Suriye’nin Kuzeyinde Seçim

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

Suriye’de iç savaş çıkmadan önce başlamıştım bölgedeki gelişmelerle ilgilenmeye… Yuvarlak hesap 13 yıl olmuş. Bir başka deyişle; ben konuyla ilgilenmeye başladığım tarihte doğan çocuklar liseye gitme hesabı yapıyor şu anda. İlk yıllarda, muhteşem bir bahar havası vardı ve hatta birleşmekten bahseden radikal fikirler zikrediliyordu. İkili ilişkilerin geliştirilmesi başka aynı çatı altında devlet olma başka bir şey diyerek kendimce tepki gösteriyordum duruma.

Sonrası malum… Halep ve sonra Şam’da başlayan gösteriler bir iç savaşa dönüştü… Dünyanın büyük devletleri ABD ve Rusya Federasyonu olmak üzere meseleye karıştı olaylar geliştikçe gelişti…

Suriye’nin kuzeyi bir müddet sonra Bölücü Terör Örgütü’nün uzantısı bir yapı tarafından ele geçirilmeye çalışıldı. Bu süreçte yani 2016 yılından itibaren Türk Silahlı Kuvvetleri’nin ve Milli İstihbarat Teşkilâtı’nın gerçekleştirdiği fedakârane faaliyetler güvenliğin ve dolayısıyla uluslararası politikanın önemli ve etkileyici bir konusu oldu. Aralarında benim de bulunduğum pek çok akademisyen bu hususlara dair çalışmalar ürettiler.

Bu süreç içinde Türkiye’deki medyatik ortam ki; buna hem konvansiyonel medya yani gazete, radyo, televizyon gibi bilindik ve daha eski araçlar hem de sosyal medya bir başka deyişle şahsi gazete ve televizyon yayınlarımızı yaptığımız medya ABD’nin Bölücü Terör Örgütü’nün Suriye uzantısına verdiği desteği anlattı. Bu anlatı yanlış mıydı? Hayır! Ancak bu anlatı eksikti. Yani bu destek sadece ABD tarafından değil Rusya Federasyonu tarafından da veriliyordu. Nedense bu ikinci kısım pek görülemedi. Artık görme yeteneği mi diyeyim görebilme cesareti mi diyeyim orasını bilemiyorum.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin operasyonları ile Bölücü Terör Örgütü’nün Suriye uzantısı pragmatist yapısı gereği hem ABD hem de Rusya Federasyonu ile ilişkilerini sürdürdü. Bu noktanın anlaşılabilmesi için sadece İlham Ahmet’in gerçekleştirdiği temaslara bakmak bile yeterli olacaktır ki; bu duruma eklenebilecek pek çok örnek daha mevcuttur. Burayı çok uzatmayacağım ancak gelen son haberde seçimlerin ertelenmesi ve bu ertelemeye Türkiye ile birlikte ABD’nin karşı çıkması örgütün pragmatist yapısı gereği bir kez daha Rusya Federasyonu kartını oynaması sonucunu ortaya çıkarabilir. Bunu zaman gösterecek. Bu noktada uzmanlara tavsiyem şudur; bir analiz tek boyutlu gerçekleşmez, canımızın istemediği yahut olmasını istemediğimiz şeyler de eğer oluyorsa bunları ele almamız ve bu perspektiften konuyu tahlil etmemiz gerekir.

Suriye’nin sözde demokratik güçleri seçimin Ağustos 2024’e ertelendiğini duyurdu. Bence bu erteleme duyurusunu daha çok duyacağız. Bu noktada Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin operasyonları başarılı olmuştur, kutlu olsun. Bu vesileyle memleketimizin güvenliği için al kanlarını toprağa döken babayiğitlere de Allah’tan rahmet dilerim. Umarım onların fedakârlıklarına layık insanlar olabiliriz.

Bu noktada bir ekleme daha yapmak isterim. Barzani’ye yakın olduğu belirtilen ve ENKS diye kısaltılan yapının da masum olmadığı bilinmeli. Unutmayınız ki; Irak’ın kuzeyinde de buna benzer bir deneme 2017’de yapılmıştı. O dönem bu köşede yazdıklarım Allah’a şükür halen bu köşede durabilmektedir. Bunu da gururla ekleyeyim.

Şimdi bu yapının masum olduğunu görmek yahut düşünmekle terör örgütünün Suriye uzantısına sadece ABD yahut sadece Rusya Federasyonu destek veriyor demek arasında fazlaca bir fark yok. Çıkarlar uyuyorsa geçici olarak irtibat kurulabilir. Mesele bundan ibarettir. Yoksa ENKS’nin de belli bir altyapı sahibi olduğunda benzeri davranışları sergilemeyeceği konusunda hiçbir garanti yoktur. Buradaki sözde yapılanmaların önündeki en büyük engel de Türk Silahlı Kuvvetleri ve Milli İstihbarat Teşkilatı’dır. Haftaya görüşmek dileğiyle memleketimin güzel insanları.