi Kurucu Temsilcisi Yücel Balkanlı
Bugün burada, büyük bir heyecan ve mutlulukla sizlerle bir araya geldik. Kentimizin eğitim hayatına yeni bir soluk getireceğine inandığımız Özel Beta Gündüz Bakım Evi’nin kuruluşunu ve hedeflerini sizlerle paylaşmak istiyoruz.
Çocuklarımız, geleceğimizin en değerli hazineleri. Onların sevgiyle, güvenle, ilgiyle büyüyebileceği bir ortam oluşturmak, bu yola çıkarken en temel amacımız oldu. Beta Gündüz Bakım Evi’nde yalnızca bir bakım hizmeti değil; çocukların fiziksel, duygusal, sosyal ve bilişsel gelişimlerini destekleyen çağdaş bir eğitim anlayışıyla hareket ediyoruz.
Deneyimli eğitim kadromuz, güvenli ve donanımlı fiziki yapımız, her çocuğun bireysel farklılıklarını gözeten yaklaşımımızla; hem ailelerin hem de çocukların kendini “iyi hissettiği” bir yuva olmayı hedefliyoruz.
Bugün sizlerle bir araya gelmemizin amacı, bu yeni eğitim yolculuğumuzu birlikte paylaşmak ve siz değerli basın mensuplarının desteğiyle daha geniş kitlelere ulaşmaktır.
‘TEKNOLOJİ ÖĞRENMENİN DOĞAL BİR PARÇASI’
Bilişim Teknolojileri Öğretmeni İrem Nur Tabanlı, okulun teknolojiye bakışına değinerek,“Teknolojiyi çocuklar için yalnızca bir araç olarak değil, öğrenmenin doğal bir parçası olarak görüyoruz. Artık çocuklar dijital bir dünyaya doğuyorlar ve teknoloji eğitimi ertelenebilecek bir konu olmaktan çıktı. Bu bilinçle, programımızda teknoloji eğitimine okul öncesi dönemde başlıyoruz. Çocuklarımız robotik etkinlikler, bilimsel deneyler ve oyun temelli öğrenme ortamları aracılığıyla teknolojiyi keşfetmeye ve üretmeye başlıyorlar. Etkinliklerde çocuklar yalnızca teknolojiyi kullanan değil, aynı zamanda üreten bireyler haline geliyorlar. Kodlama, problem çözme, analitik düşünme, eleştirel düşünme, yaratıcılık ve iş birliği gibi 21. yüzyıl becerilerini geliştirmeyi hedefliyoruz. Farkımız, teknolojiyi sadece öğretmekle kalmamamız. Biz, çocuklara teknolojiyi sorumlu, üretken ve bilinçli biçimde kullanmayı öğretiyoruz. Yani onları teknolojiyi tüketen değil, şekillendiren bireyler haline getirmeyi amaçlıyoruz. Bilim etkinliklerimizde çocukların merak duygularını destekliyor, gözlem yapma, deneme ve keşfetme süreçleriyle bilimsel düşüncenin temellerini atıyoruz” diye konuştu.
‘MÜZİĞİN EĞİTİME KATKISI BÜYÜK’
Müzik Öğretmeni Göknur Bilgin, çocukların gelişiminde müziğin çok yönlü etkisine vurgu yaparak, “Müzik, çocuklara çok yönlü bir öğrenme süreci sunan; hem duygusal hem de bilişsel gelişimlerine katkı sağlayan önemli bir alan. Müzik eğitimimiz dört temel başlıktan oluşuyor.
Birinci alanımız Orff yaklaşımı. Burada amaç, çocuğun doğasındaki ritmi, hareketi ve konuşmayı özgürce ifade etmesini sağlamak. Her bireyin müzik yapabileceğine inanıyoruz. Çocuklar ritim aletleriyle bedenlerini bir enstrüman gibi kullanıyor, hareket, dans ve ritim yoluyla öğreniyorlar.
İkinci alanımız şan eğitimi ve ses kullanımı. Çocuklar nefeslerini doğru kullanmayı öğreniyor, ses aralıklarını tanıyor, diksiyon ve artikülasyon çalışmaları yapıyorlar. Bu çalışmalar hem müzikal hem de dil gelişimlerine katkı sağlıyor. Üçüncü alanımız piyano eğitimi. Her çocuğumuzun bir enstrümanla tanışmasını önemsiyoruz. Dört yaş itibarıyla başlattığımız bu eğitim, dikkat, koordinasyon ve ritim duygusunu geliştirirken bireysel çabayı da teşvik ediyor. Dördüncü alanımız ise erken yaş müzik farkındalığı. İki-üç yaş grubundaki çocuklar için hazırladığımız bu programda, renkli el zilleri ve animasyon destekli müzik oyunlarıyla ritim çalışmaları yapıyoruz. Tüm bu dört alan bir araya geldiğinde, müzik sayesinde çocuklarımız yalnızca müzikal becerilerini değil; sosyal, bilişsel ve motor becerilerini de geliştiriyor. Ayrıca doğaçlama, rol alma ve canlandırma çalışmalarıyla özgüven kazanıyor, kendilerini toplum içinde özgür ve yaratıcı biçimde ifade etmeyi öğreniyorlar” ifadelerini kullandı.
‘EĞİTİM PROGRAMIMIZ ULUSLARASI DÜZEYDE’
Eğitim Koordinatörü Emine Elif Altın ise, İlk Yıllar Programı’nın dünya genelinde küçük yaş gruplarına yönelik en etkili eğitim yöntemlerinden birisi olduğunu kaydetti. “Eğitim programımızı uluslararası düzeyde, İlk Yıllar Programı’na dayandırıyoruz. İlk Yıllar Programı, dünya genelinde uygulanan ve küçük yaş gruplarına yönelik en etkili eğitim modellerinden biri olarak kabul ediliyor. Biz de erken yaşlarda verilen eğitimin, çocuğun doğrudan deneyimle ve doğal yollarla öğrenmesi gerektiğini bildiğimiz için bu programı tercih ettik. Çünkü gelişen dünyada eğitim anlayışları sürekli değişiyor, yeni modeller ortaya çıkıyor. Biz de çağın gereksinimlerine uygun, geleceğin yetkin bireyleri olacak çocuklarımızın potansiyellerini ortaya çıkarabilecek bir sistem kurmayı hedefledik. Tüm eğitim yaklaşımımızı da bu hedef üzerine temellendirdik. Elbette bunun yanında çocuklarımızın yerel değerlere de hakim olmalarını önemsiyoruz. Bu nedenle, Milli Eğitim Bakanlığı’nın bize sunduğu eğitim programını, İlk Yıllar Programı ile entegre bir biçimde yürütmeye çalışıyoruz. Böylece hem uluslararası standartlara uygun hem de milli kimliğini koruyan bir eğitim modeli oluşturduk. Arkadaşlarımın da belirttiği gibi, dijital gelişim, saha çalışmaları ve bilgi teknolojilerini çocuğun bir dili olarak görüyoruz. Çocukların bu dili kullanarak sorgulama, üretme ve çağın gerektirdiği biçimde kendilerini ifade etmelerini hedefliyoruz. Ayrıca, yabancı dil olarak İngilizceyi temel aldık. Çünkü İngilizce, dünyada en yaygın kullanılan iletişim dillerinden biri. Biz istiyoruz ki çocuklarımız İngilizceyi sadece bir ders olarak değil, kendilerini ifade edebilecekleri doğal bir iletişim aracı olarak görsünler. Küçük yaşlarda dil öğrenimi, yetişkinlerdeki gibi ezbere dayalı değildir; çocuklar oyunla, etkileşimle, farkında bile olmadan öğrenirler. Biz de bu doğal öğrenme sürecini destekleyecek bir ortam hazırladık” açıklamasını yaptı.
160 ÇOCUK KAPASİTELİ
Öğrenci kayıtlarına devam eden 160 çocuk kapasiteli Özel Beta İlk Yıllar Gündüz Bakımevi, 24-66 ay araındaki miniklere yönelik hizmet veriyor. Deneyimli idarecileri, denç ve yetenekli öğretmen kadrosuna sahip Özel Beta İlk Yıllar Gündüz Bakımevi’nin modern binasında eğitimin yanısıra birlikte yaşamayı öğrenen çocuklar okulun bahçesinde de eğlencenin tadırını çıkarıyor.





