DOLAR 42,5729 0.07%
EURO 49,6420 0.02%
ALTIN 5.743,25-0,04
BIST 11.007,370,81%
BITCOIN 38174860,67%
Edirne

KAPALI

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

455 okunma

‘Ayçiçeğini üreten değil, şirketler kazanıyor!’

Çiftçiler Sendikası, siyasi iktidarın şirketlere sağladığı hibe, vergi muafiyeti vb. teşviklerden vazgeçmesini, teşvikleri ayçiçeği üreticilerine, Trakya Birlik'e, Çukobirlik'e vb. kooperatiflere vermesini, ürünlerin işlenerek tüketiciye ulaşmasının sağlanmasının gerektiğini, çiftçilerin ayçiçeği tohumunun satış bedeli en az 34-35 TL civarında olabilmesi halinde üretimlerini ve yaşamlarını devam ettirebilme olanaklarının olacağını bildirdi…

ABONE OL
7 Ağustos 2025 17:33
0

BEĞENDİM

ABONE OL


Çiftçiler Sendikası (ÇİFTÇİ-SEN), siyasi iktidarın şirketlere sağladığı hibe, vergi muafiyeti vb. teşviklerden vazgeçmesini, teşvikleri ayçiçeği üreticilerine, Trakya Birlik’e, Çukobirlik’e vb. kooperatiflere vermesini, ürünlerin işlenerek tüketiciye ulaşmasının sağlanmasının gerektiğini, çiftçilerin ayçiçeği tohumunun satış bedeli en az 34-35 TL civarında olabilmesi halinde üretimlerini ve yaşamlarını devam ettirebilme olanaklarının olacağını bildirdi.
Sendika Genel Başkanı Ali Bülent Erdem ve Genel Örgütlenme Sekreteri Adnan Çobanoğlu ”Ayçiçeğini Üretenler Değil, Şirketler Kazanıyor!” başlıklı ortak açıklamalarında şunlara yer verdi:
“Yaz aylarında hasat edilen ürünlerden biri olan ayçiçeğinin ithalatında Avrupa Birliğinden sonra Türkiye dünyada ikinci sıradadır. Ayçiçeği üretiminde ülke olarak dünyada 9. sırada olmamıza rağmen büyük oranda dışa bağımlılığımız söz konusudur. Ülkemizde tüketilen ayçiçeği yağının yüzde 60-65’i ülkedeki üretimimizden sağlanırken, geri kalanı ise yağlık ayçiçeği veya ayçiçeği yağı ithalatından karşılanmaktadır.
Yağlık ayçiçeği üretimi özellikle Trakya, Konya ve Adana da yoğunlaşmaktadır. Geçmiş yıllarda dekarda ortalama 200 kg civarında olan verimlilik bu yıl Trakya’da ortalama 100 kilograma düşmüştür. Bu yıl yeraltı sularının azalmasının ve iklim krizinin yarattığı yağışsızlık (kuraklık) ile beraber sıcaklıkların mevsim normallerinin çok üstüne çıkması, her üründe olduğu gibi ayçiçeğinde de kalite ve rekolteyi de olumsuz etkilemiştir.
Bu kalite ve rekolte düşüşü bu yıl şirketlerin daha fazla yağlık ayçiçeği veya ayçiçeği yağı ithalatı yapacaklarını göstermektedir. Şirketler ve iktidar bu konuda hazırlık yapmaya başlamış durumdadırlar. 22 Temmuz 2025 tarihinde Resmî Gazete ‘de yayınlanan bir Karar bu hazırlığı açıkça gösteriyor. Alınan Karar’la 1 Temmuz-30 Kasım 2025 tarihleri arasında öncelikle yerli yağlık ayçiçeği tohumu alan şirketlerin ve ham veya rafine ayçiçeği yağı üreten sanayicilerin 12 Ocak- 31 Mayıs 2026 tarihleri arasında toplam 1 milyon ton ayçiçeği tohumunu sıfır gümrük vergisi ile, 400 bin ton ham ayçiçeği yağını ise %20 gümrük vergisi ile ithal edebilmelerinin önü açılmaktadır. Bu kararlar iktidarın piyasayı çiftçiler lehine değil şirketler lehine düzenlemeye çalıştığının apaçık göstergesidir.
Çiftçilerin üretimlerini devam ettirebilmeleri ve ülkemizin ayçiçeğinde dışa bağımlılıktan kurtulabilmesi için yapılması gereken üreticilerin desteklenmesidir. Sıfır vergili ithalat yerine çiftçilere maliyet + kâr + insanca yaşam payı denklemine uygun alım garantisi verilmesidir.
Ayçiçeği üreticilerinin kendi arazilerinde dekar başına yaptığı masraf 2.200 TL civarındadır. Eğer çiftçinin kendi arazisi yoksa ve üretimini tarla kiralayarak yaptıysa bu masraf tarla kirasıyla birlikte iki katına çıkmaktadır. 2025 yılında kuraklığın yarattığı rekolte ve kalite kayıplarını da göz önünde bulundurduğumuzda rekolte dönümde ancak ortalama 100 kg’dır. Yani, ayçiçek tohumunun kg da maliyeti ise 22 TL’dir. Maliyet + kâr + insanca yaşam payı hesaplamasına göre çiftçilerin ürettikleri ayçiçeği tohumunun satış bedeli en az 34-35 TL civarında olabilirse üretimlerini ve yaşamlarını devam ettirebilme olanakları olacaktır. Çukobirlik 24 TL. fiyat açıklarken, Trakya Birlik 28 TL. avans alım fiyatı açıklamıştır. Fiyatlardaki bu farklılık Güneyde sulu koşullarda üretilen ayçiçeğinin verimliliğinin biraz daha fazla olması nedeniyle maliyetin daha düşük olmasından kaynaklanmaktadır. Şirketlerin alım fiyatı ise ortalama 25 TL civarındadır ve bunun anlamı üreticilerin ürünlerini maliyet fiyatına satmak zorunda kalmasıdır. Bu kabul edilemez bir durumdur. Bu ülkemiz ayçiçeği üretimine ve üreticisine darbe vurmak, ithalata daha fazla bağımlı hale gelmek demektir.
ÇİFTÇİ-SEN olarak diyoruz ki; Kooperatif Yasası’nın şirketler lehine olan antidemokratik hükümleri kaldırılmalı, üyelerin bütün süreçlerde söz ve karar sahibi olabileceği demokratik bir kooperatifçilik yasası acilen çıkartılmalıdır.
Siyasi iktidar şirketlere sağladığı hibe, vergi muafiyeti vb. teşviklerden vazgeçmeli, teşvikleri ayçiçeği üreticilerine, Trakya Birlik’e, Çukobirlik’e vb. kooperatiflere vermeli, ürünlerin işlenerek tüketiciye ulaşmasını sağlamalıdır. Böylelikle tüketici daha ucuz ürün tüketirken, üreticilerin daha fazla kazanmasının yolu açılmalıdır.
Siyasi İktidar BM Genel Kurulu’nda kabul edilen kısaca ‘Köylü Hakları Deklarasyonu’ denilen ‘Köylüler ve Kırsal Alanda Çalışan Diğer Kişilerin Hakları Deklarasyonu’nun içeriğine uygun davranmalı, üstüne düşen yükümlülükleri yerine getirmelidir. Gıda egemenliği hemen şimdi! Köylü hakları hemen şimdi!”

    En az 10 karakter gerekli